- Kapa çeneni. - çıkar onu buradan. - Burada olmalı. | Open Subtitles | ـ أخرجه من هُنا ـ يجب أن يكونوا هنا، أين هم؟ |
Onu dışarı çıkar, Abel. Yoksa ben mi yapayım? | Open Subtitles | أخرجه يا صديقي أو يجدر بي أن أفعل ذلك بنفسي |
Tamam! Götürün onu ama halk arasında silaha dikkat edin. | Open Subtitles | حسناَ, أخرجه من هنا وإحذر من إظهار المسدس أمام العامة |
Soldan ikinci kabin. Çıkarın onu buradan. | Open Subtitles | ها هو، الثاني من اليسار أخرجه من هنا بسرعة |
Getir götür. Sana bir içki lazım mı diye soran yok. | Open Subtitles | أخرجه, أرجعها لا أحد يسألني أذا أحتجت لمشروب |
Evet, peki, yedek lastiğim vardı... ama bir salak onu Kancalı Halata yer açmak için dışarı çıkardı. | Open Subtitles | نعم، حسناً، كان لدي إطاراً إضافي لكن هناك أخرق أخرجه ليفسح المكان لوضع خطافه الجنسي |
Şimdi onu dışarıya çıkar. | Open Subtitles | لقد أصبح لدينا ذئب معافى معنا فى الغرفة والان أخرجه من هنا |
Eğer yapacaksak, şimdi yapmalıyız. çıkar onu. | Open Subtitles | إذا كنا سنفعل هذا يجب أن نفعله الآن, أخرجه |
çıkar onu buradan. Bunun cenaze resepsiyonu olduğunu öğrenmesine izin veremeyiz. | Open Subtitles | أخرجه من هنا, لا يمكننا ان ندعه يعرف إنه عزاء |
çıkar şunu. Sakallıyı, köpeği çıkar! | Open Subtitles | أخرجه مِن هُنا بحق الجحيم ذو اللحية والكلب، هيّا. |
Adam buradaysa, çağırdığımda ortaya çıkar ve böylece onu vurup yolumuza devam ederiz. | Open Subtitles | لو مازال هناك شخص ما هنا ربما يناديه الآن يمكنني أن أخرجه وأعرف ما حدث |
Git buradan! Götürün şunu! Anasını siktiğim! | Open Subtitles | أخرج من هنا ، أخرجه من هنا أخرج هذا السافل |
Tamam, diğerlerinin yanına koyun. - Hadi, Götürün onu buradan. | Open Subtitles | نعم, ضعه مع الآخرين هيا, أخرجه من هنا, هيا |
Eğer bu kaseti bulursanız lütfen onu dışarı ulaştırın. Çıkarın onu. Alex? | Open Subtitles | إذا وجدت هذا الشريط، أرجوك فقط أخرجه. أخرجه. أليكس؟ |
Ben iki milyon kaybediyorum, sen günlük bin bilet için endişeleniyorsun. götür onu. | Open Subtitles | أنا افقد مليونا وأنت تقلق حول ألف تذكرة في اليوم ، أخرجه |
Bir kez beni yaladı, bir kez içime girdi panikledi, sikini dışarı çıkardı ve kalçamın üzerine boşaldı. | Open Subtitles | التهمني مرتين، وضعه مرة فزع، أخرجه ومنيٌ على فخذي |
Tribünlerde, arka planda, aletini çıkarmış duruyor. | Open Subtitles | شاهده جيدا ، إنه في الموقف هناك في الخلف وقد أخرجه بالكامل |
- Onu buradan çıkarmam gerekiyor. - Hayır, bunu yapmayacaksın. | Open Subtitles | يجب عليّ أن أخرجه من هنا لا، انت لن تفعل هذا |
Onu çıkarmak zorunda olduğumu biliyordum ve bende hayatımın en aptal işini yaptım. | Open Subtitles | فأدركت بأنني يجب أن أخرجه لذا اقدمت على أغبى عمل قمت به ابداً |
Onu bu işe ben bulaştırdım, ben çıkaracağım. | Open Subtitles | سوف أستعيده عَبرَ هذه... سوف أخرجه من هناك. |
Derin bir nefes Alın ve yüz üstü uzanırken nefesinizi bırakın. | Open Subtitles | خذ نفس عميق ثم أخرجه بوضع منحدر |
Biz içeri girer girmez, onu gazeteciler gelmeden çabucak dışarı çıkart. | Open Subtitles | حالما نصبح في الداخل أخرجه من هناك بسرعة قبل وصول الصحافيين |
- Nedir bu bilmiyorum. - Çıkarsana. | Open Subtitles | أنا لا أعرف ما هو أخرجه |