ويكيبيديا

    "أزهار" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • çiçekleri
        
    • çiçeği
        
    • çiçeklerini
        
    • gül
        
    • güller
        
    • çiçekçi
        
    • çiçekli
        
    • çiçeğini
        
    • çiçeklerle
        
    • çiçekle
        
    • Laleler
        
    • çiçek açan
        
    • çiçeklerine
        
    • çiçekler
        
    Kaktüs çiçekleri, Güney Amerika develeri olan guanakolar için besin kaynağı. Open Subtitles أزهار الصبَّار هي مصدر للغذاء بالنسبةللــكواناكوس، الجمال البرية في جنوب أفريقيا.
    Bahar ayında kiraz çiçekleri dökülür gibi Christy'nin dudaklarından yalanlar döküldü. Open Subtitles سقطت أكاذيب من شفاه كريستي مثل أزهار الكرز في فصل الربيع.
    Kiraz çiçeği bir hafta içinde dökülür-- en hafif rüzgarlarda dağılır-- bu özelliği onu daha da güzel yapar. TED تسقط أزهار شجر الكرز في غضون أسبوع واحد ويمكنُ تحركها بعيدًا في يومٍ ذي نسيم عليل وهذا ما يجعلها أكثر جمالًا.
    Neden biz de kiraz çiçeklerini taklit edip en güzel anımızda daldan düşmeyelim? Rüzgarda sürüklenerek. Open Subtitles لمَ لا نقلد أزهار الكرز وأن نسقط ونحن بقمة جمالنا؟ تحملنا الرياح
    Pekâlâ, gül Turnuvası, Pasadena, Kaliforniya. Çiçek, tören arabası ve pamuk şekerden başka bir şeyleri kalmadı. Open Subtitles بطولة الورود, باسادينا كاليفورنيا ليس لديهم سوى أزهار
    - Eğer güller olmasaydı ona nasıl hitap edeceğimizi bile bilemeyecektik. Open Subtitles -وإن لم تكن هناك أزهار ، لما كنّا سنعرف اسمها حتى
    Burayı sadece ben ve 3000 çiçekçi biliyor. Open Subtitles لا يعلم عنه أحدٌ غيري، سوى 3000 بائع أزهار
    O sırada soğuk rüzgarlar içinde açmış şeftali ağacı çiçekleri babamın gözüne çarpmış. Şeftali Open Subtitles في ذلك الوقت، رأى والدنا أزهار دُراق تتفتّح على شجرةٍ بالرغم من الطقس البارد
    Üzerinde mavi çiçekleri olan pembe pijaman... var, değil mi? Open Subtitles أنتِ مرتدية تلك ملابس النوم الوردية التي بها أزهار زرقاء , صحيح؟
    Ancak yırtıcılar nilüfer çiçekleri arasında da pusuda bekliyor. Open Subtitles لكن المفترسون منسلون أيضاً بين أوراق أزهار اللوتس
    Buz kesmiş kuzeyden, güney çöllerine kadar açan bahar çiçekleri, bitkilerin engellere rağmen hayatta kalabilme başarısını temsil ediyor. Open Subtitles من الشمال المتجمد إلى الصحاري الجنوبية ترمز أزهار الرّبيع إلى نجاح النباتات في النجاة من الصعوبات
    Cholo, ne dersin, havaya biraz gökyüzü çiçeği göndersek mi? Open Subtitles شولو, الا يجب علينا ان نطلق بعض أزهار السماء؟
    Bayan Matty dikilmiş yere bakıyor, elinde bir demet çuha çiçeği tutuyordu. Open Subtitles كانت الآنسة ماتي واقفة تحدق للأسفل تحمل باقة من أزهار الربيع
    Annemin en sevdiği çiçeği biliyordu kolyesinde babamın resmi vardı ve beni de tanıyordu. Open Subtitles إنّها تعرف أزهار أمّي المفضّلة تملك صورة لوالدي في حليتها وتعرفني
    Kraliçe arı artık bahar çiçeklerini gezebilecek oysa diğerlerinin bunu yapabilmesi için hava hâlâ çok soğuk. Open Subtitles يمكنها الأن أن تقوم بزيارة أزهار الربيع بينما لا يزال الجو باردا بالنسبة للبقية للأنطلاق.
    Ah, gül Turnuvası'na katılmak, her çiçekçinin rüyası! Open Subtitles أن تكون في مسابقة ورود، هذا حلم كل بائعة أزهار
    Bütün geceyi, her yeri güller ve oyuncak ayılarla donatacak bir manyakla geçirmek zorunda kalmamamızı kutlayacağız. Open Subtitles وسنحتفل بحقيقة أننا لسنا بحاجة لنمضيهامعرجلسخيف.. يوزع أزهار وحيوانات محشوّة طوال الأمسية
    Sonrasında çiçekçi dükkanım olduğunu öğreniyorlar, ...ve artık onlara ne götürürsem götüreyim bir türlü etkileyemiyorum. Open Subtitles و تعلم ، إنهم يعلمون أني أملك متجر أزهار أي شيءٍ أجلبه لهم ، إنه فقط ليس بشيء مؤثرٍ بما يكفي
    Kim bin tane, yapay elmaslı, parıldayan, çiçekli saç tokası ister ki? Open Subtitles من يحتاج إلى ألف مشبك أزهار لامِع مغطّى بالأحجار المُلوّنة؟
    Peygamber çiçeğini sevdiğinizi söylemiştiniz. Open Subtitles لقد ذكرتي أنكِ تحبي أزهار القنطريون العنبري
    Hasta ticari çiçeklerle savaş halinde. Open Subtitles المريضُ منخرطٌ في جهادٍ مقدس ضد أزهار الزينة
    Elinde bir demet çiçekle, kilisenin önünde olduğunu düşün. Open Subtitles إنك وافقت أمام منزل الأجتماعات ممسكه بباقة أزهار
    Laleler, fulyalar ve nergisler, asla güzel bir kadından ayrı olmamalı. Open Subtitles أزهار التوليب و الليلك و النرجس من أجل الفتاة الجميلة , سواءًَ أكانت آنسة أو سيدة
    New York şehrinde kış ortasında çiçek açan bir erik ağacı nerede bulunur? Open Subtitles حسنا، لذلك أين نجد أزهار البرقوق في عز الشتاء في نيويورك، سيد؟
    Çiçekçide boğazına kadar şakayık ve elma çiçeklerine batmış olmanı bekliyordum. Open Subtitles كنت أتوقع أنكِ بائعة زهور لتكون حول عنقكِ أزهار الفاوانيا وأزهار التفاح
    İçinde çiçekler var ve hatta işeyen çocuk şeklinde bir heykelimiz var. Open Subtitles يوجد به فناء جميل مع أزهار وينبوع وأطفال صغار من الرخام يتبولون

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد