| Tamam. Üstüne güzel bir şeyler giy. Eğer edepli davranmazsan bıçağı yüzüne saplarım. | Open Subtitles | البس، و ارتد شيء جميل إذا لم تكن مؤدباً على العشاء سأطعنك بوجهك |
| Sabahlığını giy, olayı gördüğümüzü sanmasın kimse. | Open Subtitles | ارتد ثياب النوم مخافة أن يعرفوا بأننا لم ننم بعد |
| Callahan, pantolonunu giy ve doğruca şehir morguna gel. | Open Subtitles | ارتد سروالك كالاهان ,وتعال إلى مشرحة المدينة بأسرع ما يمكنك |
| Hadi, giyin ve yemeğe gidelim. | Open Subtitles | هيا، ارتد ملابسك ودعنا نخرج لتناول العشاء. |
| Tek yolu bu. Sen giy, giy şunu. Haklı olduğumu biliyorsun. | Open Subtitles | انها الطريقة الوحيدة , ارتد انت هذا , انت تعلم اننى على حق |
| En güzel elbiselerini giy, çünkü işin bitince... seni ait olduğun yere, sokağa bırakacağım tatlı çocuk. | Open Subtitles | ارتد ثوبك المفضل لأنني عندما انتهى سأأخذك في نزهة |
| Bak ne diyeceğim. Sokak giysilerini giy çünkü korkaklarla işim yok. | Open Subtitles | بل ارتد ثياب الشارع فلا وقت عندي للمنسحبين |
| Sen de beyaz bir takım giy, yakana da kırmızı bir gül tak. | Open Subtitles | وأنت ارتد بدلة بيضاء وضع وردة حمراء في سترتك |
| Acele et de giyin. Yeni elbiseni giy. | Open Subtitles | أسرع فى اللبس,و ارتد بزّتك الجديدة |
| Yataktan kalkmaya hazır olduğunda şunları giy. | Open Subtitles | عندما تصبح مستعدّاً للنهوض ارتد هذه |
| O zaman siyah takım elbiseni giy, tamam mı? | Open Subtitles | حسناً إذاً ارتد بدلتك السوداء؟ |
| Üstüne bir şeyler giy. Küçük bir gezintiye çıkıyoruz. | Open Subtitles | ارتد ملابسك ستقوم برحلة ميدانية صغيرة |
| Her zaman çelik yeleğini giy. | Open Subtitles | ارتد بزتك المضادة للرصاص دائماً. |
| Tişörtünü giy. Onların takımında olduğumuzu sansınlar. | Open Subtitles | ارتد قميصك، سيظنون أننا في فريقهم |
| Üzerine de bir şey giy! Pekala, gidelim. | Open Subtitles | و ارتد قميص , حسنا , هيابنا لنذهب |
| Çok umutlusun ve aniden o sana, "giyin" diyor. | Open Subtitles | ترفع سقف آمالك ثم على نحو مفاجئ "تقول لك" ارتد ملابسك |
| Sık sık evime birilerini davet ederim ama "giyin" demem. | Open Subtitles | أحيانًا أعود برفقه أحدهم "و لكن لا اقول دائمًا" ارتد ملابسك |
| Ama ne sekti biliyor musun? | Open Subtitles | ولكن هل تعرف ما الذي ارتد عن الصدمة؟ |
| Rusya'dan buraya iltica etmiş. | Open Subtitles | ارتد هنا من روسيا |
| Tavsiye ettiklerimi giyersen, o kız senin için kuduracak. | Open Subtitles | ارتد ما أقترحه فحسب وسيجن جنونها بك |
| Montunu al. Dolaşmaya çıkıyoruz. | Open Subtitles | ارتد ملابسك سنذهب للبحث |