En son bir maç izleyeli 100 gün olduğuna inanamıyorum. | Open Subtitles | لا أصدّق أنّ 100 يوم قد مضى مذ رأيتُ مباراةً |
Böylesine efemine bir çocuğun böyle arkadaşları olduğuna inanamıyorum. | Open Subtitles | لا أصدّق أنّ ذلك الفتى الشاذ يصادق هذه الأشكال |
— Ailemin yamyam olduğuna inanamıyorum. — Ne yapacaksın dostum? | Open Subtitles | ــ لا أصدّق أنّ والدَي آكلا لحوم بشرية ــ ماذا ستفعل؟ |
Onu bizden uzak tutanın bu alüminyum şapkalar olduğuna inanmamı bekliyor musun cidden? | Open Subtitles | هل تتوقع منّي أن أصدّق أنّ هذه القبعات منعتنا من أن نفقد الوعي؟ |
O yaşlı adamın birine zarar verebilecek olduğuna inanmıyorum. | Open Subtitles | أرفض أن أصدّق أنّ ذلك الرجل المُسنّ قادر على إيذاء أيّ أحد. |
Bunu başıma geldiğine inanamıyorum. | Open Subtitles | أتعلم، لا أصدّق أنّ هذا يحدث لي.. |
Departmanınonu kadın avcısı zengin bir adamla kendi isteği dışında zorla takılmasını istemesine inanamıyorum. | Open Subtitles | لا أصدّق أنّ الإدارة تُجبرها على التسكّع مع رجل غنيّ مُلاحق للنساء ضدّ إرادتها. |
O ucubenin yatak odama girmiş olduğuna inanamıyorum. | Open Subtitles | لا أصدّق أنّ ذلك المخبول كان في غرفة نومي بالفعل. |
Bunun tek bir dava olduğuna inanamıyorum. | Open Subtitles | لا أصدّق أنّ تلك قضيّة واحدة فحسب |
Bu şerefsizin hâlâ kaçıyor olduğuna inanamıyorum. | Open Subtitles | لا أصدّق أنّ هذا الأحمق لا يزال طليقاً |
Hayatta kalan biri olduğuna inanamıyorum. | Open Subtitles | لا أصدّق أنّ أحداً بقي على قيد الحياة. |
Bugünün son günüm olduğuna inanamıyorum. | Open Subtitles | لا أصدّق أنّ اليوم هو آخر يوم لي... |
Bunun olduğuna inanamıyorum. Evet, Mark. | Open Subtitles | لا أصدّق أنّ هذا يحدث الآن |
Travis'ın sadakatsiz biri olduğuna inanamıyorum. | Open Subtitles | لا زلتُ لا أستطيع أن أصدّق أنّ (ترافيس) خائن. |
Bunun olduğuna inanamıyorum. | Open Subtitles | لا أصدّق أنّ هذا يحدث |
Bunun olduğuna inanamıyorum. | Open Subtitles | لا أصدّق أنّ هذا يحدث. |
Gerçekten de tüm bunlardan babamın ruhunun sorumlu olduğuna inanmamı mı bekliyorsun? | Open Subtitles | أتريدني حقًّا أن أصدّق أنّ روح أبي هي المسئولة عن تلك الأحداث؟ |
Siz ikiniz, benim cinayeti itiraf edenin katil olmadığını hiçbir bir suç işlemeyenin de katil olduğuna inanmamı mı istiyorsunuz? | Open Subtitles | تُريداني أن أصدّق أنّ الرجل الذي إعترف ليس له علاقة بجريمة القتل، -وأنّ الرجل الذي ليس له علاقة هو القاتل؟ |
Bunun mümkün olduğuna inanmamı sağlayacak hiçbir şey görmedim! | Open Subtitles | لمْ أرَ أيّ شيءٍ يجعلني أصدّق أنّ ذلك مُمكن. |
Böyle olduğuna inanmıyorum. | Open Subtitles | لا أصدّق أنّ هذا يحدث. |
Bunların hiçbiri doğru değil. Vincent'ın canavar olduğuna inanmıyorum. | Open Subtitles | لا شيء من هذا حقيقي لا أصدّق أنّ (فينسنت) وحش |
Bunun başıma geldiğine inanamıyorum. | Open Subtitles | لا أصدّق أنّ هذا يحدث لي. |
Hala Aisha'nın başına bunun geldiğine inanamıyorum. | Open Subtitles | أنا لا أستطيع أن أصدّق أنّ هذا حدثَ لـ(عائشة) |
"Onun gibi bir kızın benim gibi bir adamla birlikte olmak istemesine inanamıyorum." | Open Subtitles | ... لا أصدّق أنّ فتاه كهذه ستُعجب حقاً برجل مثلي |