Çörekleri ve milkshake i ondan daha çok sevdiğimi söyledi. | Open Subtitles | لأنه قال أني أحب مخفوق الحليب بطعم الكعك أكثر منه |
Fakat giderken ona para verdim, çünkü Riverdale' ydım... ...bu nedenle ondan daha çok param vardı. | TED | ولكن قدمت له المال لأنني كنت من ريفرديل حيث أملك مالا أكثر منه |
Şaşırdım. ondan daha çok senin hoşuna gidiyor. | Open Subtitles | أنا متفاجئة بأنك تستمتع بهذه التجربة حتى أكثر منه |
Mulder, ona ne olduğunu, ondan çok, sen biliyorsun. | Open Subtitles | مولدر، أنت تعرف ما حدث له أكثر منه شخصيا ً |
Onun karısı için ondan fazla endişeleniyorsun. Hadi aşağı insene. | Open Subtitles | أنت قلقة بشأن زوجته أكثر منه اهبطي إلى هناك |
Sanırım ben ondan daha fazlasını yaptığım için biraz kıskanç. | Open Subtitles | أعتقد أنه غيور لأني أنجزت أشياء أكثر منه |
Oğlum bile ondan daha bilgili. | Open Subtitles | لأن إبنى ذو الـ 17 سنة لديه خلفية علمية أكثر منه |
Anayasa hukuku hakkında kimse ondan daha çok şey bilmiyor. | Open Subtitles | لا أحد يعرف أكثر منه عن القانون الدستورى |
Ben ondan daha büyük bir belaydım. O mükemmel bir çocuktu. | Open Subtitles | لقد تعرّضتُ للمشاكل أكثر منه فلقد كان الفتى المثاليّ |
Hemn onu buraya getir, ve eğer ondan daha sarhoş isem, beni kovabilirsin. | Open Subtitles | أحضره هنا في الحال و لو كنت ثملا أكثر منه يمكنك طردي |
Chase, köpeklerimi ondan daha çok sevdiğimi zannediyor ve belki de ona biraz daha zaman--- | Open Subtitles | تشيس يعتقد انني احب كلابي أكثر منه وربما لو قللت ارتباطي بهن قليلاً |
Ama ondan çok Mangano'yla Teresi'yi. | Open Subtitles | و لا نريد أكثر منه إلا مانجانو و تيريسي |
Hediyeler ondan çok benim hoşuma gidiyordu. | Open Subtitles | و أنا استمتعت بالهدايا أكثر منه |
Hediyeler ondan çok benim hoşuma gidiyordu. | Open Subtitles | و أنا استمتعت بالهدايا أكثر منه |
Ne yazık ki ABD'de bu daha çok kadınlar arasındadır, erkekler değil. | TED | ولسوء الحظ، في الولايات المتحدة، هذا يحصل بين الفتيات والنساء أكثر منه بين الأولاد والرجال. |
Onu eziyormuşum gibi hissediyordu çünkü ondan fazla kazanıyordum. | Open Subtitles | كان يشعر فقط أنه أضعف مني لأني أجني نقود أكثر منه. |
Benim görüşüme göre yüksek hidromorfon seviyeleri acıyı gidermek amaçlı kullanımdan ziyade eğlence amaçlı kullanımla daha çok uyusuyor. | Open Subtitles | أن المستويات المرتفعة للهايدرومورفون تتوافق بشكل اكثر مع الإستخدام بغرض المتعة أكثر منه للتخلص من الألم |
Ama burada, bağlantı tedaviden çok bir belirti gibi. | TED | ولكن الارتباط هنا هو عرض للداء أكثر منه علاج. |
El kitabına göre satış elemanı olarak yöneticiden daha fazla para kazanabilirsin. | Open Subtitles | وفقاً للكتيب، يمكنك أن تجني المزيد من المال كبائع أكثر منه كمدير |