ويكيبيديا

    "السريع" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • hızlı
        
    • Çabuk
        
    • ana
        
    • ekspres
        
    • hız
        
    • otoban
        
    • hızla
        
    • çevre
        
    • sürat
        
    • otobanda
        
    • Ekspresi
        
    • Otoyol
        
    • otoyola
        
    • kısa
        
    • çabucak
        
    Seks. Etraf bir sürü hızlı seksle dolu değil mi? TED الجنس . هنالك الكثير من الجنس السريع ، اليس كذلك؟
    Kaçmamız gerekirse Arthur ve Lorna hızlı arabaları buraya park etmiş olacaklar. Open Subtitles أرثر و لورنا يقفون بعرباتهم السريعة هنا فى حالة الاحتياج للهروب السريع
    Bu banliyö trenine daha fazla dayanamayacağım. hızlı trene binelim. Open Subtitles لم أعد أتحمل هذا القطار البطئ تعال, دعنا نأخذ السريع
    Santa Rosa üzerinden gidersem otoyola daha Çabuk çıkabilirim değil mi? Open Subtitles اذا عبرت طريق سانتا روس فسينتهي بي الي الطريق السريع
    Bu hızlı ve şaşırtmacalı oyun, kıvrak bir zeka... ve hızlı refleksler gerektirir. Open Subtitles خطوات سريعة ومبهرة, أنها لعبة تتطلب التفكير السريع أسرع حتى من أنعكاس الضوء
    Valerie, elimde olmadan hızlı arama listende olduğumu fark ettim. Open Subtitles فاليري، لم أنفك ألاحظ بأني مدرج بقائمة الاتصال السريع لديك.
    ..hızlı büyümenin gezegenin varlığını sürdürmesinde olumsuz etkili olduğunun farkıdasın. Open Subtitles بإعتبار حجم التزايد السريع لسكان كوكبكم و صلاحية الكوكب للحياة
    En güçlü savunmanın hızlı ve nihai bir saldırı olduğu kısmen tartışılabilir. Open Subtitles وحتى الان البعض يمكنه ان يجادل ان اقوي دفاع هو السريع و
    Özür dilerim, bir gece Downway'de kalacağım. En hızlı şekilde otobana nasıl varırım? Open Subtitles عذراً , إننى غريب عن المكان ما هو أفضل طريق للطريق السريع ؟
    Yetkililerin bay hızlı için bu yeri kordona aldığını öğrendiğimde, Open Subtitles عندما سمعت السلطات تغلق , هذا الطريق السريع لحيلة سريعة
    hızlı aramada gelip beni alacak bir erkek arkadaşım var, yani git. Open Subtitles لدي حبيب على الطلب السريع يمكنه أن يأتي ويأخذني ، لذا إذهبي
    Çok hızlı gidiyor, 10 dakika sonra üst geçide ulaşacak. Open Subtitles إنه يسير بسرعة عالية سيصل للطريق السريع خلال 10 دقائق
    O zaman bu hızlı bütçe talebi de hiç sorun olmamalı. Open Subtitles . ولذلك فالطلب السريع لهذه الأموال , لا يشكل أى مشكلة
    Fayette Hapishanesi'ne göre bu, çok daha Çabuk bir ölüm. Open Subtitles يفضل الموت السريع عن الموت البطئ فى سجن فاييت هناك حيث يدفع بالشياطين التعساء
    Tony. Jack ona, bir araba aldığını ve onu ana yolda... Open Subtitles توني ، أخبره جاك أنه أخذ سيارة وقادها على الطريق السريع
    Tekneye bin, Tanca'ya git ve Amerikan ekspres'e bir mesaj bırak. Open Subtitles إستقلى القارب وإذهبى لتانجيرز و إتركى لى رسالة على البريد السريع
    Ve bizim üçüncü yüksek hız deneme geliştirmemizde. New York' un şiddetli sabah soğunda, İlk kez yapmak istedik. TED وفي اختبارنا الثالث للانتشار السريع في صباح قارس البرد في ضواحي نيويورك، أمكننا القيام بذلك للمرة الأولى.
    Oh, şu otoban olayından kurtulmak için iyi bir sebep buldum. Open Subtitles أوه, لقد عرفت طريقة جيدة لأتهرب من موضوع الطريق السريع هذا
    Bu süre boyunca 100 km hızla otobanda ilerliyor. TED كل هذا الوقت كان يقود بسرعة 65 ميل في الساعة على الطريق السريع.
    Önce çevre yoluna çıkıp otostop yapıyor sonra da sokak boyunca yürüyor. Open Subtitles تتطفل علي سيارات الطريق حتي تصل إلي الطريق السريع ثم تمشي شارعاً.
    Önemli değil. Benimle limandaki sürat teknesinde buluşun Tamam mı? Open Subtitles حسنًا، فقط قابلاني على القارب السريع في حوض السفن، مفهوم؟
    Ya da otobanda giderken eksoz gazından boğulacakmışsınız gibi geliyor. Open Subtitles أو إذا كنت في الطريق السريع تشعر أن الغازات ستخنقك
    Sharon Falconer Ekspresi'nde, doğrudan en tepeye! Open Subtitles مباشرة إلى القمة على قطار شارون فالكونر السريع
    Diğerleri hep yeni Otoyol üzerinde. Çoğu da sezon açılana kadar kapalıdır. Open Subtitles إن الآخرين على الطريق السريع الجديد و معظمهم مغلقون حتى يبدأ الموسم
    Yaklaşık 180 metre ileride geyik izleri var. Seni otoyola çıkartır. Open Subtitles بعد 200 ياردة ستعثرين على أثر أيل اتبعيه الى الطريق السريع
    Şimdiyse sen ve KızıI Sonja geldiniz, kısa yoldan altın elde etmeyi istiyorsunuz. Open Subtitles الان انت هنا مع سونيا الحمراء تبحثون عن الطريق السريع للحصول على ذهب
    Nüfusun yaklaşık üçte birinin arabada veya bir tekne, tren, uçakta giderken bir kitaba bakmak çabucak midelerinin bulanmasına sebep oluyor. TED بالنسبة لثلث الناس، النظر إلى كتاب في سيارة متحركة أو في قارب أو قطار أو طائرة يعني الإحساس السريع بألم في المعدة.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد