Yaptığın şeyin senin için ne kadar zor olduğunu anlıyorum. | Open Subtitles | و اتفهم ان ما فعلتيه كان صعبا للغاية بالنسبة لك |
Hepsi bu kadar. anlıyorum ama gece çekimleri bizim için daha iyi oluyor. | Open Subtitles | وهذا كل ما في الامر انا اتفهم ولكننا نريد ان نصور في الليل |
anlıyorum, Richards. Ama bu çocukların el atmasından bir zarar gelmez. | Open Subtitles | انا اتفهم هذا, ريتشارز, ولكن هذا لن يضر الاطفال فى مساعدتنا. |
Beyaz bir Bronco* sürmek istemiyorum. Ne dediğimi Anladın mı? | Open Subtitles | لا اريد ان اكون من يقوم بالتوصيله اتفهم ما اعني؟ |
Şimdi anladım. Sadece sizin için en iyisini istiyorum. | Open Subtitles | ولكن أنا اتفهم أنا فقط أريد الأفضل لكم جميعا |
Eğer kapıyı yüzüme kapatırsan bunu anlarım, ama umarım kapatmazsın. | Open Subtitles | اذا اغلقت الباب ، سوف اتفهم ولكنى اتمنى الا تغلقه |
Daha hoş bir yere sahili olan bir yere, Anlıyor musun? | Open Subtitles | إلى اى مكان لطيف, مثل الشاطئ او ما شابه. اتفهم قصدى؟ |
Bayan, üzgünüm. Sıkıntınızı anlıyorum ama bu inandırıcı bir tehdit değil. | Open Subtitles | سيدتى انا اسف انا اتفهم احباطك لكن هذا ليس تهديد دى |
Mesleğini yapman gerektiğini anlıyorum ama, burada bir konuşma yapmaya çalışıyorum. | Open Subtitles | اتفهم بأن اختصاصك يتطلب ذلك,ولكني احاول ان اجري محادثه في غرفتي |
RL: Bunu anlıyorum ve internetin faydalı olduğu görüşüne katılıyorum, ancak bu internetten daha büyük | TED | ريتشارد: انا اتفهم ذلك, وفي الواقع احمل نفس الفكره عن الانترنت و اضيف ان الامر اكبر من الانترنت. |
Ve buna uhu yöntemi dememim nedeni -- çok iştah açıcı değil. anlıyorum bunu -- ama -- ama eğer uhuyu düşünürseniz, uhu nedir? | TED | ودعوناها الايبوكسي والذي اعلم انه اسم لا يثير الشهية كثيرة - انا اتفهم هذا - ولكن .. ولكن ان تسائلتم ما هو الايبوكسي ؟ |
O yüzden anlıyorum, bu yüzden benim verilen karara karşı duygularım karmaşık. | TED | لأجل ذلك اتفهم مشاعري المختلطة تجاه الحكم |
Kederini anlıyorum oğlum, ama kalbinin nefretle dolmasına izin verme. | Open Subtitles | أنا اتفهم المك يا بني، لَكنَّك لا يَجِبُ أنْ تَتْركَه يُصلّبُ قلبَكَ. |
Özel olarak. Elbette gerekir. Sizi çok iyi anlıyorum. | Open Subtitles | بالتاكيد.انا اتفهم هذا,وسادخل الى الحمام في هذه الاثناء. |
Bu dövüşün senin ve ülken için niçin bu kadar önemli olduğunu anlıyorum... | Open Subtitles | و انا اتفهم لما هذا القتال مهم لك و لبلادك |
Seni gayet iyi anlıyorum, albay. Bu adamlar düşman değil. | Open Subtitles | اتفهم ذلك جيداً ايها العقيد هؤلاء الرجال ليسوا بأعداء |
O sağken ordularımız savaşı reddediyor. Anladın mı? | Open Subtitles | طالما بقيت هذه العاهره حيه جيشنا يرفض القتال اتفهم هذا |
Eğer onlar yapabiliyorsa, ben de yapabilirim, Anladın mı? | Open Subtitles | لذلك قلت اذا كانو يستطيعون فعل ذلك بالتاكيد انا استطيع، اتفهم ما اعنى |
Sorun değil, anladım. Sen çok meşgul bir adamsın. | Open Subtitles | لا بأس, انا اتفهم, انا اعرف انك رجلاً مشغولاً للغاية |
Her neyse, bana söyleyebilirsin, anlarım. | Open Subtitles | مهما يكون الامر تستطيع إخباري . . سوف اتفهم |
Victor, yarışı kazanabilirdik. Söylediğimi Anlıyor musun? | Open Subtitles | فيكتور كان بإمكاننا ان نفوز بالسباق اتفهم ذلك؟ |
Hislerini anlayabiliyorum, ama olur böyle şeyler. | Open Subtitles | استطيع ان اتفهم كيف تشعر لكن هذه الاشياء تحدث |
Anladığım kadarıyla, son görüşmemizden bu yana üç çocuk daha almışsınız. | Open Subtitles | انا اتفهم انه مطلوب منك ثلاث اطفال ايضاً بعد زيارتي الأخيرة |
Onları nereden bulduğumu hatırlamıyorum, ama buradalar, tamam mı? | Open Subtitles | لا يمكنني ان أتذكر من اين حصلت عليها لكنني حصلت عليها اتفهم قصدي؟ |
Bak, ailem için meraklandığını biliyorum. | Open Subtitles | . انني اتفهم انك مشوق لمعرفة المزيد عن عائلتي |
Ölüp, ölüp dirildiğinizin farkındayım. Ancak projeyi kalıcı olarak sonlandırmaktan başka çaremiz yok. | Open Subtitles | اتفهم كم عانيتم لكن لاخيار لدينا علينا ان ننهي المشروع بالكامل |
Aksi halde burada işimiz bitti. ♪ Sanırım bir annenin delirip adaleti kendi eliyle dağıtmasını anlayabilirim. | Open Subtitles | .غير ذلك سننتهي من ذلك هنا اعتقد باني اتفهم ام تصبح |