geri kalan kirasını ödeyebilene kadar bunun bende kalabileceğini söyledi. | Open Subtitles | لقد طلب مني الإحتفاظ به حتى يمكنه العوده لتسديد الإيجار |
Matematikçilere geri dönmeyi düşünüyorum... çalışmak için okuldan sonra orada olmalıyım. | Open Subtitles | كنت أفكر في العوده إلى الرياضيون وعلي البقى بعد المدرسه لأتدرب |
Bugler! tekrar nalbant mı olmak istiyorsun? Atını sustur. | Open Subtitles | ايها البروجى هل تريد العوده لتنظيف الحوافر ؟ |
eve gitmek yerine, onun da söylemiş olduğu gibi, bekledi ve geri döndü, ve gizemli telefonu bahane etti. | Open Subtitles | قبل العوده للبيت ذهبت إلي مكان كما قالت .. إنتظرت و عادت و إدعت أن غامضون إتصلوا كعذر للمجيء. |
Hatırladıkları son şey, eve dönmeye çalıştıkları. | Open Subtitles | انه آخر شىء يتذكروه محاولين العوده لوطنهم |
Dört peni kazandıktan sonra... nedimelerinizle birlikte geri gelebilirsiniz ekselansları. | Open Subtitles | عندما يكون معكن أربعة بنسات يمكنكن العوده مع وصيفاتكن إخرس |
geri dönebilseydin, olanları değiştirme imkanın olsaydı hiç tereddüt etmezdin değil mi? | Open Subtitles | لو استطعت العوده لو استطعت تغيير الأمر لم تكن لتتردد,أليس كذلك ؟ |
Yani bütün bu karışık koreografiyi sadece Carmen'i geri kazanabilmek için mi öğrendin? | Open Subtitles | تعنين انكم كلكم تعلمتو كل هالرقصه المعقده فقط للمحاول الفوز بكارمن على العوده |
geri dönebileceğimi kendiniz söylemiştiniz ve dönmeyeceğimi söyleyen de bendim. | Open Subtitles | قلتم أن بوسعي العوده و أنا أقول أني لن أعود |
Pekala, artık ceketiniz yatağın üstünde güvende olduğuna göre tekrar salona gelebiliriz. | Open Subtitles | حسنا الان ومعطفك فى امان فى الغرفه يمكننا العوده لغرفه المعيشه |
- tekrar kovulmak mı istiyorsun? | Open Subtitles | هل تريد العوده ؟ أهذا ؟ أتريد أن أطردك كلا , لا أريد |
Herkesin evine gitmek istediğinden eminim. O yüzden kısa keseceğim. | Open Subtitles | أنا واثق أن الجميع يريدون العوده للمنازل, لذا سوف أسرع. |
Durun, hayır, lütfen. Ben sadece Kensington'daki evime dönmeye çalışıyorum. | Open Subtitles | لا, لا لا,ارجوك اريد فقط العوده للمنزل فى كنزنجتون |
Sicilya'ya geri dönmeliyim ama yolu bilmiyorum. | Open Subtitles | علي العوده إلى سيسيليا، لكنني لا اعرف الطريق |
- geri dönme riskine değmez, en vahşi hayallerimizden daha fazla zenginlik oradayken. | Open Subtitles | العوده لا تستحق تلك المخاطره لا يستطيع احد الوصول الينا هناك خلف احلامنا البريه |
- Araba yıkamaya dönmem bir daha. | Open Subtitles | لا أستطيع العوده إلى العمل في غسيل السيارات ، مستحيل |
Sanırım CTU'ya dönmelisin. - Yapamam. | Open Subtitles | لا ، انه انا اعتقد انه يجب عليك العوده الى هنا |
eve gidemem o adamın neden beni öldürmeye çalıştığını öğrenene kadar. | Open Subtitles | لا أستطيع العوده للمنزل حتى أعرف لماذا حاول ذلك الرجل قتلى |
Sen de araba yıkamaya gidip daha fazla zincir alabilirsin. | Open Subtitles | رائع, اذا يمكنك العوده لغسيل السياره وشراء المزيد من العقود |
Bir taneye daha ihtiyacım var yoksa saklı şehre geri dönemem. | Open Subtitles | اريد صوره اخرى والا لا استطي العوده للمينه المحرمه |
Çok hoşlandığım biriyle oraya tekrar gitmeyi çok isterim. | Open Subtitles | كنت اريد دائماً العوده مع شخص كنت معجب به بحق |
Düzen Efendileri ile iletişim kuracağım. Artık gezegenine geri dönebilirsin. | Open Subtitles | سأتصل بحكام النظام يمكنك العوده الى كوكبك الآن |
Acısının üstesinden gelmek ve kendi isteğiyle tekrar iyileşmek için. | Open Subtitles | ليتخطا معاناته ، ويصمم على العوده الى صحته |