Her kesimden insanla bağ kurabilen bir dinleyici olmak için birkaç şeyi yeniden gözden geçirin. | TED | لذا، لكي تكون المستمع الذي يتواصل مع جميع أنواع الناس، عليك أن تتخلص من بعض الأشياء. |
Öğretmen şapkamı çıkardım, ama dinleyici şapkam her zaman başımda. | Open Subtitles | إن قلب الأستاذ متوقف و لكن قلبي المستمع يعمل على الدوام |
Burada kim iyi bir dinleyici bilmiyorum. | TED | لا أدري من هو المستمع الجيد هناك. |
Daha düşük eğitimli dinleyiciler için yeteri kadar basit olduğundan emin olmam gerekiyor. | Open Subtitles | أريد أن أتأكد من أنها بسيطة جدا لكي يفهمها الجمهور المستمع الأقل ثقافة |
Sevgili dinleyiciler, hepinize güzel bir gün dileriz! | Open Subtitles | عزيزي المستمع ، نتمنى لك أن تقضي يوماً سعيدا |
Aslında bu park için özel hazırlanmış bir şarkı listesi değil, daha çok dinleyicinin izlediği yola göre şekillenen, bir yapbozun parçaları gibi birbirine geçen ve karışan farklı melodiler ve ritimler dizisi. | TED | فهذه ليست قائمة بأغنيات معنية بها الحديقة، ولكنها، مجموعة من الألحان والإيقاعات المتمايزة والتي تتآلف مع بعضها كأجزاء الأحجية وتمتزج ببعضها دون ارتباط اعتماداً على ما يختار أن يذهب إليه المستمع. |
Yüzlerce müziksel bölüm tüm parkta coğrafi olarak işaretlendi. Böylece dinleyici mekanı gezerken çevresinde bir müzik notası kağıdı açılır. | TED | مئات من المقطوعات الموسيقية موسومة جغرافياً حول الحديقة بأكملها. بحيث أن المستمع وهو يجتاز الموقع، تنبسط أجزاء موسيقية حوله. |
İyi dinleyici az konuşandır. | Open Subtitles | المستمع الجيد يحتاج ان يستمع نصف الكلام |
DJ ile dinleyici arasındaki bir anlaşma. | Open Subtitles | عقد بين منسق الأغاني و المستمع |
Bir dinleyici seans yaparken aynı anda not almayı öğrenir. | Open Subtitles | يتعلّم "المستمع" أن يُدوّن ملاحظاته اثناء الجلسة نفسها, |
(Vadide yankılanan silah sesi) Yani yankı bize dinleyici ve sesin asıl kaynağı arasındaki mesafe hakkında bir sürü bilgi verir. | TED | (صدى الطلق الناري في وادٍ) بالتالي، الصّدى يعطينا الكثير من المعلومات عن المسافة بين المستمع ومنبع الصوت الأصلي. |
dinleyici çalışmayı hayal ederek sanata iştirak eder hale gelir. | Open Subtitles | المستمع يشارك في رسم اللوحة. |
"Yeşil dinleyici"mi? | Open Subtitles | "المستمع الأخضر" |
dinleyiciler senin tarafından sonuçlandırdığın gerçek sonuç bildirimi bilmeli... ki sen yapıyorsun | Open Subtitles | المستمع لك يجب أن يعرف أنها الخاتمة ...بواسطة البيان الختامي الفعلي الذي قمت بعمله |
Vericisi varsa, ...dinleyicinin ne kadar yakında olduğunu bulursunuz. | Open Subtitles | ... وإذا كان له جهاز إرسال فستدرك مدى قرب المستمع |
Bunun yanıtı, sanırım dili 2 seviyede de kullanıyoruz: Gerçek şekli dinleyici ile en güvenli ilişki şeklini belirler oysa üstü kapalı içerik -- dinleyicinin satır aralarını okuyabilmesini bekleriz -- dinleyen kişinin içeriğe en yakın anlamı yorumlayarak çıkartabilmesini sağlar ve muhtemelen farklı bir ilişki türünü başlatır. | TED | الجواب، في اعتقادي، هو أننا نستعمل اللغة على مستويين: الإسلوب الموضوعي (الحرفي) يدل على اكثر العلاقات أمناً مع المستمع، في حين أن المحتوى الضمني... أى قراءة مابين السطور والتي نعول فيها على المستمع أن يؤديها... يسمح للمستمع بأستنتاج التأويل الاكثر مناسبة لسياق الكلام، والذى ربما يستهل تبدلاً في العلاقة. |