ويكيبيديا

    "أعلم أنها" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • olduğunu biliyorum
        
    • olduğunu biliyordum
        
    • eminim
        
    • biliyorum o
        
    • biliyorum ki
        
    • olmadığını biliyorum
        
    • Biliyorum bu
        
    • olduğunun farkındayım
        
    Bu anı bölmek istemem ve çok önemli olduğunu biliyorum. Open Subtitles لا أقصد أن أقاطع هذه اللحظة, أعلم أنها مهمة حقاً.
    Pahalı bir içki olduğunu biliyorum ama başarımıza yatırım yapmak istiyorum. Open Subtitles أعلم أنها مكلفة ، لكني أريد أن أستثمر روحانيا في نجاحنا
    O yüzden onun iyi bir yolda olduğunu biliyorum, anladın mı? Open Subtitles انها الطريقة وأنا أعلم أنها ل على الطريق الصحيح، هل تعلم؟
    Sen sorulara başlamadan önce, bunun zaman meselesi olduğunu biliyordum. Open Subtitles كنت أعلم أنها مسألة وقت قبل أن تبدأ بطرح الأسئلة
    Biraz sıra dışı olduğunu biliyorum ama burada yeni olmak zor, tamam mı? Open Subtitles وأنا أعلم أنها قليلا قبالة، ولكن من الصعب أن تكون جديدة هنا، حسنا؟
    Kötü olduğunu biliyorum. Ama artık bana yeni birşeyler alamayacaksın. Open Subtitles أعلم أنها مُزرية و لكنى علمت أنه ما من جديد للشراء حالياً
    Burada olmadığın o beş yıl... Senin için çok zor olduğunu biliyorum. Open Subtitles هذه الخمسة سنوات التى غبت فيها أعلم أنها كانت فظيعة لك
    Kızın olduğunu biliyorum, ama bence artık gitme vakti geldi. Open Subtitles أعلم أنها إبنتك ولكن أعتقد أنها يجب أن ترحل
    Evet, uzak mesafe olduğunu biliyorum. Open Subtitles نعم،ياسيدةهاتشر أنا أعلم أنها مسافه طويله
    Çocuğumu geri istiyorum. Derhal uçağa binmesini istiyorum. - Orada olduğunu biliyorum. Open Subtitles أريد أن تعود لي طفلتي ارسلاها بالطائرة في الحال,أعلم أنها هناك
    Peruk olduğunu biliyorum. Neden sanki bilmiyor muşum gibi davrandığımı bilemiyorum. Open Subtitles أعلم أنها باروكة لا أدري لم أتظاهر بالعكس
    Onda leke var. Göremiyorum, ama orada olduğunu biliyorum. Open Subtitles لديها جرثومة، لا أستطيع رؤيتها ولكن أعلم أنها موجودة.
    Küçük olduğunu biliyorum ama Lisa, olgun ve güvenilir olduğunu kanıtladı. Open Subtitles أعلم أنها صغيرة، ولكنها أثبتت أنها ناضجة ويمكن الاعتماد عليها.
    Bazen müşterileriyle kayıt dışı beraber olduğunu biliyorum. Open Subtitles أعلم أنها أحيانأ كانت ترى عملاءً غير مسجلين في السجل
    Bunun mavi olduğunu biliyorum, çünkü en alttaki düğme kare, gördün mü? Open Subtitles أعلم أنها زرقاء لأن الزر السفلي مربّع، أترى؟
    Son arzusu olduğunu biliyorum. Ama ben oraya gidemem. Open Subtitles أعلم أنها أمنيتها الأخيرة، لكنني لم أستطع إجبار نفسي على الذهاب إلى هناك
    Şaka yapmıyordu ve ciddi olduğunu biliyordum. TED بدا الأمر كمزحة و لكني كنت أعلم أنها كانت جادة
    Ve eminim ki uyumuyordur çünkü senin için çok endişeleniyordur. Open Subtitles و أنا أعلم أنها ليست نائمة لأنها قلقة عليكِ
    biliyorum o 100% değil, ama... ne derler bilirsin, gösteri devam etmeli. Open Subtitles أعلم أنها ليست بحال جيدة ولكن... كما يقولون, لابد أن يستمر العرض
    Okyanusu geçmek için aynı rüzgarları ve zamanı kullanıyorlar. biliyorum ki aynı yükseklikte uçuyorlar. TED إنها تسافر في نفس الوقت مع نفس الرياح لتقوم بعملية العبور. أنا أعلم أنها تتنقل على نفس خط العرض.
    Ama bunun gördüğümle aynı fotoğraf olmadığını biliyorum, çünkü 1989'a kadar polis memuru olmak için yemin edemezdim. TED ولكني أعلم أنها ليست نفس الصورة التي كنتُ قد رأيتها، لأنني لم أكن لأحلف اليمين لأكون ضابطة شرطة حتى عام 1989.
    Biliyorum bu çok büyük bir kelime ama gördüğümüz davranışlara yeni bir açıdan bakmamıza ve anlamamıza yardımcı oldu. TED أعلم أنها كلمة قوية جدا، لكن ذلك ساعدنا على إعادة صياغة وفهم السلوكيات التي كنا نراها.
    Birçok teoriden biri olduğunun farkındayım, ama ne anlama geldiğini kavradım. TED أعلم أنها واحدة من بين نظريات عدة، لكنها تتحدثُ معي.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد