ويكيبيديا

    "الهرم" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • piramit
        
    • piramidin
        
    • piramidi
        
    • Piramide
        
    • yaşlı
        
    • Piramiti
        
    • piramitin
        
    • zincirinin
        
    • Pyramid
        
    • piramitten
        
    • Piramitteki
        
    • ihtiyar
        
    • Piramid
        
    • piramite
        
    • piramidini
        
    piramit çöktüğünde şu devasa kum torbaların takımı yaralanmaktan kurtaracak. Open Subtitles لذا عندما يفسد الهرم أكياس رملك المتفجرة ستحميهم من الإصابة
    Yeraltındaki piramit, bir piramit değil... o bir uzay gemisi! Open Subtitles ذلك الهرم الذي تحت الأرض ليس هرم إنها سفينة فضاء
    Ve ölçebildikleri şeyler, piramidin alt kısmındaki elle tutulabilen şeyler idi. TED و مانستطيع قياسه هو تلك الاشياء الملموسة في الاسفل بقاعدة الهرم
    Ama amacımızın piramidin tabanına yeni ekonomik faaliyet getirmek olduğunu varsayalım. TED لكن دعونا نفترض أن هدفنا هو أن نأتي بنشاط اقتصادي جديد لقاعدة الهرم.
    O taş ise piramidi kapatacak tüm itiş gücünü başlatacak. Open Subtitles هذا الحجر سوف يحرك جميع القوى ليتم أحكام غلق الهرم.
    Bu teknikleri öğrenmiş bir şekilde Piramide dönelim. TED إذاً، متسلحاً بكل هذه التقنيات، لنعد إلى الهرم.
    Şu piramit hacim bakımından dünyanın en büyük yapılarından biri. Open Subtitles هذا الهرم أحد أكبر الهياكل في العالم من حيث الحجم.
    Bu vahim problemi çözmek için iyi bir şeydir,... ...fakat piramit sorununu çözmek için bir çözüm değildir. TED هذا حل جيد لهذه المشكلة الحادة، و لكنه لا يصنع شيئا ليصلح مشكلة الهرم.
    piramit onun hatıralarını ve başından geçenleri her daim canlı tutacaktır. Open Subtitles الهرم سوف تبقى ذاكرته حية. وأن البناء تم أفضل مما كان يريد.
    İşte, kendini ölümden korumak için yaptırdığı en büyük piramit. Open Subtitles وهنا الهرم العظيم الذي بناه لحماية نفسة ضد الموت
    ...piramit Madeni'nin kapanmasına neden olan son bombalamaların sorumluluğunu üstlendiler. Open Subtitles يطالبون التمويل لاخر قنبلة التى سوف تمكنهم من فتح الهرم المعنى
    Muhtemelen piramit şeklini göküyüzü ile toprak arasında firavunun ruhunu cennete- götüren merdiven olarak gördüler. Open Subtitles يبدوا انهم وجدوا في شكل الهرم رابطة روحية بين الأرض والسماء تمد الفرعون بوسيلة للصعود إلى السماء
    Mikro kredi, piramidin altındakilerin finansal erişimlerini genişletmek için çok iyi ve yenilikçi bir yol oldu. TED كانت القروض الصغرى جيدة، وطريقة مبتكرة لتوسيع الاستفادة من التمويل لصالح أسفل الهرم.
    Toplum olarak piramidin en üstündeki kişileri yüceltiyoruz. TED نحن كمجتمع نُقدر الأشخاص الذين يعتلون الهرم.
    Ve bu piramidin tepesinde kalkülüs var. TED وفي أعلى ذلك الهرم حساب التفاضل والتكامل
    O, şehir merkezine doğru ilerlerken bir papaz da sırtında bir kadın taşıyarak piramidin tepesine çıkıyor. TED تشق طريقها إلى وسط المدينة، حيث يحمل كاهن امرأة على ظهره إلى أعلى الهرم.
    Burada gördüğünüz Almanlar'ın yaş piramidi, şu en tepede gördüğünüz küçük siyah nokta da bendeniz. TED ما ترونه هنا هو الهرم العمري لألمانيا، والنقطة السوداء أعلى الهرم، هي أنا.
    Anlamıyorsunuz ! O bana dedi ki... Piramide güneş değmeden giremezsem bilekliğin beni öldüreceğini söyledi ! Open Subtitles السوار سيقتلني إذا لم أدخل الهرم قبل أن تغمره الشمس
    Gerçek, Pasifik'in üzerinde olanlardır, seni yaşlı bunak. Open Subtitles الواقع هو ما حدث فوق المحيط الهادئ أيها الهرم الساخط
    Işık Piramiti bu canavarı besleyecek ve hayata döndürecek. Open Subtitles والآن أيها الهرم غذي وحشي بالأرواح العالقة
    Ve herşey tamamlandığında bu altın piramitin tepesini kendi özel yerim yapacağım. Open Subtitles وعندما يكون كل شيء كاملا سوف احول قمة الهرم الذهبي لكوخي الشخصي
    Aslında teknik olarak, besin zincirinin tepesinde yağlar var sanıyordum. Open Subtitles حسناً من الناحية الفنية اعتقد ان الدهون والزيوت في قمة الهرم الغذائي
    Pyramid Creek'te yolun kenarında yer alan ufak bir kulübede buluşmayı kararlaştırmıştık. Open Subtitles رتبنا ان نتقابل فى كابينه صغيره قباله الطريق السريع على جدول الهرم
    Bizzat piramitten alınma, Mısırlı bir mumyanın sağ kolu. Open Subtitles الذراع الأيمن للمومياء المصريّة، لقد أُخذ مباشرةً من الهرم.
    Piramitteki tüm çalışmalar şu andan itibaren dursun. Open Subtitles العمل على الهرم يجب أن يتوقف لهذه اللحظة
    Sakın bana seni korkutanın emekliliği yakın bir ihtiyar, ya da gelişmemiş bir asker olduğunu söyleme! Open Subtitles لا أصدق أنك خائف من القاضي الهرم و العقيد المتشدد
    En sonunda bir Piramid fikri aklıma geldi, ancak bunun üzerinde detaylı konuşmaya vaktim yok. Fakat bu fikir, sanırım, daha iyi bir öğretmen olmamda yararlı oldu. TED وقد خلصتُ إلى هذا الهرم, والذي ليس لدي الوقت للمرور عليه. لكنه ساعدني, اعتقد, في ان اصبح معلمًا أفضل.
    Onu piramite götürmem lazım Open Subtitles انا بحاجه لأخذها الى الهرم
    Yemek piramidini geliştiren insanların yarısının tarım ticaretiyle bağları var. TED إن نصف الاشخاص الذين اوجدوا هذا الهرم الغذائي لهم علاقة بالاعمال الزراعية!!

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد