ويكيبيديا

    "المثلجات" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • dondurma
        
    • Dondurmayı
        
    • dondurmacı
        
    • dondurmalı
        
    • buz
        
    • dondurmadan
        
    • dondurmanın
        
    • buzlu
        
    • dondurması
        
    • dondurmaları
        
    • dondurmacıya
        
    • Dondurmaların
        
    • yoğurt
        
    • Dondurmaya
        
    • dondurmayla
        
    Çılgınca bir tahmin edicem ve dondurma aracında olmadığımızı söyleyeceğim. Open Subtitles سأستعمل طريقة التخمين و أقول بأننا لسنا في شاحنة المثلجات
    Evet, ama onlara benim büyükbabam olduğunu söyleyince beleşe dondurma verdiler. Open Subtitles أجل ، لكني أخبرتهم أنه جدي لذا حصلت على المثلجات مجانا
    dondurma erimeden önce yemek yemek arabası gelmeden... hileyle bitirmeye çalışırdık. Open Subtitles يحاولون منع عربات التسوق بعد إنهاء جولاتهم قبل أن تذوب المثلجات.
    Laboratuarla annenin evindeki işime gittim, seni pijamalarıyla dolaşan, dondurma yiyip biri için takıntı yapmış halde bulmayı bekliyordum. Open Subtitles إذن، ذهبت إلى العمل في المعمل أو منزل والدتك متوقعة أن أراكِ مكتئبة في ملابس نومك تأكلين المثلجات ومهووسةبـ..
    Bir yerlere gidelim istemiştim. Kahve içelim belki dondurma yiyelim. Open Subtitles أردت الذهاب لمكان ما وربما أتناول بعض المثلجات أو القهوة.
    O gün annem beni hayvanat bahçesine götürdü ve dondurma aldı. TED في هذا اليوم أخذتنى أمى لحديقة الحيوان . و ذهبنا لأكل المثلجات
    Kaçakçılar, gençleri dondurma kamyonları sürdürmeye ya da gezici korolarda şarkı söylemeye zorlamakta. TED لقد أرغم تجار البشر صغارالسن على قيادة عربات بيع المثلجات أو أن يغنوا في جوقات متجولة.
    Klinik depresyonu dondurma vererek tedavi edemezsiniz, TED لا تستطيع علاج الاكتئاب السريري بتناول المثلجات
    Lütfen bir tane dondurma alabilir miyim? Open Subtitles أرجوك ، هل استطيع الحصول على أحد المثلجات ؟
    Tüm küçük çocukları böyle yıldırıyor... ..ve dondurma paralarını ellerinden alıyordu. Open Subtitles أرعبت كل الفتيان الصغار وحصلت على كامل نقود المثلجات خاصتهم
    dondurma ve çikolatayı alabilirsiniz. Kurabiye yok. Open Subtitles ستتناولان المثلجات والحليب بالشكولاته, وليس الكعك
    2 teneke dondurma sana baya enerji verdi,değil mi? Open Subtitles تناول طبقين من المثلجات يمنحك الكثير من الحيوية,صحيح؟
    Üzerlerini örtmüş ve halka dondurma satmaya devam etmiş. Open Subtitles غطّاهم بملاءات وعاد ليعدّ المثلجات لسكان البلدة
    Sonra dondurma alırız, ve burbon. Open Subtitles و بعد ذلك يمكن أن نأكل المثلجات و البوربون
    Sanırım, bir sürü pasta ve dondurma vardı. Sadece basit bir hata! Open Subtitles كثير من الكعك و المثلجات أنا أعتقد انه خطأ
    Sanırım, bir sürü pasta ve dondurma vardı. Open Subtitles كثير من الكعك و المثلجات أنا أعتقد انه خطأ
    Yo yo, İyiyim ben. Hadi çocuklara dondurma alalım. Open Subtitles لا لا انا بخير لنشتري بعض المثلجات للصغار
    Ben de şuradaki bir kâse Dondurmayı 2 aydır bekliyorum. Open Subtitles حسنٌ .. إنني أنتظر منذ شهرين لتناول طبق المثلجات ذاك
    Neyse, dondurmacı başka kadınlarla tanışmak için güzel bir yer olacaktır. Lütfen! Open Subtitles على كلٍ، أعتقد أن محل المثلجات سيكون مكان جيد لمقابلة نساء آخرين
    Testleri tekrarlarsan, dondurmalı sandviçin markasını tadını, içindekileri, ortamın hava sıcaklığını zamanı, öğlen ne yediğini söyle, o zaman eskisiden yüz kat fazla alırsın. Open Subtitles إن قمت بإعادة الإختبار فقط أخبره نوع و نكهة المثلجات و كل المكونات ، و درجة حرارة الهواء
    Dondura arabasına gidip, bize birer tane şekerli buz alır mısınız? Open Subtitles هل لك أن تذهب إلى سيارة المثلجات وتحضر لنا شيئًا؟
    -Yer ayır, iki litre de sevdiğin çifte çikolatalı ve brownie'li dondurmadan aldım. Open Subtitles دع فراغ، فسأحضر المثلجات بالحلوى التي تحبها
    dondurmanın yanındaki sosun hala sıcak olması ya da göğüs büyütme ameliyatı sonrası ilk yumulan olman gibi. Open Subtitles مثل تلك اللحظة عند وضع الحلوى الساخنة على المثلجات أو عندما تكون أول من يرى إمرأة بعد عملية تكبير صد
    Kafanı buzlu içeceğe gömmek kadar güzel bir şey ya bu! Open Subtitles لأن تلك بنفس المتعة بمشاهدة وجهك على كأس المثلجات , أليس كذلك ؟
    Naneli çikolata şekerlemesi alacağım. Babanın meyveli dondurması var. Open Subtitles سأقوم بتحضير بسكويت الشوكولاتة حيث والدكِ سيقوم بتحضير المثلجات
    Gidip aşağıdaki buzdolabından dondurmaları alayım ve hepimiz mutfaktaki dondurma tezgahına geçelim. Open Subtitles أنا سَأَذهب لأحضر المثلجات في الطابق السفلي من الثلاجةِ مثلجات الصن داى في المطبخِ.
    dondurmacıya gidiyormuş. Seni de götürmek istiyor. Open Subtitles انه ذاهب الى متجر المثلجات يريد ان يأخذك معه
    - Hayır, birisi Dixie Stop'taki Dondurmaların hepsini almış. Open Subtitles لا , شخص ما أشترى كل المثلجات التي في محل ديسكي
    Nat'i alıp neden donmuş yoğurt almaya gitmiyorsun geri geldiğinde de her şeyi hazırlamış ve gitmeye hazır oluruz. Open Subtitles نعم ، إذهبا لشراء بعض المثلجات والمكسرات وعندما تعودان سنكون قد أنهينا التوضيب ومستعدون للذهاب ، صحيح؟
    Bir buzluk dolusu şeftalili Dondurmaya ne dersin? Open Subtitles أتعتقد أن كمية كبيرة من المثلجات بنكهة الدراق كافية؟
    Ayrıca, dondurmayla, dikişlerimin etrafından geçmek daha kolay olur. Open Subtitles الى جانب أنه سيكون من الأسهل استخدام المثلجات حول الغرز

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد