ويكيبيديا

    "السلطة" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • güç
        
    • salata
        
    • gücü
        
    • otorite
        
    • gücün
        
    • yetki
        
    • güce
        
    • güçlü
        
    • salatayı
        
    • yetkisi
        
    • iktidar
        
    • yetkim
        
    • yetkiye
        
    • otoriteye
        
    • yetkili
        
    ve bu ikisi, ilk ikisi güç dengelerinin değişmesiyle alakalı TED وأولها، أو الأولى والثانية منها، هي حول التحول في السلطة.
    İş yerindeki cinsiyet dengesizliği ve güç dengeleriyle nasıl baş ederiz? TED كيف نتعامل مع الاختلالات بين الجنسين وديناميكيات السلطة في مكان العمل؟
    Bu iyiydi. salata ve kanat da söyledim. Derbi maçı için. Open Subtitles أنا أحصل على السلطة وأجنحة الدجاج من أجل اللعبة الكبيرة حسناً
    Parşömeni korumak istemiyorum, Onu okumak istiyorum, gücü ele geçirmek. Open Subtitles أنا لا أريد انتقل إلى حماية. أريد قراءته. تأخذ السلطة.
    Her zaman, bugünkü gibi güçlü, kaslı, otorite sahibi biri değildim. Open Subtitles لم اكن دائما الذكر القوي ذو السلطة الذي انا عليه اليوم.
    Şimdi, Kurucular sadece gücün toplanması ve uygulaması hakkında endişelenmemişlerdi. TED الآن، لم يكن واضعو الإطار معنيون فحسب بتركيز وممارسة السلطة.
    Tek hikayeden söz ederken, güç hakkında konuşmamak mümkün değildir. TED من المستحيل الحديث عن النظرة الآحادية بدون الحديث عن السلطة.
    Cronus ve Apophis'in ölümleri diğer Düzen Efendileri'nin sömürebileceği bir güç boşluğu oluşturdu. Open Subtitles موت أبوفيس كرونوس خلق فراغ في السلطة حكام النظام الآخرون يحاولون استغلال الموقف
    Kızların bugün eve getirdikleri masum, güç simsarı tarafından bulaştırılmıştı. Open Subtitles الأبرياء الفتيات الى الوطن كانت مصابة من قبل وسيط السلطة.
    güç elde etmek için bunu bir kampanyaya dönüştüreceğinizi biliyordum. Open Subtitles كنت أعلم انك ستحاول تحويل هذا الى حملة لتتولى السلطة
    Fakat bu güç beklenmedik bir düşman tarafından tehdit edilecektir. Open Subtitles ولكن هذه السلطة ستهدد قريبا عن طريق عدو غير متوقع
    Ben gidip bir salata alacağım. Joel'e göz kulak olabilir misin? Open Subtitles اسمعى,انا سوف اذهب لاحضر وعاء السلطة هل تستطيعى ان تقلبى الشوربة
    salata satın alabiliriz ama biz bunu yapmamayı tercih ediyoruz. Open Subtitles يمكننا الذهاب لماكدونالدز وتناول السلطة فقط لكننا لا نفعل ذلك
    Diğer insanları düşünmeye başlamazsan kafana bütün salata setiyle vuracağım. Open Subtitles سأضربك بأدوات إعداد السلطة كلها إن لم تبدأ بالتفكير بالآخرين
    Bunlarla, sonsuzluğa hakim olacak gücü tek başına elinde tutuyordu. Open Subtitles مع هذه، وقال انه وحده عقد السلطة لقيادة كل الأبد.
    Şu ana kadar, hiç bir hükümetin bu rüyaları gerçekleştirecek gücü olmadı. Open Subtitles لأنه إلى الآن، أي حكومة تملك السلطة تستطيع جعل هذه الأحلام حقيقة
    otorite gelir, duvarı beyaza boyar, tankı, takım elbiseyi geride bırakır ve canavarın yüzünü kapamak için bir kova siyah boya atar. TED فتأتي السلطة ويبيضون الجدار تاركين الدبابة، واللباس العسكري, ويرمون بدله صباغة سوداء فقط لتغطية وجه الوحش.
    gücün istismar edildiği, ayrıcalıklar ve ruhban sınıfının ülkenizdeki aç gözlülüklerini anlatan kitaplar. Open Subtitles كتب عن تفاصيل إساءة استخدام السلطة والامتيازات وجشع رجال الدين في مملكة جلالتك
    Dikkat dikkat, kaçaklar. Şu an Amerika yetki alanından çıkıyorsunuz. Open Subtitles انتباه أيها الهاربون، أنتم ستخرجون خارج حدود السلطة القضائية الأمريكية
    Beni öldürmenin güce kavuşmanı engelleyen son sesi susturacağını sanıyorsun. Open Subtitles هل تعتقد أن قتلى سيسكت صوت الماضي ويرفعك إلى السلطة.
    güçlü bir adam, istediği her şeyi, istediği zaman elde etmeye alışmış. Open Subtitles الرجل ذو السلطة اعتاد على ان ينال مايريده فى الوقت الذى يريده
    Önce salatayı, sonra ana yemeği yiyeceğiz. TED سنتناول السلطة أولاً، ثم الطبق الرئيسي لدينا.
    Başkanın özel bölgeler üzerinde bu yetkisi var. Af gerçek. Open Subtitles ،هو لديه السلطة الكامله على الأرض فالعفو حقيقي، أنه القانون
    Bratva'da iktidar geçişi daha acısız bir yöntemle yapılsa keşke. Open Subtitles ليت كانت هنالك وسيلة أقل إيلامًا لنقل السلطة في البراتفا.
    Giriş listesinde isminiz olmadığı sürece sizi içeriye alma yetkim yok. Open Subtitles إسمع، ليس لدي السلطة لأدعكم تدخلون مالم تكونوا على تلك القائمة
    Park ve Rekreasyon Birimi'nin bana verdiği yetkiye dayanarak sizi karı-koca ilan ediyorum. Open Subtitles من قبل السلطة المخولة لي من إدارة الحدائق والترفيه أعلنكما الآن زوجاً وزوجة
    Sizden üstün olan kişilerden böyle bir malın çalınması otoriteye saygısızlık etmektir. Open Subtitles وسرقة مثل هذه الممتلكات من الناس الأعلى منك يظهر عدم احترام السلطة
    Yani, yetkili biri bana, ne için orada olduğumuzu anlatana kadar, ben... Open Subtitles حتى ان شخص في السلطة اخبرني لماذا هذا هكذا لماذا نحن هناك

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد