Evet, evet, o heriften hefret ettim ancak onu öldürmedim. | Open Subtitles | أجل، أجل وكرهت هذا الأحمق لذلك ولكن لم أقتله قط |
Ona kimi zaman tokat atmak istemiş olabilirim ama onu ben öldürmedim. | Open Subtitles | قد أكون فكرت بصفعه بين الحين و الأخر و لكنني لم أقتله |
Ya sen onu Öldür ya da ben seni öldüreceğim. | Open Subtitles | امنحه أسبوعاً آخر؛ إما تقتله أو أقتله أنا |
Bak, ya sen Öldür ya da ben. Daha fazla katlanamıyorum. | Open Subtitles | أسمع ، أقتله أو أقتلني لا يمكنني تحمل هذا بعد الان |
Durduramıyorum kendimi. Bir ejderha görüyorum ve ardından öldürmek zorunda gibi hissediyorum. | Open Subtitles | لا أستطيع أن أمنع نفسي، أرى تنيناً وأريد أن أقتله على الفور |
Yüzünü gördün mü? Hayır, ama keşke görebilseydim, çünkü sana karşı yanlış bir şey yaparsa, onu öldürürüm. | Open Subtitles | لا و لكني أتمنى لو رأيته ، لأنه إذا أضر بك ، سوف أطرحه أرضاً و أقتله |
Onu öldürmedim ve ailesini katletmedim eğer söylemek istediğiniz buysa. | Open Subtitles | لم أقتله و أذبح كامل عائلته, إن كان هذا مغزاكِ. |
Mezarlıkta çalışıyordum. Ve hayır, onu ben öldürmedim. Yani bundan sonra paramı nasılsa alamayacağım. | Open Subtitles | كنت أعمل متأخّراً في المصنع ، وكلا ، لم أقتله أعني ، لن أستعيد الآن ما هو ملكٌ لي |
Vurulduğunda ben poker oynuyordum, ama onu ben öldürmedim. | Open Subtitles | عندما أصيب كنت في لعبة بوكر، لكنني لم أقتله |
Aslında ben onu öldürmedim. Sadece iğne batırdım. | Open Subtitles | فى الواقع أنا لم أقتله أنا فقط طعنته بالإبره |
Onu öldürmeliydim. Bir daha karşılaştığımda öldüreceğim. | Open Subtitles | . كان عليّ أن أقتله في المرة القادمة التي أراه فيها ، سأفعل |
Sıra onda. Onu öldüreceğim. Kimse beni durduramaz. | Open Subtitles | وأنه التالى وسوف أقتله,لا أحد يستطيع أيقافى |
Başka kimseyi öldürmeden onu öldüreceğim. Dur! | Open Subtitles | سوف أقتله قبل أن يرتكب جريمة أخرى سوف أقتله |
Vadimizi başkalarına anlatmadan önce O'nu ve diğerlerini Öldür. | Open Subtitles | أقتله والأخرون قبل أن يتحدثوا عن وادينا. |
Onu öldürmek istemiyor muyum sanıyorsun? | Open Subtitles | أتعتقد بأنني لا أريد أن أقتله أنا أيضاً ؟ |
Tek yapmam gereken o 10 yaşındaki tecavüzcüyü bulup öldürmek. | Open Subtitles | كل ما علي فعله هو أن أجد المغتصب ذو العشر سنوات و أقتله |
Kadınıyım, ve eğer beni aldatıyorsa öldürürüm. | Open Subtitles | من أنت ؟ أنا حبيبته وسوف أقتله اذا كان يخونني والان أين هو بحق الجحيم ؟ |
Yükseklerde gözü olması, önüne geleni mahvetmesi, bu yüzden bana ya bu durumu tersine çevirmemi yada öldürmemi emrettiler. | Open Subtitles | اصحاب المناصب العليا قد رأوا بأنه قد يدمر الأمور لذا طلبوا مني ، أما أن أنفره أو أقتله |
- Onu buraya getirin de onu şu siktiğimin usturasıyla öldüreyim. Kendini taşaklı mı sanıyorsun, onları keseyim de gör. | Open Subtitles | أحضره هنا سوف أقتله لديك الكثير من الجرائة سوف أقتلك الأن |
Kesinlikle öldürmeyeceğim tek kişi o! | Open Subtitles | هذا هو الرجل الوحيد الذي لن أقتله أبداً |
Bunun için kızı öldürmem gerek. Bununla bir gün bile yaşayamam. Hele ki ölümsüzlük! | Open Subtitles | يجب أن أقتله ,لا يمكنني العيش مع ذلك ليس حتي ليوم أنسي أمر الأبدية |
Adamlarını öldürüyorum ama eve girdiğimde onu öldürmeden önce Jodi'yi zaten öldürmüş oluyor. | Open Subtitles | فأطلقت النار علي رجاله، ثم دخلت المنزل أطلق النار عليها قبل أن أقتله |
Yemin ederim, o canavarı bulup geberteceğim ulan! | Open Subtitles | أقسم أنا , أقتله سوف وأقتله الحيوان هذا على أعثر سوف |
İyi, iyi çünkü hepsi onu öldürmediğimi kanıtlıyor. | Open Subtitles | جيد ، جيد لأن كل هذا يُثبتُ أني لم أقتله. |
Ne alakası var! Vur gitsin! Sonra bir de cinayetten alırım seni. | Open Subtitles | لا، ليس لدينا، أقتله وستكون بحوزتي للقتل ايضاً |
Onu öldürmeliyim ama yeşil kriptonite yaklaşınca, içindeki tüm gücü emiyorum. | Open Subtitles | يجب أن أقتله عندما أقربه من كريبتونيت خضراء ستسحب منه قوته |