ويكيبيديا

    "إنترنت" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • internet
        
    • interneti
        
    • internette
        
    • web
        
    • Siber
        
    • internetleri
        
    • İnternetimiz
        
    • internetiniz
        
    •   
    • - İnternet
        
    • internetten
        
    • WiFi
        
    • internete
        
    Bir hafta boyunca telefon, internet ve bilgisayar oyunu yok. Open Subtitles لا يوجد هاتف أو إنترنت أو ألعاب فيديو لمدة أسبوع
    Bir internet sayfası yapsan kütüphanede bir ayda kazandığının kaç katını kazanırsın. Open Subtitles لما لا تصمّم مواقع إنترنت أليس ذلك، أفضل من العمل في المكتبة
    Düşük suç oranı, yüksek hızda internet bağlantısı, ama model tren dükkanı yokmuş. Open Subtitles معدل جريمة منخفض و سرعة إنترنت عالية و لكن لا محطات قطار حديثة
    İnternet şakası falandır elden ele dolaşan kandırmacalardandır, değil mi ama? Open Subtitles مجرد مزحة إنترنت أو ما شابة. تعرض لفيروس. مجرد خدعة، صحيح؟
    Yani, email yok, mesaj çekmek yok, internet yok, TV yok, sohbet yok, yemek yemek yok, kitap okumak yok TED يعني بدون مراسة ولا رسائل قصيرة ولا إنترنت ولا تلفاز ولا محادثة ولا طعام ولا قراءة
    İnsanoğlunun karanlık yanından etkilenmeyen bir internet yaratabileceğimizi sandıysak yanıldık. TED لو اعتقدنا في أي وقتٍ أننا نستطيع إنشاء شبكة إنترنت معزولة عن الجانب المظلم للبشرية فقد كنا مخطئين.
    Bilgisayarı orada birçok CD ile birlikte bıraktım - internet yoktu - ve üç ay sonra geri döndüm. TED تركت الحاسوب مع الكثير من الأقراص المدمجة -- لم يكن لدي أي إنترنت -- ورجعت هناك بعد ثلاث شهور.
    Böylelikle türlerarası internet projesine başladık. TED لدى بدأنا بهذا المشروع عن إنترنت ما بين الأنواع الحية.
    Türlerarası internet ihtimali bile bizi heyecanlandırıyor. Konferans K.J. 'nin çok hoşuna gitti zaten. TED ونحن جد متحمسين بخصوص الفرص التي يتيحها إنترنت ما بين الأنواع الحية، لقد استمتعت كي. جي. كثيرا بالمؤتمر.
    Şimdi yapım aşamasında olan gezegenler arası internet diye bir proje var. TED هناك مشروع يجري العمل عليه يدعى إنترنت ما بين الكواكب.
    Afrikada internet çok pahalı olmasına rağmen her yerde internet kafeler var. TED على الرغم من كون الانترنت غاليا جدا في كافة أنحاء إفريقيا, هناك مقاهي إنترنت في كل مكان.
    Geriye dönersek, kişisel bilgisayarlar, internet ve akıllı telefonlar yoktu. TED حينها، لم توجد أجهزة الحاسوب الشخصي، لا إنترنت ولا هواتف ذكية.
    Balonla çalışan internet yapmak istiyoruz. TED نحاول توفير شبكة إنترنت مطلقة من منطاد.
    Peki biz balonda İnternet'i taşıyacak bir bant genişliği oluşturabilir miydik? TED هل بإمكاننا جعل مدى تردد المنطاد عالياً كفاية ليكون اتصال إنترنت حقيقي؟
    Reklamların olmadığı bir internet dünyası düşünün. İçeriği gördüğümüzde bedelini ilgimizle ödemek yerine sadece ödeyeceğiz. TED تخيلوا إنترنت بدون إعلانات، لأنه بدلًا من قيامنا بالدفع بدون أن نشعر عند مشاهدتنا لمحتوى ما، فقط نقوم بالدفع.
    Hükûmetler, yaptırım uygulayarak ve güncelleştirilmiş kanunlarla daha güvenli internet ortamı oluşturmalı. TED يجب على الحكومات إنشاء شبكة إنترنت أكثر أمانًا من خلال ضمان تطبيق القوانين وتحديثها.
    Zaman ilerledikçe yeni teknolojiler de göreceğiz, eşyaların interneti gibi. TED ونحن نتقدم، سوف نرى أيضا، التكنولوجيا الجديدة مثل "إنترنت الأشياء".
    Bir düşünün bunlar internette neredeyse hiç bilgi paylaşmayan sibersuçlular. TED تخيل هؤلاء مجرمو إنترنت نشطون و بالكاد يتبادلون المعلومات.
    Yaklaşık 20 kaydımız var. Bir web sitesi yapacağız. Open Subtitles لدينا 20 شريطاً، وقد بدأنا بإنشاء موقع إنترنت
    - Siber Suçlar ve Özel Operasyonlar Bölümü, önceki gece Washington'daki bir sunucudan çalınan gizli bilgilerin de içinde olduğunu düşündükleri sabit diskleri buldular. Open Subtitles لم يستعيد الأقراص الصلبة لإحتواء معلومات سرية تشكل خطر على الأمن القومي من خوادم إنترنت واشنطن العاصمة الليلة الماضية
    Annem ve babam tanıştıklarında internetleri yokmuş. Open Subtitles كما تعلمين حين التقى والدي لم يكن لديهم إنترنت ، بل خرجا في موعد ٍ مدبر و أغرما ببعضهما
    Neden internetimiz hızlı değil! Open Subtitles لماذا ليس لدينا إنترنت أسرع؟
    Burada internetiniz var mı? Open Subtitles هل لديكم إنترنت هنا ؟
    Belli ki izlerini iyi kapatmış ama federaller IP numarasının izini kablosuz bir noktasına kadar sürmüş ve Doris'in giriş anında orada olduğunu tespit etmişler. Open Subtitles على ما يبدوا أنها غطت آثارها تماماً لكن الشرطة الإف بي آي قد تتبعت عنوان الآي بي من إنترنت متنقل
    Evlerine girmek için internetten alışveriş eden biri gibi davranıyor. Open Subtitles يستخدم غطاء كونه متسوق إنترنت ليتمكن من الدخول إلى بيوتهم
    Son 20 dakikayı 80'lik adamın WiFi bağlantı sorununu gidermeye harcadım o yüzden, hayır sorun olmaz. Open Subtitles ،لقد قضيت الـ20 دقيقة الماضية أحاول تقفي خطأ ،جهاز إنترنت لاسلكي منذ 80 عام لذا، لا أمانع
    Bildiğiniz gibi, son birkaç senede bilgi anlamında internete sahibiz. TED كما تعلمون، خلال العقود القليلة الماضية، كان لدينا إنترنت المعلومات.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد