ويكيبيديا

    "أصلح" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • tamir
        
    • düzelt
        
    • düzeltmek
        
    • düzelteyim
        
    • uygun
        
    • düzelteceğim
        
    • düzeltiyorum
        
    • düzeltebilirim
        
    • düzeltti
        
    • düzelteceğimi
        
    • onarıyorum
        
    • düzeltmeye
        
    • hallet
        
    • tamiri
        
    • telafi
        
    Benim hatam. Jeneratörü tamir edince beş dakika dinlen demiştim. Open Subtitles تباً، قلت إذا أصلح تلك الآلة، بإمكانه أَن يأخذ خمسة
    Tamam. Biraz daha cezamı çekip arabayı tamir edeceğim. Yeniden. Open Subtitles رائع سوف أبقى معاقب وسوف أصلح العربة الرملية مرة أخرة
    Orada süs niyetine duran şu eski kamyoneti tamir edebilirim. Open Subtitles يمكنني أن أصلح نلك الشاحنة القديمة الموجودة هُناك في حديقتك
    O zaman bir e-mail daha yaz. Kayıtları düzelt. Büyük bir mesele değil. Open Subtitles لذا قم بإرسال بريدا آخرا و أصلح به الوضع ذلك ليس بالأمر العظيم
    Her şeyi düzeltmek için çok çalıştım; sadece işleri yoluna koymak için. Open Subtitles لقد حاولت أن أصلح كل شيء أصحح الأمور و كل مرة أخربها
    Biraz solgun görünüyorsun, dostum. düzelteyim. Open Subtitles انك تبدو شاحبا نوعا ما يا صديق دعني أصلح ذلك
    Ayrıca su tesisatı tamir ederim, çatıları onarırım ve tekerlek değiştiririm. Open Subtitles ، أنا أصلح أيضاً السباكة . أصلح السقوف و أغيّر الإطارات
    Hemşire, biri şu saati tamir etsin dikkâtimi dağıtıyor.Pekâlâ bitirelim şu işi. Open Subtitles أيتها الممرضة هلا أصلح أحدٌ الساعة أنها تصرف الانتباه حسناٌ هيا نبدأ
    Buna göz yumacağım. Çünkü o kapıyı tamir etmeyeceğim. Open Subtitles سأدعه يصاب بالبرد الليله, لأني لن أصلح الباب
    Kaptan Von Trapp'in arabasını tamir et de çalışsın. Open Subtitles أصلح سيارة الكابتن فون تراب حتى يمكنها أن تدور.
    Eğer arabayı kendi tamir ettiyse bu onun bir uzman olduğunu ve gerekli aletlere sahip olduğunu gösterir. Open Subtitles إن أصلح السيارة بنفسه فذلك يعني أنه خبير وأن لديه الأدوات الضرورية لذلك.
    New York biletini aldım. Q da kol saatini tamir etti. Open Subtitles جلبت لك تذكرتُكَ إلى نيويورك كيو أصلح ساعتك
    Bu lanet olası şeyi düzelt, yoksa sorunumuz var demektir. Open Subtitles , الآن , أصلح هذه الأشياء . و إلا فلديك مشكلة
    Bu lanet olası şeyi düzelt, yoksa sorunumuz var demektir. Open Subtitles , الآن , أصلح هذه الأشياء . و إلا فلديك مشكلة
    Sadece arada bir, küçük şeyler için. Bana yıkama düzeltmek ister misiniz? Open Subtitles قليلاً فقط ، لأمور صغيرة هل تريدينني أن أصلح الغسالة ؟
    Biraz solgun görünüyorsun, dostum. düzelteyim. Open Subtitles انك تبدو شاحبا نوعا ما يا صديق دعني أصلح ذلك
    Anneliğe uygun olmadığım iddiasıyla velayet davası açtılar. Open Subtitles إنهما يريدا نقل الرعاية بحجة أنني لا أصلح للأمومة
    Keith ile beraber çalışmak zorundayız. Bunu nasıl düzelteceğim? Open Subtitles كيث وأنا علينا أنا نعمل معا كيف من المفترض أن أصلح ذلك؟
    Aralıksız 72 saattir kodlama hatası düzeltiyorum. Open Subtitles كنت أصلح الفيروسات لـ 72 ساعة متواصلة
    Bunu düzeltebilirim, Bill. Ne yapmam gerektiğini söyle yeter. Open Subtitles أستطيع أن أصلح الأمور فقط أخبرني ما الذي علي عمله ؟
    Çok mesafe kat etti. Bacakları hariç her şeyi düzeltti. Open Subtitles إنه يحقق تقدماً ملحوظاً أصلح كل شئ عدا الساق
    Senin için bunu nasıl düzelteceğimi bilmem gerekirdi ama nasıl yapılır bilmiyorum. Open Subtitles يفترض أن أعرف كيف أصلح تلك الأمور ولا أعرف كيف أفعلها وحسب
    Hey, hiçbir şey, dostum. Hey, birşey onarıyorum. Open Subtitles هي , لاشيء يا رجل هي , أنا أصلح شيئاً
    Sonra işleri düzeltmeye çalışmalıyım diyorum daha iyi bir hayat, vesaire. Open Subtitles لكن أعتقد بأن علي أن أصلح بعض الأشياء لحياة أفضل فقط
    Bunu hallet yoksa şehir planlayıcısı bile olamazsın. Open Subtitles أصلح الوضع وإلا لن تملك المبلغ الكافي لتقديم ترشيحك.
    - Kimse bir kızdan kamyon almaz. - Uzun zamandır motor tamiri yapıyorum. Open Subtitles ـ لن يشتري أحد شاحنة من فتاة ـ لقد كنت أصلح المحركات من زمن بعدين
    Ben durumu telafi ediyorum. - Çok da başarılıyım. Open Subtitles لا ، أنت الذي خرجت عن حدودك ، وأنا أصلح ذلك اللعنة ، كم أنا طيبة

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد