Yeter, kendi kendine konuşan kız. Ben sadece yumurtanı sormak istemiştim. | Open Subtitles | حسناً , فتاه مناجاة النفس أنا فقط أردت السؤال عن بيضك |
Ben sadece uyandığın zaman her şeyin mükemmel olmasını istiyorum. | Open Subtitles | أنا فقط أردت كلّ شيء إلى إبد مثالي عندما إستيقظت. |
Ben sadece diyorum ki, önümüzdeki zamanlarda bizi neyin beklediğini bilmiyoruz. | Open Subtitles | حسنا، أنا فقط أردت أن أذكرك، أننا لا نعرف ما ينتظرنا، |
Ona onu sevdiğimi söyledim, ama Tek istediğim seksti. | Open Subtitles | .لقدأخبرتهاأنى أحبها،لكن. أنا فقط أردت ممارسة الجنس |
Tek istediğim seninle biraz konuşmaktı. | Open Subtitles | أنا فقط أردت الحديث معك قليلاً |
Demek istiyordum ki tavsiye mektubunuzu aldım ve her şey için teşekkür ederim. | Open Subtitles | أنا فقط أردت قول، إستلمت رسالتك من الإطراء، ومطلوب للقول شكرا لكلّ شيء. |
Sana karşı dürüst olmak istedim sadece Anne. Benim hatam. | Open Subtitles | أنا فقط أردت أن أكون صادقة معك يا أمي وأنتي تسخرين مني |
Bilmenizi isterim ki o kıza dokunduğunuzda seni ve oğlunu nerede bulabileceğimi biliyorum. | Open Subtitles | أنا فقط أردت إعلامك إذ لمست الفتى حتى سأعلم أين سأجدك |
Pete, Ben sadece iyi olmana sevindiğimi tekrar söylemek istedim. | Open Subtitles | بيت، أنا فقط أردت المرور و أخبرك أنّي مسرور أنك بخير. |
Dinle, Ben sadece sana taşekkür etmek istemiştim... orda beni koruduğun için. | Open Subtitles | أسمع أنا فقط أردت أن أقول لك شكرا لحمايتي هناك |
Ben sadece Noel'de herkesin birlikte olmasını istemiştim. | Open Subtitles | أنا فقط أردت أن يكون كل شخص سوياً في عيد الميلاد |
Ben sadece aramızdaki her şeyin mükemmel olmasını istiyorum. Biliyorum, biliyorum. | Open Subtitles | أنا فقط أردت أن يكون كل شيء بيننا كامل ومثالي |
Ben sadece sana dürüst analizimi sunmak istedim, Binbaşı. | Open Subtitles | أنا فقط أردت إعطائك تحليلي الصادق، رائد. |
Ben sadece sizi beladan uzak tutmak istedim. | Open Subtitles | أنا فقط أردت إبقاءكم جميعًا بعيداً عن المشاكل |
Tek istediğim sahne arkasına geçmek ve Kid Rock'a CD'mi vermekti. hepsi bu | Open Subtitles | أنا فقط أردت أن تحصل وراء الكواليس حتى بوسعي أن أعطي كيد روك لي cd.That هو عليه. |
Tek istediğim sana doğruyu söylemekti. | Open Subtitles | أنا ... أنا فقط أردت أن أقول لك الحقيقة. |
Sadece biraz para istemiştim. Ama işler yolunda gitmedi. | Open Subtitles | أنا فقط أردت قليلاً من المال, ذلك كلّ شيء فقط هو لمْ يشغّلْ |
Rusya'da taşımacılık hakkında bazı bilgiler istiyordum. | Open Subtitles | أنا فقط أردت بعض المعلومات عن الشحن فى روسيا |
Merhaba Lamar. Seni tebrik etmek istedim sadece. Başardın. | Open Subtitles | مرحبا، لامار أنا فقط أردت تهنئتك لقد فعلتها |