Kalsitli ıslak kumun içinde, muhteşem kafataslarıyla, az miktarda dağ keçisi var. | Open Subtitles | و لدينا بعض الوعول لدينا جمجمة رائعة على الرمل الرطب مغطاة بالكالسيت |
Ben onun ıslak ve çıplak, vücudunu küvetten koltuğa kadar sürükledim. | Open Subtitles | اضطررت الى سحب جسمه الرطب العاري من المغطس و سحبه للأريكة |
Köpeğiniz taze havanın ilk ipuçlarını yakalayınca, burnunun ıslak, süngerimsi dış yüzeyi rüzgârın taşıdığı herhangi bir kokuyu yakalamasına yardımcı olur. | TED | حيث يلتقط كلبك أولى نسمات الهواء النقي، الجزء الإسفنجي الرطب خارج أنفه يساعد على التقاط أي روائح محملة بالهواء. |
Bu, beni dünyayı çevreyelen nemli ve ılık dönence kuşaklarına götürdü. | TED | وأخذني ذلك لهذا الحزام الاستوائي الرطب والدافيء الذي يحيط بالأرض |
Bu yoğun orman nemli havayı yoğunlaştırır ve nemini korur. | TED | هذه الغابات الكثيفة تكثف الهواء الرطب وتحتفظ بالرطوبة. |
Bu ilaç bu rutubetli ortamda hasta olmamanızı sağlayacak. | Open Subtitles | هذا الدواء يضمن انّك لن تصبح مريضا في هذا المخبأ الرطب |
Sanırım o inmeden ben arabadan indim ve ıslak çimenlerin üstünden büyük sisli meşeliğe doğru yürüdük sanki sanki orada birisi yardım istiyordu. | Open Subtitles | أظن أننى خرجت من السيارة قبل أن يخرج منها لقد سار فوق العشب الرطب و توجه نحو شجر السنديان الضبابى الكبير كما لو كان أحد |
Bana dedi ki: olabilecek en kötü şey... erkeğin, dudaklarını ıslak yulaf kasesine sürüyormuş gibi hissetmesidir. | Open Subtitles | .. أخبرني أن أسوء مايمكن أن يحدث هو أن يشعر الفتى أنه وضع شفتاه في طبق من الشوفان الرطب |
Beynin kana ihtiyacı yok, ıslak tut yeter. | Open Subtitles | الدماغ لا يحتاج الدم، تبقي فقط فلدي الدماغ الرطب. |
"Sonu kötü mü sanıyorsun? Şu ıslak, iğrenç, çiğnenmiş yere bir bak. | Open Subtitles | تعتقد أن ذلك سيئاً، انظر إلى هذا العقب الرطب المقرف |
İyi ya işte, demek dışarıda Marcie gibi kızgın, ıslak bir piliç var demek bu. | Open Subtitles | حسنا، وهذا يعني في مكان ما هناك، هناك دجاجة الرطب جنون كما مارسي. |
Tüberküloz hastalarının, nefesleri ıslak yapraklar gibi kokar. | Open Subtitles | ضحايا السل ينفثون رائحة نفس مثل الورق الرطب |
Herhangi birinde bir küf gördüğünde, dikkatlice onu temizler ve ıslak yuvasına geri koyar. | Open Subtitles | إذا وجد عليها اية فطور ينظفها بحذر .ثم يعيدها إلى السرير الرطب |
Nasılsın? Metrelerce yüksekten, ıslak kumlardaki kuru boka düşmüş gibiyim. | Open Subtitles | كمن سقط من مترين ونصف ووقع على شظايا الخشب والرمل الرطب وسرطان بحري ميت |
Dün, sonunda kanlı giysilerini değiştirdin. Fakat artık ıslak saçlarınla aklımda kalacaksın, neden? | Open Subtitles | أمس غيرتي أخيراً ملابسكِ الملئ بدمى لكن ابتداء من اليوم اعتقد بأنكِ ستتبعيني بشعرك الرطب |
Chloe ve Papi, birbirinizi, iyi günde ve kötü günde ıslak burunda ve kuru burunda, ölene kadar seveceğinize ve onurlandıracağınıza yemin ediyor musunuz? | Open Subtitles | كلوي وبابي ، هل تأخذان بعضكما البعض للحب والشرف في السراء والضراء ، في الأنف الرطب والأنف الجافة ، طالما كنتما على قيد الحياة؟ |
Bir New Orleans yazı yoğun ve nemli bir durgunlukta boğuluyor. | Open Subtitles | الصيف في نيو أورلينز يغرق في السكون الرطب السميك |
Bir New Orleans yazı yoğun ve nemli bir durgunlukta boğuluyor. | Open Subtitles | الصيففينيوأورلينز يغرق في السكون الرطب السميك |
Doğu duvarından gelen nemli nehir havası beni böyle yapıyor, biliyorsunuz... açık. | Open Subtitles | و الهواء الرطب من النهر بجوار الحائط الشرقي يساعدني في البقاء... نقي |
Doğu duvarından gelen nemli nehir havası beni böyle yapıyor, biliyorsunuz... açık. | Open Subtitles | و الهواء الرطب من النهر بجوار الحائط الشرقي يساعدني في البقاء... نقي |
Bu ilaç bu rutubetli sığınakta kesinlikle hasta olmamanızı sağlayacak. | Open Subtitles | هذا الدواء يضمن انّك لن تصبح مريضا في هذا المخبأ الرطب |
Ve yarım kap da kuru mama. Ve birazda kuru mama üstüne serpiştirilmiş yaş mama. | Open Subtitles | وهو يحب العصير من الجزء الرطب إلى الجزء الجاف |
İğrenç. Sırılsıklam oldum. | Open Subtitles | أنا محمصة مثل رغيف اللحم تحت هذا الصوف الرطب |