Moleküler biyoloji hakkında biraz bir şeyler biliyorsunuz. Peki şu an neye bakıyorsunuz ? | Open Subtitles | أنتى تعلمين القليل عن علم الأحياء الجزيئى هل تعرفين ما الذى تنظرين إليه ؟ |
Rock hakkında biraz birşeyler biliyorum ama, yanlızca seni acıktıracak. | Open Subtitles | أنا أعرف القليل عن الروك ألا تريد أن تجني المال ؟ |
İblislerin doğası hakkında az şey biliyoruz. | Open Subtitles | أنتِ تعرفين القليل عن طبيعة الشياطين |
Sana hapis hakkında bazı şeyler söyleyeyim mi? | Open Subtitles | دعيني أخبركِ بشيء، أنا أعرف القليل عن السجن |
Bir bakayım, bir bakayım. İlk yardımla ilgili birkaç şey biliyorum, yardım edebilirim. | Open Subtitles | ـ دعني أرى ـ أعرف القليل عن الأسعاف الأولية، دعني أساعدك |
Aslında son birkaç yıldır hakkında birkaç şey öğrendim. | Open Subtitles | تعلمين، لقد تعلمت القليل عن ذلك |
Düşmanlarım hakkında çok az bilgim olduğu bir anda... bulması en kolay olan ölüm listemdeki ilk isim O-Ren lshii'ydi. | Open Subtitles | فى هذا الوقت و بينما كنت أعلم القليل عن أعدائى أول اسم على قائمة الموت أوران ايشى كانت الأسهل لأجدها |
Bana bu güzel çiçek hakkında biraz daha bilgi verebilir misiniz? | Open Subtitles | أيمكنك أن تخبرني فقط القليل عن تلك النبتة الجميلة |
Tamam, çocuklar, rakip hakkında biraz çalışalım. | Open Subtitles | -حسنا ً , يا رجال , هناك القليل عن الخصم |
Eh, ben pek yazar sayılmam, ...ama sihirli kalemler hakkında biraz bilgim de vardır. | Open Subtitles | لستُ بكاتب... لكنّي أعرف القليل عن ريشات الكتابة السحريّة |
İlaçlar hakkında biraz bilgim var. | Open Subtitles | فأنا أعرف القليل عن الطب |
Cehennem hakkında biraz bilgi sahibi olmaktan bahsediyorum. | Open Subtitles | أعني، معرفة القليل عن الجحيم |
Bremer, Irak hakkında az şey biliyordu ama felaket kapitalizmini çok iyi biliyordu. | Open Subtitles | (بريمر) كان يعلم القليل عن (العراق) (لكنه كان يعلم الكثير عن تكتيك (رأسمالية الكوارث |
Hey, Daniel dinle, iş dünyası hakkında az da olsa birşeyler biliyorsun, fakat düşündüklerin gerçeğinin yanından bile geçmez. | Open Subtitles | (اسمعيا(دانيال... أنت تعرف القليل عن مجال الأعمال ولكن ليس كما تعتقد. |
Kariyerimi ve hayatımı riske atmadan önce de güvendiğim kadın hakkında bazı şeyler bilmek isterim. | Open Subtitles | وقبل أن أخاطر بمهنتي وحياتي أود أن أعرف القليل عن المرأة التي اثق بها |
Budist keşişler hakkında bazı şeyler duymuşsundur. | Open Subtitles | انت تعلم القليل عن بدهستمونكس |
Mistik yadigarları kullanmakla ilgili birkaç şey biliyorum. | Open Subtitles | أعرف القليل عن السيطرة على الأمور الغريبة. |
Buradaki şeytanlarla ilgili birkaç şey öğrenmiştim. | Open Subtitles | -تعلمت القليل عن الشياطين هنا . |
Ama bitkinlik hakkında birkaç şey biliyorum. | Open Subtitles | لكنّي أعرف القليل عن المدمنين. |
Aşk hakkında birkaç şey öğrendim. | Open Subtitles | وتعلمت القليل عن الحب000 |
Düşmanlarım hakkında çok az şey bildiğim dönemde ölüm listemin ilk sırasında bulunan O-Ren Ishii, bulması en kolay olanıydı. | Open Subtitles | فى هذا الوقت و بينما كنت أعلم القليل عن أعدائى أول اسم على قائمة الموت أوران ايشى كانت الأسهل لأجدها |
Ve batıdaki bizler neler olduğuna dair çok az şey bildiğimizin farkına vardık. | TED | واكتشفنا في الغرب اننا نعرف القليل عن الذي يحدث |