"أقرأ" - ترجمة من عربي إلى تركي

• okuyorum
• okuyordum
• okudum
• okurum
• okumadım
• okumak
• okumam
• oku
• okuyayım
• okumamı
• okumayı
• okumaya
• okuyacağım
• okurken
• okumuyorum

Çok okuyorum, Lily'nin çok iyi bildiği gibi, çok sevdiğim kitaplarımı arkadaşlarıma yolluyorum.
أنا أقرأ كثيرا وهكذا، كما تعلم ليلي جيدا، كتبي التي أحبها، أرسلها لأصدقائي.

Biliyorum çünkü her akşam saat 8de onu yatırıp kitap okuyorum.
أعرف هذا لأننى أقرأ لها كتاباً وأغطيها لتنام فى حوالى الثامنة

Biliyorsun, yakın zamanda Binbaşı Carter'ın kayboluşu ile ilgili okuyordum.
أتعلم ، كنت مؤخرا أقرأ بخصوص حادث إختفاء ميجور كارتر

O doktora gidemeyeceğimi fark etsem de her bir sayısını okudum.
أنا أقرأ كل مشكلة حتى يدركوا أنني لم أذهب حتى للدكتور

Ben babamın kızıyım. okurum, yazarım, dünya sağlığıyla ilgili endişelenirim.
أنا ابنة والدي. أقرأ وأكتب وأفكر كثيرا في الصحة العالمية.

Bütün girişi okumadım çünkü inanılmaz derecede uzun ama bizim adamımız bu herhâlde.
, لم أقرأ هذا كاملاً . لكن يبدو أن هذا ما نبحث عنه

Bunu size okumak istiyorum, çünkü isimleri yanlış söylemek istemem.
سوف أقرأ هذا قراءة لأنني أريد أن أنطق الأسماء صحيحةً.

Bana hangisi olduğunu söyleyecek misin, yoksa aklını mı okumam gerekecek?
هل ستخبرنى أى واحد , أم على ان أقرأ أفكارك ؟

Al oku. Sayfa 77. Bizi delirtmeye çalışıyor.
هنا، أقرأ ، صفحة سبع وسبعون هو يريد أن يجعلنا مجانين

Hayır, okuyorum ve söylüyorum sana, bunda bir şey var.
لا أنا أقرأ هذا حتي أخبرك ان داخلها شيء غريب

Her gün ofisimde oturuyorum, ve her şeyin nasıl kötüye gittiğini okuyorum, her şeyin havaya uçmasına ne kadar az kaldığını görüyorum.
أجلس في مكتبي كل يوم وأنا أقرأ عن ان الامور تزداد سوءا على انها مجرد مسألة وقت قبل أن ينفجر كل شيء

Her gün ayrı bir gazetede, işimizi beceremediğimize dair aynı hikâyeleri okuyorum.
في كلّ يوم أحمل فيها الصحيفة، أقرأ مقالاً آخر عن إهمالنا عملنا

- Sihirbazlık görmek ister misiniz? - Çocuklara hikâye okuyordum.
‫ـ أتريدان رؤية خدعة سحرية ‫ـ كنت أقرأ قصة للأطفال

İç Savaş ve kölelik hakkında çok okuyordum.
وكنت أقرأ كثيراً عن الحروب الأهلية وعن الرق.

Birkaç hafta sonra gazetede bir sürü aşırı doz haberi okudum...
وبعد بضعة أسابيع، أقرأ بالجريدة حول سلسلة من جرعات المخدرات الزائدة

Ben genellikle burada dışarıda kitap okurum, böylece yalnız kalabiliyorum.
عادةً أنا أقرأ هنا بالخارج حتى أستطيع أن أكون وحيداً

Ve senin adını okumamıştım. Seninle ilgili hiçbir şey okumadım.
و أنا لم أقرأ اسمكٍ أنا لم أقرأ أبداً عنكٍ

Size hızlıca, çok kısa bir şiir okumak istiyorum W.B. Yeats'den, belki tanıyorsunuzdur.
أردت أن أقرأ قصيدة سريعة وقصيرة جداً من و.ب. ييتس، الذي قد تعرفونه

Aslında, çok fazla şey okumam.
في الحقيقة انا لا أقرأ كثيراً .. عن أي شيء

Telefon rehberini oku demiştin. Dibbs, Sally. 461-0192.
أخبرتني بأن أقرأ دليل الهاتف بالأمس ديبس سالي،4610192

Bekleyin! Size birkaç satır okuyayım!
انتظروا هل لي أن أقرأ بعض الأشعار عليكم؟

Kitap okumamı ve onunla beraber nehrin kıyısında ay ışığı altında yürümemi istiyordu.
إنها تريدني أن أقرأ الكتب وأتمشى معها تحت ضوء القمر على حدّ النهر

Her maça giderdi, o yüzden ona spor sayfalarını okumayı severim.
لقد أعتاد أن يذهب لكل المباريات لذلك أقرأ له جريدة الرياضة

Aşkı anlamaya çalışırken, dünyanın her tarafından şiirler okumaya karar verdim. Size 8. yüzyılda Çin'de yazılmış çok kısa bir şiiri okumak istiyorum. Bu şiir, tümüyle belirli bir kadın üzerine odaklanmış bir adamı gösteren mükemmel bir örnek.
وفى محاولة لفهم الحب الرومانسي وددت لو إستطعت أن أقرأ كل شعر العالم و ما أريد أن أقرأة عليكم هو قصيدة صينية قصيرة جداً تعود إلى القرن الثامن وهذا لأنه خير مثال لرجل يركز تماماً على إمرأة بعينها

Bu yüzden size daha yeni seçtiğim bir şiir okuyacağım.
لذا سوف أقرأ لكم قصيدة اخترها الآن فحسب

Ben de gazetelerimi okurken, çeneni kapamanı isteyecektim böylece ikimiz de kazandık.
كنت سأطلب منك البقاء صامتاً فحسب بينما أقرأ الصحف لذا، يربح الجميع

Arkadaşlarımın el falını okumuyorum. Ya kötü bir şey görürsem?
لن أقرأ كف صديق ماذا اذا ، رأيتُ شئ سيئ؟