ويكيبيديا

    "الرصيف" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • kaldırıma
        
    • kaldırımda
        
    • kaldırım
        
    • iskele
        
    • iskeleye
        
    • kaldırımın
        
    • iskelede
        
    • kaldırımdan
        
    • rıhtımda
        
    • iskelenin
        
    • Pier
        
    • rıhtıma
        
    • kaldırımı
        
    • platformun
        
    • platformda
        
    Süper kahraman kostümünüze girmek ve onun yüksekliğine uçmak için harcayacağınız her saniyede, başı kaldırıma o kadar daha yaklaşır! TED كل ثانية تضيعها بالتغيير الى زي البطل الخارق الذي لك و الطيران الى ارتفاعها رأسها اصبح قريبا جدا من الرصيف
    Ve o yapmıyordu. O tebeşir ile kaldırımda karalama yapıyordu. TED و لم يكن يفعل ذلك. كان يخربش بطبشور على الرصيف
    Bunların o kadar geniş bir dönüş açıları var ki yerleşebilmeleri için aşırı düzeyde kaldırım ve asfalt kullanmamız gerekiyor. TED تمتلك تلك الشاحنات نصف قطر لانعطافها واسع لدرجة، اننا نضطر الى نشر كميات ضخمة من الرصيف و الاسفلت، لتناسب معها.
    Hayır, bir kat çıkıp dışarı çıkmadan iskele tarafına geçebiliriz. Open Subtitles وبعدها نعود ثلاثة أرصفة لا نحتاج الى صعود طابق واحد ثم الدخول في الرصيف بعدها يمكننا العبور
    2 nolu iskeleye bir tekne ve bir mavna yanaşıyor. Open Subtitles هناك قارب صيد و زورق 2 قادمان إلى الرصيف رقم
    Onu, kaldırımın kenarına doğru gitmesi için öbür taraftan püskürtmelisin. Open Subtitles مهلاً، عليك أن ترشّها من الجهة الأخرى لتجرفها نحو الرصيف.
    Yeni iskelede bir çadır. Vakulinchuk son kez demir atıyor. Open Subtitles الخيمة على الرصيف الجديد . المرسى الأخير لفاكولينشوك
    Meme denizinde akıntıya kapılmış sürükleniyorum, ve taşaklarım kaldırıma sürtünüyor. Open Subtitles انا بلا مرسى في بحر الاجساد وخصيتاي تكشط في الرصيف
    - Düş yakamdan! kaldırıma boylu boyuna kustuğunda seni terslememiştim. Open Subtitles دعيني وشأني أنا لم أوبخك عندما تقيأتِ على كامل الرصيف
    kaldırıma çıktığınızda ve şehri kamyonun arkasından gördüğünüzde, çöpün kendi başına doğanın bir gücü olduğunu anlıyorsunuz. TED فعندما تخطو حافة الرصيف وتشاهد المدينة من وراء الشاحنة، تفهم أنّ القمامة هي في حد ذاتها كقوة من قوى الطبيعة.
    - Sorun değil Marty. Bir dakika sonra Frasier kaldırımda yatıyor olurdu. Open Subtitles لقد جئت في الوقت المناسب فريزر كان على وشك ان ياكل الرصيف
    Adamın teki kaldırımda örtünün üzerine bunlardan bir sürü sermiş . Open Subtitles كان هناك رجلٌ يبيع على الرصيف ولديه عرض على هذه الساعات
    Bizi bu kaldırımda yanlız bıraktı, O artık bizden değil. Open Subtitles نحن من نقف خارجاً على هذا الرصيف و ليس هو
    kaldırım kenarı olması çok iyidir, eminim. Ev şu an dolu mu acaba? Open Subtitles نعم، متأكّد أنّ واجهة الرصيف رائعة، ولكن أريد أن أعرف، هل المنزل مسكون؟
    Ağaçları, kaldırım taşlarını, elektrik direklerini... Kafayı yemek üzereyim. Open Subtitles أعد الأشجار , والشقوق في الرصيف وأعمدة الإنارة , إنني أجن
    İskele, adaya girmek veya çıkmak için tek yoldur. Open Subtitles الرصيف هو الطريق الوحيد للدخول أو الخروج من الجزيرة
    Bu iskeleye temiz dediniz. Ne olup bitiyor burada? Open Subtitles لقد اخبرتنى بأن ذلك الرصيف خالى , بحق الجحيم ماذا يجرى هناك ؟
    Bu Lower East Side'de çektiğim, bir kaldırımın üzerindeki çılgınca karalanmış trafonun resmi. TED فهذه هي الصورة التي التقطتها في الناحية الشرقية من المدينة لصندوق محول على الرصيف وقد حظيت بإعجاب كبير.
    Eğlenmeyi garanti ediyorum. - Bunlar iskelede çektirdiğimiz resimler. Open Subtitles أنا أضمن لكى المرح مهلا ، تلك هي من الرصيف
    Asla trafiğe yakalanmıyorlar, gerekirsse kaldırımdan dahi gidebiliyorlar. TED دراجة الإسعاف لا تتعثر في حركة المرور و يمكنها أن تصعد على الرصيف
    Jeffrey, bak, adı var sanı yok 91 milyon Dolarlık uyuşturucu için o rıhtımda 27 insanın neden öldüğünü bilmek istiyorum. Open Subtitles اريد ان اعرف لماذا مات 27 شخص علي ذلك الرصيف هل بسبب مخدرات قيمتها تساوي 91 مليون دولار لم تكن موجوده
    Sahil Güvenlik 40. iskelenin orada Hudson'da bir şeyin suda olduğunu görmüşler. Open Subtitles خفر السواحل رصدوا للتو شيء مغموراً بالمياه في هدسون مقابل الرصيف 40
    Navy Pier'in oradaki yeni açılan fransız lokantasında yer ayırttım. Open Subtitles عندي حجز في ذلك المطعم الفرنسي الجديد عند الرصيف البحري
    Paine'ni öldürerek cesedini arabaya koymuş... rıhtıma gitmiş ve saat 3 gibi gözcüyü bayıltmış olamaz. Open Subtitles ان يحمل الجثة الى الخارج ويضعها فى السيارة, ويذهب الى الرصيف ويضرب الحارس الليلى فى الساعة الثالثة كل هذا فى 20 دقيقة
    Bütün teşkilat evin dışında dikiliyor, kollarını kenetlemiş kaldırımı koruyorlar. Open Subtitles قوات الشرطة بالكامل متراصة أمام البيت يحرسون الرصيف بأذرعتهم المتشابكة
    Bak ne diyeceğim, platformun sonuna kadar yavaşça benim önümden yürü. Open Subtitles حسناً، تمشي ببطئ عند نهاية الرصيف مباشرةً أمامي
    Ateş etmeyin, tekrarlıyorum ateş etmeyin. platformda siviller var. Open Subtitles اوقفوا النيران، اكرر اوقفوا النيران هناك مدنين فى الرصيف

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد