Organ nakli çok riskli bir ameliyattır. Oğlunuz ameliyat masasında kalabilir. | Open Subtitles | عملية الزرع خطرة جداً ممكن تفقدوا إبنكم على تلك المنضدة |
Oğlunuz dün bir veli toplantısı yapmış... ve Trenton'daki bir Fransız fırınına... sınıf gezisi düzenlemeyi planlıyormuş. | Open Subtitles | و لقد قام إبنكم بعقد إجتماع للأباء أمس و كان يخطط للقيام برحلة ميدانية إلى مصنع الخبز الفرنسي في ترنتون |
Benim adım Doktor Elizabeth Weir Oğlunuz benim keşif ekibimin bir üyesiydi. | Open Subtitles | إليزابيث وير إبنكم كان عضوا فى بعثتى الإستكشافية |
Çünkü, daha az ücret alıp da hiçbir şey yapmayacak biriyle anlaştınız diye Oğlunuzu kaybederseniz üzülürüm. | Open Subtitles | وهذا بسبب انى لا يمكننى التعايش مع نفسى إذا تم الحكم على إبنكم بسبب خفض النسبه, لان البعض يأخذ المال و يهرب |
Bunu kabullenmenin zor olduğunun farkındayız ama gerçeklerle yüzleşip Oğlunuzun fazla ömrü kalmadığını kabul etmeniz gerekiyor. | Open Subtitles | أعرف هذا صعب لكنّك يجب أن تواجهون الحقيقة بأنّ إبنكم قد لا يعيش أطول كثير |
Bunun zor olduğunu biliyorum, ama çocuğunuzu geri getirmek için beraber çalışmamız gerek. | Open Subtitles | لكنّنا نحتاج للعمل معًا لنعيد إبنكم |
Ve sonra, varolan tek çocuğunuzun bunu sürekli yaşadığını hayal edin. | Open Subtitles | ثم تخيلوا مشاهدة إبنكم الوحيد يمرّ بذلك للأبد. |
Bölge savcısının elindeki delillere bakarak konuşursak Oğlunuz en iyi ihtimalle müebbet yiyecek. | Open Subtitles | يوجد فرصه كبيره ان إبنكم يواجه عقوبه السجن مدى الحياه |
Bir an beraberdiniz, mutluydunuz ama bir an sonra, Oğlunuz, kardeşiniz kaybolup gitmişti. | Open Subtitles | فى لحظة تكونوا سعداء معاً و الحظة التالية إبنكم و أخيكم يختفى |
Oğlunuz vekil öğretmen numarası yapıyormuş. | Open Subtitles | لقد كان إبنكم يتظاهر بأنه مدرس بديل |
Oğlunuz dün veli toplantısı düzenledi. | Open Subtitles | ولقد قام إبنكم بعقد إجتماع للأباء أمس |
Korkarım Oğlunuz, örümcek zehrine karşı şiddetli bir alerjik reaksiyon göstermiş. | Open Subtitles | للأسف إبنكم لديه تحسس شديد لسم العنكبوت |
Yani Oğlunuz kızımı terk mi etti? | Open Subtitles | إذا إبنكم.. إنفصل.. عن إبنتنا؟ |
Oğlunuz şu alış-veriş merkezinde birçok kişiyi öldürdü. | Open Subtitles | إبنكم قتل الكثير من الأبرياء. |
Oğlunuz komada değil. | Open Subtitles | إبنكم ليس في غيبوبة. |
Önemli değil. Oğlunuzu seviyorum. | Open Subtitles | لا بأس، إبنكم مهم جداً بالنسبة لي. |
Sollama şeridinde o adamın neden 70 km hızla gittiğini anlayabilmek için kendiniz olmaktan çıkıp kilometrelerce yürüyebilirsiniz. ya da genç Oğlunuzu, ya da pazar sabahı çimleri keserek sizi rahatsız eden komşunuzu anlamak adına. | TED | يمكنكم أن تسيروا ميل عندما يأتى الأمر إلى التفهم لماذا يقود ذلك الشخص بسرعة كبيرة جداً فى مدخل المنزل , أو إبنكم المراهق , أو جاركم الذى يزعجكم بتقليم الأعشاب يوم الأحد صباحاً . |
Oğlunuzu Partizan'a almak istiyorlar. | Open Subtitles | يريدون إبنكم أن ينضمّ إلى "بارتيــزان" |
Bay ve Bayan Abagnale... sorun, Oğlunuzun devamsızlığı değil. | Open Subtitles | سيد و سيدة أباجنيل إن المسألة لا تتعلق بنسبة حضور إبنكم |
Oğlunuzun henüz ikinci günü ve şimdiden sorun çıkartıyor. | Open Subtitles | إبنكم ملتحق هنا منذ يومين فقط و هو بالفعل يسبب مشكلات لقد تجادل مع معلمة التاريخ |
- Sizi ve çocuğunuzu tanımak için sabırsızlanıyoruz." | Open Subtitles | لا يسعنا الإنتظار لنتعرف" "على إبنكم الفريد والمتفرد |
çocuğunuzun daha fazla yüke ihtiyacı yok. | Open Subtitles | إن إبنكم لا يحتاج الى أي أعباءٍ إضافية |