Bütün Hawaii masalını Steve uydurdu çünkü, ailesinden bir keş çıktığı için çok mahcup. | Open Subtitles | يبدو انه اختلق تلك القصة, كون عانى كثيرا من عائلته |
-Her şeyi uydurdu. -Her şeyi uydurdu. | Open Subtitles | ـ لقد اختلق كل شيء ـ اجل,لقد اختلق كل شيء |
Beni yeniden uyuşturucu üretmeye zorlamak için hepsini öz oğlum mu uydurmuş? | Open Subtitles | اختلق ابني هذا التهديد لإجباري على الطبخ مجدداً؟ |
Hadi oradan! Bu boku sadece kıçını kurtarmak için uyduruyor! | Open Subtitles | اوه , هيا , لقد اختلق ذلك الهراء لينقذ نفسه |
Gece boyunca tüm bunları uydurdum mu? | Open Subtitles | هل تعتقدون اننى اختلق هذا طوال الليل؟ |
Tabii ki hayatım o şekilde değil, sadece bir şeyler uyduruyorum. | Open Subtitles | بالطبع، حياتي ليست كذلك، بالتالي انا اختلق تلك الامور فقط، |
Bunu neden uydurayım? | Open Subtitles | لماذا اختلق هذا؟ |
Bunları uydurduğumu mu düşünüyorsun? | Open Subtitles | هل تظن اني انا اختلق هذه الاشياء |
Yaptığım şey için bahaneler üretmeyeceğim, tek diyeceğim... | Open Subtitles | لا اريد ان اختلق اعذار لما فعلت كل ما اريد قوله |
Onu köşeye sıkıştırdık ve o da gerçeğin mahkemede işe yaramayacağını biliyordu ve bir hikaye uydurdu. | Open Subtitles | تمت محاصرتنا وعلم أن الحقيقة لن تفيد بشيء لذا اختلق قصة من عنده |
Sam, Walter ve Tim'in İç Güvenlik'ten olduğunu anlatınca tutuklanmamak için bir hikâye uydurdu. | Open Subtitles | عندما أدرك سام أن والتر وتيم كانت مع الوطن الذي اختلق قصة للحفاظ على من الحصول على القبض عليهم. |
Bir limuzindeki bir adam hakkında yalanlar uydurdu | Open Subtitles | اختلق بعض الاكاذيب عن رجل فى ليموزين |
Bütün hikayeyi şimdi uydurdu. | Open Subtitles | لقد اختلق تلك الحكاية بأكملها. |
Pislik herif muhtemelen hepsini kafasından uydurdu. | Open Subtitles | الأحمق في الأغلب اختلق الأمر كله. |
Pislik herif muhtemelen hepsini kafasından uydurdu. | Open Subtitles | الأحمق في الأغلب اختلق الأمر كله. |
Demek gerçekten bu itirafı uydurmuş. | Open Subtitles | اذن فهو قد اختلق هذا الاعتراف. |
Kimse kaçırmaya çalışmamış. Hepsini o uydurmuş. | Open Subtitles | لم يحاول أحد خطفه وقد اختلق كل شيء |
Hadi oradan! Bu boku sadece kıçını kurtarmak için uyduruyor! | Open Subtitles | اوه , هيا , لقد اختلق ذلك الهراء لينقذ نفسه |
Manyaksın sen! Sana takıntısı var bu yüzden hepsini uyduruyor. | Open Subtitles | انت مجنون , هناك تشويش في راسه لقد اختلق كل هذا |
Dennis, sence bu adamı kafamdan mı uydurdum? | Open Subtitles | (دينيس) هل تظن أنني من اختلق هذا الرجل؟ |
- Bunları uyduruyorum yani. | Open Subtitles | بمعنى اخر تعتقد اني اختلق هذا ؟ |
Bir şeyler mi uydurayım? | Open Subtitles | تريدنى ان اختلق شئ؟ |
Kafamdan uydurduğumu düşünüyorsunuz, değil mi? | Open Subtitles | تظن, اني اختلق هذا, اليس كذلك؟ |
Bunu uydurmuyorum. Gerçekten bunu uydurmuyorum. | Open Subtitles | انا لست متوهما هذا انا حقا اعتقد انني لست اختلق هذا |