| Pek El Kaide'nin işine benzemiyor. Onlar bir yeri bombalamadan önce haber vermez. | Open Subtitles | على الاغلب هذا ليس تنظيم القاعدة انهم لا يتصلون الا اذا فجروا شيئا |
| O yüzden buradayım, belli ki Onlar da yardım etmek istemiyor. | Open Subtitles | لذا الان انا هنا ومن الواضح انهم لا يريدون مساعدتي ايضًا |
| Onlar ürünlerini, kermes pazarlarında yabancılara | TED | انهم لا يريدوا ا لبيع ا لي بازارات خيرية |
| Muhtemelen de, dış dünyayla irtibata müsaade etmiyorlar, nasıl olurlar bilirsin. | Open Subtitles | ربما انهم لا يسمحون بالاتصال مع باقي العالم تعلم كيف هم |
| Biberleri hiç zamanında teslim etmiyorlar. | Open Subtitles | انهم لا يوصلوا الفلفل في الوقت المحدد ابدا |
| Şüpheci değiller. Oraya gidenlerin hepsi kibar çocuklar. | Open Subtitles | انهم لا يشكون فى أحد كل شخص يذهب الى هناك يثقون به |
| Çocukların ve yaşlıların çalışmasına izin vermiyorlar çünkü onları öldürüyorlar! | Open Subtitles | انهم لا يرسلون كبار السن والأطفال للعمل لأنهم يقتلونهم |
| Henüz bilmiyorlardı, ama onları bekleyen büyük bir görev vardı, destansı bir görev. | Open Subtitles | انهم لا يعلمون لحد الان لكن كان هناك شئ عظيم مخبئ لهم شئ ملحمي |
| Onlar bunu yapmak istemediler. Birden oluverdi. Kontrolü kaybettiler. | TED | رغم انهم لا يريدون ذلك .. ولكنه يحدث وهم يفقدون السيطرة على أنفسهم |
| Onlar senin için tehlikeye atılıyorlar mı? Sen niye atılasın? | Open Subtitles | انهم لا يخاطرون من اجلك فلما تخاطر من اجلهم انت ؟ |
| Onlar insanlara iyi davranmaz. Kredi kartlarına iyi davranırlar. | Open Subtitles | انا لا احب المحال انهم لا يعاملون الناس بلطف |
| Boşver dostum. Onlar sizden bahsetmiyorlar. | Open Subtitles | هون عليك يارجل , انهم لا يتحدثون عنكم ياشباب |
| Onlar sana bir şey yapamazlar. Çünkü sen temizsin. | Open Subtitles | انهم لا يملكون شىء ضدك لأنه لا يوجد شىء فى الأساس عليك |
| Onlar ile ilgili değildir kendi bilinçaltı sorunları Onlar hayal ederken. | Open Subtitles | انهم لا يتعاملون مع قضاياهم اللاوعي عندما يحلمون |
| Onlar hiçbir şey görmez. Görmezler ama çatal batırırsan hissederler. | Open Subtitles | انت لا تعرف كيف تستمع ولا ترى انهم لا يشاهدون شيئاً نهائياً |
| Çünkü yeni kanunları yüzünden hiçbir suçluyu ülkelerine iade etmiyorlar. | Open Subtitles | بسبب قوانين تسليم المجرمين لديهم انهم لا يقوموا بتسليم اية أحد |
| Bu adamın sadece yaşadığını inkar etmiyorlar. | Open Subtitles | انهم لا ينكرون حساة الرجل فقط. |
| - Bu çocuklar... asker olmaya, senin yüzbaşı olmandan daha uygun değiller. | Open Subtitles | انهم لا يناسبون لأن يكونوا جنود مثل ما انت لا تناسب لأن تكون قائداً |
| - Bu çocuklar... asker olmaya, senin yüzbaşı olmandan daha uygun değiller. | Open Subtitles | انهم لا يناسبون لأن يكونوا جنود مثل ما انت لا تناسب لأن تكون قائداً |
| Şu yaptıklarına bak, evli bile değiller. | Open Subtitles | انهم لا يجب أن يعملوا ذلك. انهم ليسوا متزوّجين |
| Hapisteydim, oradan cenazeye gitmeye izin vermiyorlar. | Open Subtitles | لقد كنت في السجن, انهم لا يسمحون لأحد بحضور الجنائز |
| Sadece senin beş para etmeyeceğini bilmiyorlardı değil mi? | Open Subtitles | كما لو انهم لا يعرفون انك لا تساوي شيئآ، صحيح؟ أنا.. |