ويكيبيديا

    "أنت يَجِبُ" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • zorundasın
        
    • Siz
        
    • gerekir
        
    • olmalısın
        
    • etmelisin
        
    • yapmalısın
        
    Biraz sonra oraya çıkmak zorundasın ve Courtney Love gibi görünüyorsun. Open Subtitles أنت يَجِبُ أَنْ تَخْرجَ هناك قريباً، وأنت تَبْدو مثل حبَّ كورتناي.
    Churchill'de gerçekten neler olduğunu bana anlatmak zorundasın. Open Subtitles أنت يَجِبُ أَنْ تُخبرُني ما الذي حَدثَ حقاً على تَشِرشِل.
    Ve Siz de bilirsiniz ki, bazıları vücut geliştirme çalışmalarına tepki gösterir, herkes değil. Open Subtitles زائداً، أنت يَجِبُ أَنْ تَعْرفَ، فقط بَعْض الرجالِ يَرْدُّ إلى تمرينِ كمالِ الأجسام، بينما آخرون فقط لا.
    Siz bay James Bond olmalısınız, değil mi? Open Subtitles أنت يَجِبُ أَنْ تَكُونَ السّيدَ جيمس بوند، صح؟
    Düzelmeden önce, dibe vurman gerekir. Open Subtitles أمامك يَتحسّنُ، أنت يَجِبُ أَنْ تَصلَ إلى أدنى مستوى.
    Aramayı gerçekleştireceğiz, ...ama bizi yönlendirmelisin, o yüzden güçlü olmalısın, tamam mı ? Open Subtitles نحن سَنُنفّذُ البحثَ، لَكنَّنا سَنَحتاجُك لتَوجيهنا لذا أنت يَجِبُ أَنْ تَكُونَ قويَ، حسناً؟
    Beni 30 saniye için sevmeli ve onore etmelisin. Open Subtitles أنت يَجِبُ أَنْ تَحبّنىَ وتخلص لى ل30 ثانيةِ.
    Çıkmana yardım etmemizi istiyorsan bundan daha iyisini yapmalısın. Open Subtitles أنت يَجِبُ أَنْ تَفْعلَ أحسن مِنْ ذلك إذا تُريدُنا أَنْ نُساعدَك.
    Bu yüzden Bayan Warner'dan af dilemek zorundasın. Open Subtitles لذلك، أنت يَجِبُ أَنْ تَضعَ الأمور في نصابها مَع الآنسةِ وارنر.
    Bu konuda haklı olduğumu itiraf etmek zorundasın. Open Subtitles أنت يَجِبُ أَنْ تَعترفَ أنا كُنْتُ صحيحَ على هذا.
    Bana yardım etmek zorundasın Niles. Open Subtitles النيل، أنت يَجِبُ أَنْ تُساعدُني. النيل؟
    Bir çetenin parçası olmak zorundasın. Open Subtitles أنت يَجِبُ أَنْ تَكُونَ جزءَ من العصابة للتَمَتُّع بالفرصة.
    sadece bir aile olduğunu anlamak zorundasın. Open Subtitles أنت يَجِبُ أَنْ تَفْهمَ بأنّك تَتعاملُ مَع عائلة وحيدة هنا
    Ve Siz de bilirsiniz ki, bazıları vücut geliştirme çalışmalarına tepki gösterir, herkes değil. Open Subtitles زائداً، أنت يَجِبُ أَنْ تَعْرفَ، فقط بَعْض الرجالِ يَرْدُّ إلى تمرينِ كمالِ الأجسام، بينما آخرون فقط لا.
    - Siz Dr Mary olmalısınız. Open Subtitles إس أي إن تي أي: أوه، أنت يَجِبُ أَنْ تَكُونَ الدّكتورةَ ماري.
    Siz Crane'lerin babası olmalısınız. Open Subtitles آه، أنت يَجِبُ أَنْ تَكُونَ أَبَّ الرافعةَ.
    -Çünkü ben konuşmanın merkezinde olmaktan hoşlanırım ve bunun için bazen konuşmayı süslemek gerekir. Open Subtitles أَحْبُّ أنْ أكُونَ المركزَ محادثةِ. أحياناً أنت يَجِبُ أَنْ تُزيّنَ لبَقاء مُمَركَزِ. شيء أكثر واحد.
    Biri 100 kişilik bir gruba gebe kaldığını söyledikten ne kadar süre sonra oradan ayrılmak gerekir? Open Subtitles الذي الطولُ الصحيحُ للوقتِ أنت يَجِبُ أَنْ تَبْقى بَعْدَ أَنْ يُعلنُ شخص ما إلى 100 غريبِ بأنّك أصبحتَ مَضْرُوباً فوق؟
    Haydi ama, onca seneden sonra bunu biliyor olmalısın, I.Q.'larımız arasındaki fark benim için bir şey ifade etmiyor. Open Subtitles تعال. أنت يَجِبُ أَنْ تَعْرفَ مع ذلك هذه السَنَواتِ التي الإختلافاتِ في معامل الذّكاءِ لا تَعْنِ أيّ شئَ لي.
    Bu yerli anlayışınla sen üniformalı olmalısın. Open Subtitles بمعرفتك بالهنود، أنت يَجِبُ ان تكون بالزيّ الرسمي.
    Yasalara göre, beni öldüremezsin, beni hükümete teslim etmelisin. Open Subtitles بالقانونِ، أنت يَجِبُ أَنْ تُسلّمَهم إلى حكومتِنا.
    Kit ve ben oyladık, sen kaybettin, yani yapmalısın demek. Open Subtitles هي لا تعرف , وانا فقدته لذا أنت يَجِبُ أَنْ تَذْهبي

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد