ويكيبيديا

    "بإصلاح" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • tamir
        
    • telafi
        
    • düzelteceğim
        
    • düzeltmeye
        
    • düzelteceğiz
        
    • düzelteceksin
        
    • düzeltiriz
        
    • onardı
        
    • onarmaya
        
    • onarmakla
        
    • düzeltmek
        
    • onarmasını
        
    • halledeceğim
        
    Yoksulların parasını almaya yüreği elvermediği için gittiği evlerde insanların radyolarını tamir ediyormuş. Open Subtitles لم يكن يأخذ المال من الفقراء، كان يقضي معظم وقته بإصلاح الأجهزة الموجودة.
    Telsizi tamir edeceksin, Vossler. ben olsam yenisini yapmıştım. Ne kadar zamanını alacak? Open Subtitles قم بإصلاح الراديو يا فوسللر ، كان بإمكاني صنع راديو جديد بهذا الوقت ، كم سيتغرق الأمر منك ؟
    Frank bir şeyleri tamir etmeye kalkışınca böyle olur işte. Open Subtitles هذا ما يحدث عندما يقوم فرانك بإصلاح الأشياء
    Fakat tasarım hatasını NASA'daki profesyoneller tamir etsin. Open Subtitles ولكن دع المختصين في ناسا يقومون بإصلاح هذا الخلل
    Ortalıkta gezinip... ..ıvır zıvır tamir ederek iyi insan numarası yapıyordu. Open Subtitles كان يتظاهر بأنه شخصا الطيب بإصلاح المعدات والعجلات
    Farınız için sadece bir uyarı verip gitmenize müsade edeceğim. Onu tamir ettirin. Open Subtitles سوف أدعكم تذهبون و ذلك بتحذير بإصلاح المصباح الخلفى.يجب أن تصلحه فورا.
    Yeterli zamanınız vardı. Geminizi tamir edip gidin! Open Subtitles كان لديك وقت كاف يجب أن تقوم بإصلاح مركبتك و ترحل
    Sanırım sonunda, yayın kulesini tamir ettiler. Open Subtitles أعتقد بأنهم أخيراً قاموا بإصلاح شبكات التغطية
    Düne kadar, saatte 11 dolara bilgisayar tamir ediyordum. Open Subtitles البارحة كنت أجني 11 دولار بالساعة بإصلاح الحواسب
    Evet, hayır, kadınların motorumu tamir etmesi beni rahatsız etmez. Open Subtitles أتعرفين؟ لا بأس إن قامت فتاة بإصلاح محركي
    Ne kadar sürer Allah bilir, ama şimdi gövde tamir edilene kadar burada yaşayacağım. Open Subtitles وسأمكث هنا الآن لفترة يعلمها الإلهة حتى يقومون بإصلاح الحواجز
    Bilerek yada bilmeyerek,.. ...bizim virüsümüzün yol açtığı zayıflığı tamir ettiler bunun anlamı tekrar çalıştırmak için,.. Open Subtitles حسنا ، عن علم أو لا ، فقد قاموا بإصلاح نقطة الضعف التى إستغلها الفيروس الخاص بنا
    Buraya birkaç adam getirin ve şu webcam'ı tamir edin. Open Subtitles أحضر بعض الرجال إلى هناك وقوموا بإصلاح الكاميرا
    Benim birinin teknesindeki telsizi tamir etmem gerekiyordu, ama geç kaldım, ve numarayı da unuttum. Open Subtitles يا صديقي مرحبا.. مفترض أن أقوم ,بإصلاح راديو قارب هذا الرجل
    Sence bu yaptığımı telafi edebilir miyim? Open Subtitles هل تظنين أنه بإستطاعتك أن تسمحين لي بإصلاح الوضع ؟
    Ve eğer Cliff Howard bir hatayla hapisteyse, bunu düzelteceğim. Open Subtitles وما إذا كان كليف هوارد في السجن بالخطأ .فسأقوم بإصلاح ذلك
    Çocukken yanlış bir şey yaptığında paniklersin ve düzeltmeye çalışırsın ya onun gibiydi. Open Subtitles مثل اعتذار وندم طفل صغير مذعور ارتكب خطآ ما ويرغب فقط بإصلاح ذلك
    Bunu düzelteceğiz tamam mı? Open Subtitles سنقوم بإصلاح هذا الوضع، حسناً؟
    - Bu durumu düzelteceksin. Open Subtitles ستقوم بإصلاح هذا الأمر
    Başka bir meseleye geçelim o halde. Tanık korumayı nasıl düzeltiriz? Open Subtitles سننتقل إلى موضوع آخر إذن ، كيف سنقوم بإصلاح برنامج مساعدة الشهود ؟
    Mark Latimer, birkaç hafta önce Briar Cliff'te patlak bir boru onardı mı? Open Subtitles هل كان (مارك لاتمير)، من قام بإصلاح الأنبوب المنفجر في منحدر براير، قبل عدة أسابيع ؟
    - Aynen öyle. Büyülü kurşunumuz gibi olacak, retrovirüsü yönlendirip mutasyona uğramış hücrelerini onarmaya başlayacak. Open Subtitles سنتمكن من توجيه الفيروس الرجعي ونبدأ بإصلاح خلاياه المتحوّلة
    Sanırım arkadaki çiti onarmakla başlamalıyım. Open Subtitles أعتقد أني يجب أن أبدأ بإصلاح ذلك السياج الخلفي
    - Yüzünüze gözünüze bulaştırdınız. düzeltmek bana düşüyor. Open Subtitles لقد أفسدت كل شيء يا حضرة الجنرال وعليّ أنا الآن بإصلاح ما أفسدته
    Courtney, kardeşin, o menteşeyi onarmasını ona tembih etmediğimi söyledi. Bu demektir ki sana söylemişim! Open Subtitles كورتني ، لقد تحدثت مع أخوك وقد قال أني لم آمره بإصلاح البوابة
    Pekâlâ, endişelenmeyin, millet. Ben bunu halledeceğim. Bu arada siz de, provanıza karanlıkta devam edeceksiniz. Open Subtitles جميعكم، لاداعِ للقلق، سأقوم بإصلاح كل شيء في هذه الأثناء ستقومون بالتدرب في الظلام

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد