ويكيبيديا

    "المحادثة مع" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • konuşmayı
        
    • konuşma
        
    Sadece doktorunuzla bu konuşmayı gerçekleştirmeniz gerektiğini söylüyorum. TED ما أعنيه هو أنه يجب عليك أن تجري هذه المحادثة مع طبيبك
    Umarım Dr. Matsutani'yle de aynı konuşmayı yapmayız. Open Subtitles أتمنى أن لا أخوض نفس المحادثة مع مدرس الإقتصاد
    Cleo ile bu konuşmayı sonraya saklamalıydım, okul saatlerinin dışında bir zaman. Open Subtitles كان يتعين ان احتفظ بتلك المحادثة مع كليو الى ما بعد ساعات المدرسة
    Konusu açılmışken,annemle konuşma nasıl gitti? Open Subtitles بالحديث عن ذلك، كيف سرت المحادثة مع أمي؟
    Babanla o akardiyon kapının ardında altımda don yokken yaptığım konuşma hayatımın en korku dolu dakikalarıydı. Open Subtitles ارعب موقف في حياتي هي حينما خضت تلك المحادثة مع ابيك ، وانا عاري
    Bence annemle bir konuşma yapman gerekiyor. Open Subtitles أظنّ أنّ يجدر بك أن تحظى بهذه المحادثة مع أمي
    Bu konuşmayı Mexico City'deki amirlerinizle de yapabiliriz. Open Subtitles يمكننا أن نحصل على نفس المحادثة مع مرؤوسيكِ في ميكسيكو ستي
    Anise'in gitmesini ve Freya ile konuşmayı tercih ederim. Open Subtitles - كيف أنهي المحادثة مع آنيس -وأتحدث فرييا؟
    Öyleyse bu konuşmayı neden kocanla yapmıyorsun? Open Subtitles فلماذا لا تقومي بهذه المحادثة مع زوجك؟
    Teddy o gece erken gitmemiş olsaydı belki babamla o konuşmayı hiç yapmazdım. Open Subtitles إذا تيدي لم يغادر في وقت مبكر جدا في تلك الليلة، ربمالمأكنلكان تلك المحادثة مع والدي .
    Dur bakalım, bu konuşmayı kızımla yapmayacağım. Open Subtitles أوه ! لن أقوم بهذه المحادثة مع ابنتي
    Andy ile "aşağılarda bakım" üzerine düşündüğün konuşmayı yaptın mı? Open Subtitles هل حضيتِ بتلك المحادثة مع (آندي) ؟ بخصوص القيام بالقليل من المضاجعة ؟
    Luke, neden bu konuşmayı, kendi ailenle yapmıyorsun? Open Subtitles (لوك)، لماذا لا تحصل على هذه المحادثة مع والديك؟
    Bu konuşmayı Jian-Yang'le de yapmıştım galiba. Open Subtitles لقد قمت بمثل هذه المحادثة مع (جيان يانج) اعتثد
    Ama aynı konuşmayı Louis'le de yaşadık ve çözdük size teklifim şu, siz yok ederseniz ben de yok ederim. Open Subtitles لم افعل ولكني حظيت بنفس المحادثة مع (لويس), و وصلنا لحل انا هنا لأخبرك
    Ama Toller'ın öyle bir konuşma yaptığına tanık olmadınız, değil mi? Open Subtitles لكن ليس لديّكِ معرفة مباشرة لمثل هذه المحادثة مع (تولر)، أليس كذلك؟
    Babanla konuşma zamanın gelmiş gibi duruyor. Open Subtitles {\pos(190,210)}هل آن الأوان لتخوض في المحادثة مع والدك؟

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد