Isaac'in kız kardeşi Jasmine, Phoebe'yle aynı masaj yerinde çalışıyor. | Open Subtitles | جاسمين أخت ايزاك التى تعمل مع فيبى فى بيت المساج |
Ancak, akapuntur ve masaj ya da sadece dinlenme gibi diğer tedavilerin açık olarak bir çeşit faydaları bulunuyor. | TED | ولكن علاجات أخرى مثل العلاح بوخز الابر و المساج ، و حتى الاسترخاء فقط ، من الواضح ان لها بعض الفوائد |
Soyunma odasında bırakılmış bir tıp dergisinde okudum... ..bu doğulu doktor masaj hakkında bir makale yazmış. | Open Subtitles | لقد كنا نقرأ من مجلة طبية مقال من دكتور أسيوي عن المساج |
Ağrıyan kaslarım için yaptıracağım iki saatlik İsveç masajını da. | Open Subtitles | ساعتين من المساج السويدي من أجل عضلاتي، مقطوع من الضريبة |
Böylece onun teorisi, ve bilmiyorum,o sadece bir teori.. çıplaksın ve masaj yaptırıyorsun.Bu senin için en iyi şeydir. | Open Subtitles | نظريته أن المساج وأنتي عارية أفضل طريقة للمساج |
Belki benim masaj metodumla seninki arasında fark vardır. | Open Subtitles | حسنا .. ربما طريقتك في المساج تختلف عن طريقتي |
masaj masasındaki delikten konuştuğunu düşünürsek az bir başarı değil. Merhaba. | Open Subtitles | لا أعمال بطولية , بإعتبار كونها وقتها تسحب مائدة المساج |
Size masaj yapalım. Bana dokunulmasını sevmem! | Open Subtitles | سيدتى دعينا نقوم لك ببعض المساج لا أحب أن يلمسنى أحد |
-Miss Kelson, size masaj yapabilir miyiz? -Dokunulmayı sevmem! | Open Subtitles | سيدتى دعينا نقوم لك ببعض المساج لا أحب أن يلمسنى أحد |
Polis, bunların buzdağı'nın görünen kısmı olduğunu, ve çoğu masaj salonunun, randevu evi olarak hizmet verdiğini söyledi. | Open Subtitles | الشرطة تقول ان القبض على هولاء فقط بداية للقضاء على هذه الشبكات والكثير من صالات المساج هذه هي واجهة للدعارة |
Siz çıplak dolaşıp birbirinize egzotik yağlarla, masaj falan yapmaya devam edin. | Open Subtitles | لا تنزعجي من وجودي سأتجول عارية و أحصل على المساج أو أي شيء |
Bu doğru. Salı akşamı masaj yaptırıyor olmam karımı daha az sevdiğim anlamına mı geliyor? | Open Subtitles | هذا صحيح , أن أفعل هذا المساج بأيري لا يعني أنني لا أحب زوجتي |
Evet, biliyorum, Karen bir dahaki sefere Kiki'nin masaj yaptırması veya alışverişe çıkması gerektiğinde seni arayacağım, tamam mı? | Open Subtitles | ,نعم , وانا اعرف ذلك يا كارين وفي المرة القادمة عندما أحتاج أن تقضي كيكي اليوم في المساج أو للتبضع للأحذية فسأتصل بك.. |
Vay be, gerçekten de haftada beş gün masaj ve yoganın faydalarını görmeye başlıyorum. | Open Subtitles | لقد بدأت أشعر بفوائد الخمس مرات بالأسبوع من المساج واليوغا |
Nerede bir masaj veya eğlence salonu varsa ben orada ihtişamıyla yükselen Broadway Tiyatroları görüyorum. | Open Subtitles | حيثما تكون هناك العروض الاباحية وصالونات المساج أرى مسارح برودواي تستعيد مجدها السابق. |
masaj salonları, özel eğlence yerleri, porno sinemalar... | Open Subtitles | صالونات المساج, العروض الاباحية, دور السينما الاباحية |
- Hayır, geyiğe vurmayacağım. Sadece başına bununla biraz masaj yapacağım. Tamam, gelin. | Open Subtitles | لن أضربها حبيبتي أنا فقط سأعطيها بعض المساج على رأسها |
On tabaklık tatma menümüzden önce ayırtmış olduğum çiftler masajını kaçırmak istemiyorum. | Open Subtitles | الشوارع ستكون مزدحمة وانا لا اريد ان افوت المساج الذي حجزته قبل قائمة التذوق |
Altı üstü bir ayak masajı. Ben anneme de yapıyorum. | Open Subtitles | لقد كان ماساج للقدم يا رجل انه لا شيء انا اقوم بهذا المساج لأمي |
Masajın nasıl bitmesi gerektiğiyle ilgili farklı bir görüşün olsa bile. | Open Subtitles | حتى لو كان لديم رأي اخر حول كيفية انتهاء المساج |
Yok, Masajdan ve saunadan sonra çok yorgun düştüm. | Open Subtitles | لا , أنا حقاً مرهق من المساج و الحمام البخاري |
Tayland'dan gelen ve seks öncesi masajda kullanılan yağı da hazırlamıştım... Hey, neydi adı...? | Open Subtitles | ونفعل هذه الامور المثيرة مع المساج التي يفعلها التايلنديون ماذا تسمى ؟ |