Dodger, süreciyle beni çıldırtıyor. | Open Subtitles | روجر المراوغ جعلني اشعر بالجنون من أجل هذه العملية له |
Bir ara beni ara. Dodger maçına gideriz. | Open Subtitles | اتصل بي احياناً، فربما نلعب لعبة المراوغ |
Ayrıca beni Madrabaz vakasına atadılar. ınsanları kendisi için çalmaya zorluyor. | Open Subtitles | ولقد كلّفوني بقضيّة المراوغ يبتز الناس للسرقة لحسابه |
Yani o satıcıyı bulursak Madrabaz'ı da buluruz. | Open Subtitles | لذا، فما إن نجد بائع المسروقات إلّا وسنجد المراوغ |
Bu benimle sansar kılıklı yeni ahbabım arasında. | Open Subtitles | الأمر لا يستحق. هذا بيني وبين صديقي الجديد، المراوغ. |
Pekala, bak şimdi seni küçük çakal, seni taşıdım ve... 30'lu yılların modacıları kadının güzelliğini yeniden ortaya çıkarttı. | Open Subtitles | إسمع ايها المراوغ ، تحملتك عندما... مصممي أزياء الثلاثنيات أعادوا.. الجمال لشكل المرأة |
Sana geçen hafta sinsi yaratıcı yönetmenden bahsetmiştim hatırladın mı? | Open Subtitles | تذكر ذلك المراوغ هو المدير الإبداعي الجديد آأخبرتك عن الأسبوع الماضي؟ |
Yıllar önce, Maureen Rowan adlı bir Wisconsin ev hanımı, sabahın erken saatlerinde aile köpeği Dodger'la birlikte dışarıdaydı. | Open Subtitles | منذ سنوات، وهي ربة منزل ولاية ويسكونسن كان اسمه مورين روان خارج في الساعات الاولى من صباح مع كلب العائلة، المراوغ. |
Dodger'ın tuvalet ihtiyacını hesaba katmadılar. | Open Subtitles | أنها لم تعول على دعوة المراوغ في الطبيعة. |
Bir Dodger taraftarı olarak, bunun acısını yaşıyorum zaten, ama istatistiksel modellere göre, | Open Subtitles | كمشجع المراوغ , وأنا أيضا جميع مؤلم هذا الواقع , ولكن أنا أيضا على علم بأن في النموذج الإحصائي , |
Dodger'ı hallettikten sonra gittiğimiz yeri hatırlıyor musun? | Open Subtitles | أتذكران تلك الحانة التي قصدناها بعدما أطحنا بـ "المراوغ"؟ |
Haberlerde Madrabaz'ın kaçtığını duydum. Umarım gece tamamen bir ziyan olmamıştır. | Open Subtitles | سمعتُ من الأخبار أن المراوغ هرب آمل أنّ ليلة لم تكُن خسارة تامّة |
Polis ve ben orayı Madrabaz henüz parasını almadan önce bastık. | Open Subtitles | داهمت الشرطة وإيّاي الموقع قبلما يُتم المراوغ صفقته |
- Polis raporlarını çıkar. Madrabaz'ın şimdiye kadar çaldığı her şeyi. | Open Subtitles | استعرضي سجلّات الشرطة عن كلّ شيء سرقه المراوغ حتّى الآن |
Hayır. Madrabaz'ın bu tür şeyler için oldukça eğitimli bir gözü olduğu belli. | Open Subtitles | لا، فإن المراوغ لديه عينان مدرّبتان على تبيّن التُحف الزائفة |
Yürü seni küçük sansar. O adamı takip et. | Open Subtitles | إذهب، أيها المراوغ القصير إلحق بذلك الرجل |
Aptal eşarpları ve yaltakçı miyavlaması olan küçük sansar. | Open Subtitles | هذا المراوغ اللعين بغباءه، وأوشحته وتملقه كالذليل |
Nereye gittiğini sanıyo'n be, seni sansar kılıklı orospu çocuğu? | Open Subtitles | مهلا! أين تظن نفسك ذاهبا بحق الجحيم ؟ يا ابن العاهرة المراوغ! |
O çakal yükselmek için anasını bile satar. | Open Subtitles | هذا المراوغ الصغير قد يبيع أمه ليرتقي |
Sana geçen hafta sinsi yaratıcı yönetmenden bahsetmiştim hatırladın mı? | Open Subtitles | تذكر ذلك المراوغ هو المدير الإبداعي الجديد آأخبرتك عن الأسبوع الماضي؟ |
Ama kurnaz arkadaşınla beraber biz ucubelerin canını yaktığınızı öğrenirsem seni gebertirim. | Open Subtitles | لكن لا تدعيني أعلم بأنك وصديقك المراوغ كان لكما يد في أذيتنا |
İşaretler vardı, benim kaypak arkadaşım. Fısıltılardan daha fazlası da. | Open Subtitles | كانت هناك علامه أيها الصديق المراوغ و أكثر من دليل |
Hayatım boyunca beni "zayıf küçük gelincik" diye çağırdı. | Open Subtitles | لقد دعاني بالضعيف الصغير المراوغ في حياتي كلها |