ويكيبيديا

    "الأوامر" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • emir
        
    • emirleri
        
    • emirlere
        
    • emirler
        
    • emri
        
    • emirlerini
        
    • emrini
        
    • emre
        
    • talimat
        
    • itaat
        
    • emirlerin
        
    • talimatları
        
    • komuta
        
    • emirdir
        
    • komutu
        
    Ben yeterince büyüdüm ve sizden emir almaya ihtiyacım yok. Open Subtitles لقد أصبحت بالغاً و لست ملزما أن أتلقى الأوامر منكِ
    Bize verilen emir Arras yakınlarında güneye doğru hücum etmekti... Open Subtitles الأوامر كانت شن هجوم نحو الجنوب لتخفيف الضغط على قواتنا
    Sen emirleri uygularsın. ve sen masum... bir sivili öldürmüş olamazsın. Open Subtitles بل أن تنفذ الأوامر ولأنك لم تفعل ربما ماتت مدنية بريئة
    emirler en üst seviyeden verildi, Yüzbaşı. O emirleri uygulamak bizim görevimiz. Open Subtitles الأوامر قد أطلقت من القيادات العليا كابتن وواجبنا أن ننفذها بدون مناقشة
    Muhafızlar emirlere uyacak ve adamınız kralı kurtarmadan önce onu öldüreceklerdir . Open Subtitles الحراس سيتبعون الأوامر و سيقتلون الملك قبل أن يصل إليه أى شخص
    Kendi sarayımda boynuzlanıp, İngiliz öğretmenden emirler mi alacağım? - Hayır, hayır. Open Subtitles ، هل أنا أضحوكة في قصري لكي أستلم الأوامر من المُعلّمة الإنجليزية؟
    Adamlarına söyle, mahkumları görünce ya da ben emir verince onları vursunlar. Open Subtitles وقم بإعطاء الأوامر لرجالك أن يطلقوا عليهم بمجرد رؤيتهم أو عند إشارتي
    Pekala, ben bundan sonra emir komuta zincirini takip etmeyeceğim. Open Subtitles حسناً .. بناءاً على ذلك .. أنت الآن تخالف الأوامر
    emir vermek istiyorsan kendine bir köpek al çünkü artık hiç umurumda değil! Open Subtitles يجب أن تحضري كلباً إذا أردت إصدار الأوامر لأنني لم أعد آبه لذك
    Bak, bu işe yaramaz tamam mı? Senden emir almıyorum. Open Subtitles أنظر لا تسير الأمور هكذا أنا لا أستلم الأوامر منك
    Bak, bu işe yaramaz tamam mı? Senden emir almıyorum. Open Subtitles أنظر لا تسير الأمور هكذا أنا لا أستلم الأوامر منك
    Bunun kim olduğunu öğrenene kadar senden ya da başka birinden emir almayacağım. Open Subtitles حتى أكتشف هذا أنا لا أتلقى الأوامر منك أو من أي أحد آخر
    Ya da cennete dönersin, Seraphim'e katılırsın,.. ... Sonsuza kadar emirleri yerine getirirsin. Open Subtitles أو يمكنك الرجوع إلى السماء لتصبح من حملة العرش وتقضي خلودك تتلقَّى الأوامر
    emirleri veren komutanı öldürmek gibi saçma bir karar aldı. Open Subtitles لقد جاء بفكرة مجنونة أن يقتل الرجل الذي أعطاه الأوامر.
    Buradakiler senin emirleri başka birinden aldığına inanıyorlarsa çok salaklar. Open Subtitles وقومك أغبياء لانهم آمنو انهم يأخذون الأوامر من شخص آخر
    Ama şimdi bütün emirleri yok sayacak bir şey yapmanız gerekecek. Open Subtitles لكن لدي شيء أحتاج للقيام به والذي يتعارض مع كافة الأوامر
    Kendilerini düşünme gibi bir fikirleri yoktu sanırım. Yalnızca emirlere uyarlardı. Open Subtitles الجندى اليابانى لديه فهم مجرد للأمر على أنه فقط يطيع الأوامر
    Ondan sonra tamamen beni yönlendirenden haberim olmadan tüm emirlere uyuyordum. Open Subtitles , ثم انا انفذ الأوامر لاشعوريا غير مدرك تماما لما يوصلني
    Bana verilen emirler değiştirilebilirse geriye dönmekten başka hiçbir şey istemem. Open Subtitles لا افضّل اكثر من ذلك يا سيدي لو ان الأوامر تغيرت
    Belirtmeye gerek duymuyorum, son alıştırma metotları, diğer ülkelere akın emri vermekti. Open Subtitles لاحاجة للقول, طريقتهم الماضية في التمرين هي باعطائهم الأوامر بغزو الدول الأخرى
    emirlerini gözden geçir çünkü kendimi ölüyormuş gibi hissetmiyorum. Open Subtitles ربما ينبغي أن تراجع الأوامر التي صدرت لك فأنا لا أشعر أني أحتضر
    Sadece sahibinin emrini yerine getiren kadın makinelere değil üretici olan kadınlara ihtiyacımız var. TED والنساء لتكن فاعلات لا ماكينات لتنفيذ الأوامر.
    Üç, emre itaatsizlik ve diğerlerini de itaatsizliğe teşvik. Open Subtitles ثالثا عصيان الأوامر وتَحريض الآخرين على فعل ذلك
    Buraya, suç ortağına talimat vermeye mi geldin? Open Subtitles نزلت هنا لإعطاء هذه الأوامر إلى متواطئك؟
    İstediği kişiye istediğini yaptırmasını sağlayan, kayıtsız itaat sağlayan bir yetenek. Open Subtitles القدرة على إعطاء الأوامر لأي شخص القوة التي تفرض الطاعة المطلقة
    Mr. Patrick verdiği emirlerin hiçbir zaman benim yumruğumdan güçlü olamayacağının farkına varmamıştı. Open Subtitles ولكن السيد باتريك لم يعلم بأنني لا أحب أن أخذ الأوامر من مدرائي
    Genler, protein yapımı için gerekli talimatları gönderirler. TED والجينات ترسل الأوامر بإنتاج البروتينات.
    Beyler, talimatlarınızın bizim için kanun olduğunu biliyorsunuz, ve her dileğiniz, uymaktan mutluluk duyacağımız bir emirdir. Open Subtitles السادة أعرف أن الأوامر الخاصة بهم هي القوانين بالنسبة لنا. على كل رغبة هو أمر الذي نفرح في الوفاء.
    Tek yapman gereken bu kabloyu ana hatta takmak otomatik olarak ayarlayıp komutu yükleyecek. Open Subtitles كل ما تحتاجة أن توصل هذا الكيبل للوحة التحكم الرئيسية انها ستبضط تلقائيا وتحمل الأوامر

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد