ويكيبيديا

    "أنت فقط" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • Sen sadece
        
    • Sadece sen
        
    • Sadece seni
        
    • Az önce
        
    • - Sadece
        
    • Siz sadece
        
    • tek sen
        
    • Sadece siz
        
    • yalnızca sen
        
    • sadece senin
        
    • Sadece bir
        
    Babası ben olacağım. Sen sadece küçük bir kaba mastürbasyon yapacaksın. Open Subtitles أنا سأكون الأب، أنت فقط يجب أن تستمني قليلاً في كأس
    Sen sadece, bir kadının çok iyi bir şef olabileceğini kabullenemiyorsun. Open Subtitles أنت فقط لا يمكنك تقبّل حقيقة أن تكون إمرأة طباخة ماهرة.
    Van Gein'in yüzünü Sadece sen gördün. Sensiz bir yere varamayız. Gelmek zorundasın. Open Subtitles أنت فقط التي تعرفين وجه فان جين نحن لا نستطيع عمل شئ، بدونك
    Bunları diğer elemanlarla da konuştun mu yoksa Sadece sen mi varsın? Open Subtitles إذن، هل يتحدث أحد هؤلاء الأشخاص أم أنه أنت فقط ؟ لا
    Öyle çok yalan var ki. Ve Sadece seni kastetmiyorum. Open Subtitles هناك الكثير من الأكاذيب ، ولا أقصدك أنت فقط
    Hayır, Sen sadece arabanı birinin bahçesine park et, sonra gazı körükle, sürmeye başla ve çimleri paramparça et. Open Subtitles لا، أنت فقط متنزه سيارتكَ على ساحةِ شخص ما، وبعد ذلك تَخْطو على الغازِ، يَرْميه في الدافعِ، ويُمزّقُ العشبَ.
    Eğer dinlemekten sıkılırsan, devam eder dururum, Sen sadece tamam de. Open Subtitles وإذا مللت من الحديث معي سوف أذهب.. أنت فقط أخبرني، حسناً؟
    Sen sadece şu beş para etmez garsonu becermek istiyorsun. Open Subtitles أنت فقط تريد أن تمارس الجنس مع تلك النادلة القذرة
    Sen sadece arkadaşının beni dövdüğü için hapse gitmesini istemiyorsun. Open Subtitles أنت فقط لا تريد لصديقك أن يذهب للسجن لأنه ضربنى
    Sen sadece personelin fazla çalışmasından hastanenin sorumlu olduğunu belirttin. Open Subtitles أنت فقط تحملين المستشفى المسؤولية بسبب ساعات العمل الزائدة للموظفين.
    Dinle, Sen sadece kendini zor durumda bırakıyorsun. Beni anladın mı? Open Subtitles أسمع , أنت فقط تقوم بتصعيب الأمر على نفسك , أتفهم؟
    Sen, Sadece sen büyük bir projeyi gerçekleştirmeme yardım edebilirsin. Open Subtitles أنا لا أحاول شراءك أنت و أنت فقط يمكنك مساعدتي لعمل مشروع عظيم
    Borç verdiğim kişiler öylesine azılılar ki, belki Sadece sen onlardan parayı geri koparabilirsin ne yapıp ne edip onlardan parayı geri al. Open Subtitles و مديني أشرار للغاية لدرجة أنك أنت فقط من يستطيع تحصيلها بالنبل أو بالاحتيال
    Tyrone, kaçış planları burada. Sadece sen ve ben. Open Subtitles يا تيرون ، لقد حصلت على خطة الفرار أنا و أنت فقط
    Sadece sen. Diğerleri yandaki Samoan Jo'nun yerinde bekleyebilir. Open Subtitles حسنا , أنت فقط , الآخرون يمكنهم الانتظار فى الباب المجاور لسامون جوس
    Lütfen yapma. Bunu Sadece sen ve ben gördük, ben kimseye söylemem. Söz veriyorum. Open Subtitles أنـا و أنت فقط من رأى ذلك و لن أخبــر أحدا ، أعـدك
    - Avukat, dişçi! - Hayır, Renato,Sadece seni seviyorum! Open Subtitles المحامي, طبيب الأسنان لا "ريناتو" أحبك أنت فقط
    Bayım, bu yaptığınıza küstahlık denir. Az önce bir yığın silahın arasından geçtiniz. Ve üzerinizde de bir çift silah var. Open Subtitles سيد، أنت عندك أشياء أكثر من الأدمغة أنت فقط ركبت من قبل باسل للأسلحة،
    - Greta, birini mi öldürmek istiyorsun? - Sadece kendimi. Open Subtitles عظيم أتريدين أن تقتلي شخصاً أخر معك أم أنت فقط
    Siz sadece iyi zamanlarınızı hatırlamalısınız, sizi bir araya getiren şeyleri. Open Subtitles أنت فقط يَجِبُ أَنْ تذكّرْ الأوقات الطيبةَ، الأشياء تلك جَلبَك سوية.
    Bu ülkenin beni ne duruma getirdiğini bir tek sen görüyorsun. Open Subtitles أنت فقط يمكنك أن ترى أن هذه البلد مصنوعة من القذارة
    Lord Vader, Bilmeliydim. Sadece siz bu kadar cüretkar olabilirsiniz. Open Subtitles لورد فادر، كان يجب أَن أعرف أنت فقط يمكن أن تتجرأ هكذا
    yalnızca sen Van Gein'i tanıyorsun. Sensiz hiçbir şey yapamayız. Open Subtitles أنت فقط التي تعرفين وجه فان جين نحن لا نستطيع عمل شئ، بدونك
    Neden öyle olduğunu görmek istiyorum -- sadece senin öyle olduğunu söylemen? TED أريد أن أرى لماذا أنت فقط تقول ذلك؟ هذا لا يكفي.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد