çatışma esnasında ilk hedef alınanlar kadınlar oluyor. | TED | النساء دائما هن اول الضحايا في النزاعات. |
Son yirmi yıldan beri çatışma, şiddet, terörizm ya da bunların sinsice birleşip paramparça ettiği ülkelerde ve şehirlerde çalışıyorum. | TED | في السنوات العشرين الأخيرة، عملت في بلدان مزقتها النزاعات أوالعنف أو الإرهاب أو تركيبة غريبة لكل هذه العناصر. |
Devlet dışı silahlı grupları anlamak devam eden çoğu çatışmalar için önemli çünkü savaş değişti. | TED | تَفهم الجماعات المسلحة غير الحكومية هو المفتاح لحل لمعظم النزاعات الحالية، وهذا لأن الحرب قد تغيرت. |
Ben küçükken çatışmaların çıktığını hatırlıyorum. | TED | عندما كنت أصغر سنًّا، أتذكر النزاعات التي كانت تندلع |
Bildirgesi, devletler arası, devletler arasındaki çatışmaları engellemek üzerine tasarlanmış. | TED | وقد اسست في الاساس لوقف النزاعات بين الدول وضمن الدول |
Bir yıl sonra, Orta Doğu için yola çıktım, anlaşmazlık çözümü okumak için. | TED | في العام التالي، توجهت إلى الشرق الأوسط لدراسة حل النزاعات. |
Kimliği belirsiz biri tarafından herkesin ölüm tarihlerinin açıklanması yani Deathleak skandalından sonra pek çok savaş sona erdi. | Open Subtitles | النزاعات توقفت في معظم مناطق الحروب في ضوء تسريبات مواعيد الموت الكشف عبر مصدر غير معروف عن مواعيد الوفاة |
Etrafta bolca bulunduğu için, kavga etmelerine de gerek yok. | Open Subtitles | هناك وفرةٌ منه في الأرجاء فلن يلزم إثارة النزاعات عليه |
- Hayır, uyuşmazlık çözümünde uzmanlaştım. Ailemin işine çok yarıyor. | Open Subtitles | تخصصت بفض النزاعات و هو تخصص مفيد في أسرتي |
İşin yüzünden, amcanın işi yüzünden silahlarla birlikte yaşamanız, anlaşmazlıkları şiddet kullanarak çözmeniz. | Open Subtitles | الوصول السهل للأسلحة إستخدام العنف لحلّ النزاعات بسبب طبيعة عملك طبيعة عمل عمّك |
"Mülkiyetiniz arasındaki uyuşmazlıklar..." | Open Subtitles | "النزاعات حول..." |
Steven Pinker ve diğerleri, çatışma ve şiddet yoğunluğunun tarihin en düşük seviyesinde olduğunu gösterdiler. | TED | ستيفن بينكر وآخرون أظهروا أن حدة ووتيرة النزاعات أقل بالنسبة لجميع العصور. |
O zaman, son zamanlarda çözülen bir kaç çatışma vardı. | TED | في ذلك الوقت، كانت لدينا، مؤخرا، بعض النزاعات التي تم حلّها. |
Bütün ülkedeki çatışma ve ayaklanmaları sakinleştirmek için. | Open Subtitles | للمساعدة على تهدئة النزاعات والإنتفاضات في كافة أنحاء البلاد |
2005'te, dünyada çatışmalar yüzünden yerinden edilmiş 38 milyon insan vardı. | TED | في سنة 2005، كان لدينا ما يقارب 38 مليون نازح جراء النزاعات بالعالم. |
Sonuçta, çatışmalar, neden arkadaş olduğunuzu hatırladığınızda, kendiliğinden çözülür. | Open Subtitles | النزاعات تحل بالتذكر لما أنتما صديقان بالأصل |
Trajik insan çatışmalar yorgun | Open Subtitles | بعد أن سأم من النزاعات البشرية اللانهائية |
Hastane personeli arasındaki çatışmaların nasıl çözüldüğü üzerine bir çalışma yapacağım ve sizi gözlemleyebilir miyim diye soracaktım. | Open Subtitles | لذا سأقوم بهذه الدراسة عن النزاعات بين موظفي المستشفى لذا, كنت أتسائل إن كنت أستطيع الأخذ بإستشارتك؟ |
Yanlış anlaşılmaların ve ayrımcılığın olmadığı bir dünya hayal et. Tüm çatışmaların ve savaşların son bulduğu bir dünya. | Open Subtitles | .تخيل عالماً خالياً من التحامل و سوء الفهم تصفية جميع النزاعات البشرية و نبذ الحرب |
Uluslararası toplumun çatışmaları önleme ve onları zamanında çözme kapasitesi ne yazık ki 10 yıl önce olduğundan çok daha kötü. | TED | من الواضح أن قدرة المجتمع الدولي لمنع النزاعات وحلّهم في الوقت المناسب، أسوء للأسف مما كانت عليه خلال العشر السنوات الفائتة |
Sizin kıtada neden bu kadar anlaşmazlık olduğunu anlamaya başlıyorum. | Open Subtitles | لماذا هناك الكثير من النزاعات في بلادكِ. |
Evet, foklar şu inanılmaz karışık iletişim sistemine sahipler bu da onlara ağız dalaşlarını kavga etmeden çözme imkanı veriyor. | Open Subtitles | حيوانات الفقمة لديها نظام متطور مذهل للتواصل تمكنها من فض النزاعات بدون قتال |
Ben sadece geri uyuşmazlık çözümünde var ve her iki tarafta da yaralandı . | Open Subtitles | ,انا عدت للتو من جلسة فض النزاعات و الامر مؤلم بالنسبه للطرفين |
Kızılderililer bunu anlaşmazlıkları gidermek ve hastalıkları iyileştirmek için kullanırdı. | Open Subtitles | الهنود يستخدموها لوقف النزاعات .وشفاء المرضى |
"Mülkiyetiniz arasındaki uyuşmazlıklar..." | Open Subtitles | "النزاعات حول..." |