ويكيبيديا

    "الألماس" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • elmas
        
    • elmasları
        
    • Elmaslar
        
    • elmasların
        
    • pırlanta
        
    • elmaslarla
        
    • elmastan
        
    • elmaslardan
        
    • Diamonds
        
    • elmaslara
        
    • Pırlantalar
        
    • elmasa
        
    • elmasla
        
    • elmasın
        
    • Pırlantayı
        
    Slim, eğer çalıntı elmas çantası bizdeyse bizim mal çantasına ne oldu? Open Subtitles سليم، إذا كانت هذه حقيبة الألماس المسروق فما الذي حدث بحقيبة المخدرات؟
    Ve hala o elmas için uğraşıyorum. Elması unutmadım, tatlım. Open Subtitles و مازلت أعمل على هذا الألماس أنا لم أنسى الألماس
    Peki bu elmas gevreğinin ölümüyle bir ilgisi var mı? Open Subtitles إذاً هل لرقاقات الألماس علاقة بأي شيء مع سبب وفاته؟
    Denizcilerin işlenmemiş elmasları elden çıkarmak için bir satıcıya gitmeleri gerek. Open Subtitles حسناً، سيضطرّ فريق البحريّة لبيع الألماس غير المصقول لتاجر سلعٍ مسروقة.
    Elmaslar Simeon Lee tarafından zaten açılmış olan kasadan alındı. Open Subtitles القاتل قد أخذ الألماس من الخزنه والتى كانت مفتوحه بالفعل
    Astarın altında elmasların saklanabileceği, gizli bir yer var. Open Subtitles هناك شئ مخفي في البطانة . شئ كالمقصورة و الذي يمكن أن الألماس يوضع فيها
    Bu parça kömürden elmas yaratabilecek adam belki de benimdir. Open Subtitles ربما أنا هو الشخص الذي يستخرج الألماس من قاع الفحم
    İlginç olan şey olaydan sonraki 50 yıl boyuncaü Prusya'da takılacak en değerli mücevher altın ya da elmas değildi. TED ولكن الأمر المثير أنه وبعد 50 عام كانت المجوهرات الأغلى ثمنا في بروسيا ليست مصنوعة من الذهب أو الألماس
    elmas madenin yüzünden. Şimdi izin verirseniz. Open Subtitles ذلك لن يخلق فرقا لدى السيدات بسبب منجم الألماس خاصتك..
    Herkesi beladan uzak tutmaya çalışıyorum. Ona elmas deme. Open Subtitles صدقني، أحاول تجنب المشاكل لا تخبرها بشأن الألماس
    elmas gibi değildiler. Sadece çok çirkin küçük taşlardı. Open Subtitles لم تكن تشبه الألماس بل كانت حجاره قبيحة الشكل
    Neden ona elmas madeninden bahsetmiyorsunuz, Doktor? Open Subtitles لمَ لا تخبرينها بشأن منجم الألماس أيتها الدكتورة؟
    O elmasları satmak için doğru zamanı bekliyordu. Open Subtitles أعتقد بأنه كان ينتظر الوقت المناسب لبيع ذلك الألماس
    elmasları kendi aldı, bu yüzden hiç bulunamadılar. Open Subtitles لقد أبقى الألماس لنفسه، لهذا لم تظهر أبداً.
    ...tıpkı fransa devlet bankasından elmasları çalmak gibi olur. Open Subtitles ستكن مثل سـرقة الألماس من البنك الوطني الفرنسي
    Tüm o uzun geceler boyunca göz kamaştırıcı Elmaslar yapıyoruz. Open Subtitles نحن نقدم عروض الألماس طوال الليل أثناء عروض الألماس المدهشة
    Elmaslar hakkında söylenenler doğruymuş. Camı olduğu kadar porseleni de kesebiliyorlarmış. Open Subtitles صدق من قال أن الألماس لايقطع الزجاج فقط بل أيضاً الخزف
    Ben de kâğıdın alt tarafına kutular, X'ler ve içinde Elmaslar olan 0'lar çizdim. Open Subtitles إذًا عند النصف السفلي من قطعة الورق وقمت بنسخ ما يريد و الأصفار من الألماس بداخله تمامًا مثل ذلك
    O gün, elmasların Amsterdam'a götürülmesi görevi, Open Subtitles في ذلك اليوم . وصلت شحنة جديدة من الألماس من أمستردام
    pırlanta! Bana pırlanta aldığına hâlâ inanamıyorum. Open Subtitles ألماس , مازلت لا أصدق أنه أعطاني الألماس
    Aynı zamanda elmaslarla ilgili bilginiz olduğunu ağzınızdan kaçırdınız. Open Subtitles و قد قمتِ بعرض معلومات عن الألماس و الذي وجدته أمراً كاشفاً
    Titanyum ya da karbon çeliğinden daha güçlü ve elmastan daha sert organik-metalik bir alaşıma. Open Subtitles أقوى من التيتانيوم أو ليف الكاربون. أصلب من الألماس
    Kanlı elmaslardan, kırılmaz eklemler yapmayı keşfedeceğim. Open Subtitles وسأكتشف كيفيّة صنع مفاصل لا تقهر من الألماس الأسود
    Diamonds ve ölü bir hükümdar arasındaki bağlantı nedir? Open Subtitles ما الرابط بين الألماس وملك ميت؟
    Şu kadındaki elmaslara bak. Open Subtitles انظري إلى الألماس الذي ترتديه تلك السيدة
    Lütfen, Pırlantalar ve Mercedes bende kalabilir mi? Open Subtitles اريد الألماس ارجوك هل يمكنني ان احتفض بالمرسيدس
    Biraz alın teriyle koca kömür parçalarını elmasa çeviririm. Open Subtitles أتعب بعض الشيء، وأقوم بتحويل قطعة كبيرة من الفحم إلى الكثير من الألماس
    Bir sanat eseriyle ilgilenir miyim diye sordu. Her tarafı kusursuz D sınıfı elmasla dolu bir şeyle. Open Subtitles حاول أن يأخذ درجة حرارتي بقطعة من الفن مغطاة بكميّة كبيرة من الألماس الذي لا تشوبه شائبة.
    elmasın az bulunması fiyatını yüksek tutar. Open Subtitles الحفاظ على ندرة الألماس يبقي الأسعار مرتفعة,
    Sahte bir Pırlantayı gördüğümde fark edemem mi sandın? Open Subtitles أتظنين أنني لن أعرف الألماس المزيف عندما أرى واحداً؟

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد