| Aramıza hoş geldin. Birkaç gün boyunca ofisin burası olacak. | Open Subtitles | أهلا بك في المستشفى, سيكون هذا مكتبك للأيام القليلة القادمة |
| Duyguların mı incindi, öyleyse eğitim dünyasına hoş geldin. | TED | لو جُرحت مشاعرك، حسنا، أهلا بك في عالم التعليم. |
| - Nasılsınız? - Ben, Sarah. hoş geldiniz. | Open Subtitles | كيف حالكم أهلا بك يا بين وأنتى أيضا يا سارة |
| Büyük Aggie'nin aşk kaçamağına hoş geldiniz. Eğer iyi bilmesem Jess benden kurtulmaya çalıştığına yemin ederim. | Open Subtitles | أهلا بك في كوخ حب آغي الكبيرة إن لم أكن أعرفك بشكل أفضل , جيس |
| Chicago'ya hoşgeldiniz, efendim. - İyi bir yolculuk geçirdiniz mi? | Open Subtitles | فريد بارون, أهلا بك في شيكاجو سيدي هل كانت رحلتك جميلة ؟ |
| İşte evlat. Akademiye hoşgeldin. | Open Subtitles | ها نحن هنا أيها الفتى أهلا بك فى المركز الرئيسى |
| hoş geldin. Seni tohum gibi ekiyorum ve büyümen için uğraşacağım. | Open Subtitles | أهلا بك لقد شرعت بغرسك وساكدح لأجعلك تنمو |
| Mukaddes şehir Medine' ye hoş geldin Allah' ın Resulü... bundan böyle bu şehir senin! | Open Subtitles | أهلا بك فى المدينة المنورة , و المباركة مدينتك يا رسول الله |
| Uzaya hoş geldin, Frank. Bunun için biraz bekledin. | Open Subtitles | أهلا بك في الفضاء يا فرانك لقد انتظرت كثيراً من أجل هذا |
| Harika. Dünya Markası Mankenler'in arasına hoş geldin. | Open Subtitles | ممتـاز أهلا بك في عـالم الأزيـاء الرفيـع |
| Paris'e hoş geldin. Açılış için mi geldin? | Open Subtitles | أهلا بك في باريس,هل أنت هنا من أجل الإفتتاح |
| Bu arada Ajan Haught, Kara Rozet Birliği'ne hoş geldiniz. | Open Subtitles | ونائب هيوت أهلا بك في شعبة الشارة السوداء |
| Brandel'e hoş geldiniz Müdür Bey. | Open Subtitles | حسنا , أهلا بك في براندل .. حضرة المدير |
| New York Şehrine hoş geldiniz dünyanın sushi merkezine. | Open Subtitles | أهلا بك في مدينة نيويورك... ...عاصمة طعام السوشي في العالم |
| Ben, Lorene Baxter. Savannah'a hoş geldiniz. | Open Subtitles | أنا لورين باكستر أهلا بك في سافانا |
| Büyük Britanya ve İrlanda'nın Birleşik Krallığı'na hoşgeldiniz. | Open Subtitles | أهلا بك في المملكة المتحدة لبريطانيا العظمى وأيرلندا. |
| "Sizi ayakkabılarıyla yargıladıkları Brooklyn'e hoşgeldiniz", bu harika. | Open Subtitles | أهلا بك في بروكلين حيث يحكمون عليك من خلال حذائك انها رائعه |
| - Lanet herif benim camımın üzerinden gevşetti. - Los Angeles'a hoşgeldiniz. | Open Subtitles | هذا المخاط اللعين علي نافذتي - أهلا بك في لوس أنجلوس - |
| Burdakilerle kermes yapacağım.Tımarhaneye hoşgeldin. | Open Subtitles | أنا أبدأ مشروع غير ربحي , أهلا بك في مركز الأعصاب |
| Hainler çemberine son istirahat mekânına hoşgeldin. | Open Subtitles | أهلا بك في إلى متواك الأخير دائرة الخونة |
| Tanistigima memnun oldum, Margaret. Sitka hos geldin. | Open Subtitles | سررت بلقائك مارغريت أهلا بك في سيتكا |
| Rica ederim. İçeri geçelim mi? | Open Subtitles | أهلا بك هل نعود الآن ؟ |