Teklif için teşekkür ederim, ama bu aralar fazla yoğunum. | Open Subtitles | إنني أقدّر لك عرضك هذا، ولكنني مشغول للغاية هذه الأيام |
Şehirden geldiğin için teşekkür ederim. Seni yataktan kaldırdığım için üzgünüm. | Open Subtitles | ، أقدّر لك قدومك من البلدة . آسف لإيقاظك من فراشك |
Beni hayatınıza dahil ettiğiniz için minnettarım efendim. | Open Subtitles | يا، رجل، أقدّر لك إحضاري إلى دائرة حياتك |
Zaman ayırdığınız için teşekkürler. | Open Subtitles | حسناً. شكراً جزيلاً على وقتك. أقدّر لك ذلك. |
Yolculuk boyunca ilişkin için harcadığın gayretten dolayı seni az da olsa takdir ediyorum. | Open Subtitles | حسناً، الآن بعدما حضرت معنا أقدّر لك أن تبذل جهداً أكثر من ناحيتك |
Bana en kısa zamanda dön. Teşekkürler, dostum. Şimdiden sağ ol. | Open Subtitles | عاود الاتصال بي حالما تستطيع شكراً يا صديقي، أقدّر لك ذلك |
Beni düşündüğün için sağ ol. | Open Subtitles | أجل، حسنٌ ، أقدّر لك تعاطفك شكراً جزيلاً |
Eğer vaktin varsa, yardımına Minnettar kalırım. | Open Subtitles | إن كان لديك الوقت، أقدّر لك المساعدة. |
Zaman ayırdığınız için ve her şey için teşekkür ederim. | Open Subtitles | .. شكراً جزيلاً لرؤيتي, واقدِّر أقدّر لك كل شيء, طاب يومك |
Durdurma kararını değerlendirdiğiniz için müteşekkirim, efendim. Sağ olun. | Open Subtitles | أنا أقدّر لك النظر فى وقف التنفيذ يا سيدى, شكراً |
Hey Rupe, unutmadan beni yemeğe davet ettiğin için teşekkür ederim. | Open Subtitles | قبل أن أنسى يا روب أنا أقدّر لك لقائى للغداء |
Teşekkürler Tony. Çok teşekkür ederim. Tamam dostum. | Open Subtitles | أقدّر لك ذلك، شكراً أراك لاحقاً يا صديقي |
teşekkür ederim ama bu işe senin süper güçlerin bile yetmez. | Open Subtitles | أقدّر لك هذا, لكني أعتقد أن هذا يتجاوز قواك الخارقة. |
Beni hayatınıza dahil ettiğiniz için minnettarım efendim. | Open Subtitles | يا، رجل، أقدّر لك إحضاري إلى دائرة حياتك |
Dinle denediğin için minnettarım ama neyle uğraştığını bilmediğini düşünüyorum. | Open Subtitles | إسمع، أقدّر لك محاولتك، لكني حقا لا أعرف ما الذي أنت بصدده |
- Geldiğin için minnettarım. | Open Subtitles | أخبرني مكتبك كم أنت مشغولة، أقدّر لك حضورك. |
Jest için teşekkürler, ..ama birlikte değişik şeyler düşünmek bu sefer işe yaramayacak. | Open Subtitles | حسناً، أنا أقدّر لك هذا ولكن البحث عن التغيير معاً، ليس يفي بالغرض هذه المرّة. |
Efendim bu işte sizinle birlikte çalışmama izin verdiğiniz için teşekkürler. | Open Subtitles | سيّدي، أقدّر لك دعوتي للعمل على هذه القضيّة معك. |
Efendim bu işte sizinle birlikte çalışmama izin verdiğiniz için teşekkürler. | Open Subtitles | سيّدي، أقدّر لك دعوتي للعمل على هذه القضيّة معك. |
Restorandaki utandırıcı geceden sonra bir daha denemek istemeni takdir ediyorum, ama... | Open Subtitles | ،بعد تلك الليلة المحرجة في المطعم .. فأنا حقاً .. أقدّر لك إصرارك على طلبك، ولكن |
Burada kalmama izin verdiğin için çok sağ ol. | Open Subtitles | أقدّر لك حقاً سماحك لي بالبقاء هنا الليلة |
Tavsiye için sağ ol baba, ama ben sadece iyi bir arkadaş olmaya çalışıyorum. | Open Subtitles | أقدّر لك نصيحتك يا أبتي، لكن كل ما في الأمر أنني أحاول... أن أكون صديقًا جيّدًا. بجدّية, إنه لا يعني شيئًا. |
Onu dövmeyi bırakırsan Minnettar olurum. | Open Subtitles | لذا أقدّر لك لو توقفت عن تذكيري. |
Zaman ayırdığınız için teşekkür ederiz. | Open Subtitles | ولكن أقدّر لك وقتك الذي إقتطفته للتحدّث معنا. |
İşimi kolaylaştırdığın için müteşekkirim hatta. | Open Subtitles | أقدّر لك حقاً تسهيل عملي عليّ. |
Sağ olun, çok makbule geçti. | Open Subtitles | شكرا. أنا أقدّر لك هذا. |
Ama, gerçekten bana anlattığın için sana minnettarım. | Open Subtitles | ولكن فعلاً ، أقدّر لك إخباري بذلك |