Öyle söylemek istemedim ve suratına geğirdiğim için özür dilerim. | Open Subtitles | لم أعني ما قلته و أعتذر عن الانفجار في وجهك |
Teşekkür ederim efendim, ayrıca kıymetli vaktinizi aldığım için özür dilerim. | Open Subtitles | شكراً لك يا سيدي , وأنا أعتذر عن إهدار وقتك الثمين |
Bu saatte geldiğim için özür dilerim ama hayat memat meselesi. | Open Subtitles | أعتذر عن مجيئي في هذا الوقت ولكنها مسألة حياة أو موت |
Dün geceki geç vardiyadan sonra böyle geldiğim için üzgünüm. | Open Subtitles | أعتذر عن بقائي هنا بعد وردية العمل المتأخرة الليلة الماضية |
Rahatsız ettiğim için üzgünüm, efendim. Bu insanları tanıyor musunuz? | Open Subtitles | أعتذر عن إزعاجك يا سيدي، لكن هل تعرف هؤلاء الناس؟ |
Uyandırdığım için Kusura bakma ama oğlunun bir derdi var galiba. | Open Subtitles | أعتذر عن أيقاظك , لكن أبنك يبدوا أن لدية بعض المشاكل |
Dün gece ve tüm Wimbledon olayı için özür dilemek istedim. | Open Subtitles | أريد أن أعتذر عن ما بدر منى بالأمس وكل ما حدث |
Densizce konuştuğum için özür dilerim ama daha dikkatli olman lazım. | Open Subtitles | أعتذر عن لهجتي الحادة لكن يجب أن تكوني أ كثر حذراً. |
Dün gece ki parti için özür dilerim. Ben biraz abarttım. | Open Subtitles | أعتذر عن حفلة العشاء ليلة أمس، خرجت الأمور عن سيطرتي قليلاً. |
Denizkulağının dişleri var. Bak, seni daha önce arayamadığım için özür dilerim. | Open Subtitles | بحوزتنا أسنان البطلينوس اسمعي أعتذر عن عدم الاتصال بك في وقت باكر |
Ve Singapur'a vardığımda, bunun için özür dilerim ama gemimden ayrılmak istemedim. | TED | و عندما وصلت إلى سنغافورة، و أعتذر عن هذا، و لكني لم أرد أن أنزل من سفينتي. |
Seni böyle mahkemeden çıkardığım için özür dilerim... ama bu ikimiz için de ciddi sonuçlar verebilir. | Open Subtitles | أعتذر عن إستدعائك هكذا ولكن قد يكون الامر خطيرا لكلٍ منا |
Bu dramatik eşyalar ve tiyatro efektleri için özür dilerim. | Open Subtitles | لابد وأن أعتذر عن تلك الملابس المبهرجة وعن تلك التأثيرات المسرحية |
Seni bulduklarında uğraşmak zorunda kalacağın kâğıt işi için üzgünüm. | Open Subtitles | أعتذر عن كلّ الوثائق التي ستضطرّ لملئها حين يجدونك هنا. |
Seni o hayvanlarla bıraktığım için üzgünüm, ama bir gözüm sendeydi. | Open Subtitles | أعتذر عن تركي لكِ بالخارج مع أولئك الهمج ولكني كنت أراقبكِ |
Geç haber verdiğim için üzgünüm beyler ama istihbarat bize yeni mankafalar buldu. | Open Subtitles | أعتذر عن الاشعار المتأخر أيها السادة لكن المعلومات للتو أعطتنا بعض المجانين من؟ |
Adam, hedef tahtası gibi. Sizinkileri de katil zannetmiş. Kusura bakma. | Open Subtitles | إنه مستهدف وأعتقد بأن اولئك الرجال قتله , أعتذر عن ذلك |
Öncelikle, elektrik için özür dilemek istiyorum. Görünen o ki bizim ev bile bu gece buradaki insan sayısını kaldırmıyor. | Open Subtitles | أولا أريد أن أعتذر عن الكهربائية ، رفض منزلنا حتى عدد من الناس الكثير من |
Downton'da çok fazla şey söylemediğim için teşekkürler, Kusura bakmayın. | Open Subtitles | أعتذر عن عدم قولي الكثير ولكن شكراً لكم.. في داونتن |
Sevdiğim insanı korumak için aşırıya kaçtıysam, bunun için özür dilemeyeceğim. | Open Subtitles | لن أعتذر عن مبالغتي لحماية الشخص الذي أحب |
Söylediğim ve yaptığım bir Hristiyana yakışmayan şeylerden dolayı özür dilerim. | Open Subtitles | أعتذر عن ما قلته وما بدر مني من أشياء غير لائقة |
Şu anki durumum ve üniformam olmadığı için özür diliyorum, efendim! | Open Subtitles | أعتذر عن شرطي الحالي ويظهر خارج الزيّ الرسمي، سيد |
Israrımı bağışlayın, fakat manyetizma tecrübeleri had safhada tehlikelidir. | Open Subtitles | أعتذر عن إصراري، لكن .. تلكالتجاربالمغناطيسية. خطر جدا. |