ويكيبيديا

    "التل" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • tepenin
        
    • tepeye
        
    • tepeden
        
    • tepe
        
    • Tepedeki
        
    • tepede
        
    • tepeyi
        
    • Yokuş
        
    • Hill
        
    • Tepesi
        
    • yokuştan
        
    • yokuşu
        
    • Bayır
        
    • yamaca
        
    • yamaçta
        
    - Bir at sürüsünü güneye götürüyoruz tepenin hemen ardında. Open Subtitles نحن نقود قطيع من الخيول إلى الجنوب بضبط فوق التل
    İşte, tepenin üstünde tüm hiddetiyle benekli bir leopar gördüm. Open Subtitles وعند أعلى التل,رأيت نمرا مرقطا غاضب و مكشر عن أنيابه
    tepeye çıkmak çok zormuş. Bu da ne demek acaba? Open Subtitles السعود الى أعلى هذا التل يصبح أصعب, ماذا يعني هذا؟
    Üzerinde çalıştığımız teori, dövüldüğü ve sonrada bu elemanla birlikte tepeden aşağı çakıldığı. Open Subtitles النظريه المعتقده أنها تم ضربها ثم القائها من على التل بواسطه هذا الشخص
    Bu sadece herkes için eşit erişimi temin etmekle kalmaz, 21. yüzyılın İtalyan tepe kentini inşa etmemizi sağlar. TED لا يمنح اختراع كهذا قدرة وصول متساوية فحسب، بل قد يمكننا من بناء مدينة التل الايطالية للقرن الواحد والعشرين.
    Arkadaşlarım ve ailem benimle konuşmak için Tepedeki yerlerinde hazırdılar. TED كان أصدقائي وعائلتي متأهبون في أماكنهم ليشجعوني على صعود ذلك التل.
    tepede oturduğunu unutma ve bir de büyük annesi var. Open Subtitles لولا أنها تعيش على التل و معها جدتها أيضا ً
    Almanlar şaşırmıştı, birlik tepeyi ele geçirdi ve Gothic Line savunmasını kırdı. TED تفاجأ الألمان، وسيطروا علي التل و كسروا الخط القوطي.
    tepenin üzerinde Almanlar vardı, işte böyle ve arada da bir nehir. Open Subtitles كان هناك الالمان علي قمة التل هكذا وكان النهر يمر من هنا
    tepenin yamacında hiç garip bir olay yaşandığını gördünüz mü? Open Subtitles هل رأيت أى أنشطة غير عادية على جانب التل ؟
    Bir sonraki tepenin ardında ne olduğunu bile ancak görüyorsun. Open Subtitles ليس بعد أنتِ بالكاد تعرفين ما هو فوق التل المقبلة
    Ortağım gündüz vakti oğlunuzla aşağı yukarı aynı boyutlarda bir mankeni aynı tepeye çıkarmaya çalıştı, bayağı da bir zorlandı. Open Subtitles شريكى قد حمل دمية بنفس حجم إبنك على نفس التل وفى وضح النهار ، لقد عانى من وقت عصيب هُناك
    O tepeye yürüdü, ben de gitmek zorundaydım, tepeyi aştı, ve kesicilere iş üstündeyken müdahale etti. TED ولكنه ذهب، فاضطررت للصعود، ونجح هو في الوصول الى التل وقاطع عمل قاطعي الأشجار.
    Çocukken her sabah binlerce erkeğin o tepeden aşağıya tersanede çalışmaya indiğini görürdüm. TED كطفل وفي صبيحة كل يوم، كنت أشاهد الآلاف من الرجال ينزلون من ذلك التل للعمل في حوض بناء السفن.
    tepeden dökülen şu nehri, şu dereyi göstemek için hoş bir yol. TED وهي طريقة لطيفة لاظهار شكل النهر ، هذا التيار ، يصب نوعا ما أسفل التل.
    İzci gurubumuz kampa gittiği yazı hatırlıyorum ve sonra tepe insanları tarafından kaçırılmıştık. Open Subtitles أتذكر ذات صيف، كنت في مخيّم الكشافة وتم اختطافنا من طرف أهالي التل
    Sessiz tepe'de doğdum ve büyüdüm. Geri dönmeni sağlamak üzere seçildim. Open Subtitles وُلدت ونشأت في التل الصامت، وتم اختياري للمجيء لهذا العالم وإعادتكِ.
    Hayatım boyunca o Tepedeki insanlarla kalacağım sanmıştım ta ki şu dağ adamı gelip kendi tamirhanesinde düzeltene kadar. Open Subtitles اعتقدت انه سينتهي بي المطاف أعيش هناك رفقة قوم التل إلى أن قام هذا الرجل الذي يشبه الدبدوب بإدخالي إلى المرآب المحلي
    Tepedeki Ev, 90 yıldır ayakta ve 90 yıl daha ayakta kalabilir. Open Subtitles بيت التل بقي لمدة 90 سنة وقد يبقي 90 سنة أكثر
    tepede oturduğunu unutma ve bir de büyük annesi var. Open Subtitles لولا أنها تعيش على التل و معها جدتها أيضا ً
    Yokuş yukarı savaşmak Danimarkalılar için zor olur ama kendilerine güvenirler. Open Subtitles سيكون من الصعب على الدنماركيين المحاربة أعلى التل لكنهم سيتحلون بالثقة
    "eski Boot Hill Mezarlığı'nın yanındaki terk edilmiş Delgado Madeni'ne gömdüm. Open Subtitles مجاور للمقابر القديمة أعلى التل... كما هو مبين في الخريطة المرفقة.
    Sen hem Ant Tepesi hem de o yıldız için doğru kişisin. Open Subtitles أنت الرجل المناسب للإستيلاء على التل و الآن بالنسبة للترقية
    Beni o yokuştan çıkardınız ve çikolata vereceğinizi söylediniz. Open Subtitles جعلتني أصعد هذا التل الكبير وقلت بأنك ستعطيني التوينكي
    Tamam, yokuşu çık. Harika, teşekkürler. Open Subtitles حسناً، مباشرة لأعلى التل عظيم، شكراً لك
    Şehrin içinden Kolezyum'un yanından geçip dönerek Bayır çıkıp Livia Revağı'na varıyorlar. TED إنها تعبر المدينة، وتجتاز المدرج، ولكن بعد ذلك يتوقفن لتسلق أعلى التل وصولاً إلى بورتكس ليفيا.
    Çantayı bulacağımızı bilerek, onu o yamaca sen koydun. Open Subtitles وضعت الكيس على التل على أمل أن نعثر نحن عليه
    Çocuklar bu yamaçta her zaman oynarlar. Open Subtitles الأطفال يلعبون على سفح التل هذا طوال الوقت

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد