Gideceğimizden çok daha uzak yerlere gittik. Dışarıda hiçbir şey kalmamış. | Open Subtitles | أنصتي، ذهبنا أبعد مما تعيَّن علينا، لم يبقَ شيء بالخارج هنا. |
Bu Dışarıda yaptığın için sana para ödemiyorum. | Open Subtitles | أنا لا أدفع لك لتفعل ما تفعل بالخارج هنا. |
Seni nezarete atmamı istemezsin herhâlde. Neden Dışarıda bu kadar çok narkotik arabası var? | Open Subtitles | تعال يا رجل ضعنى فى قائمة النوم ما أمر بكلّ هؤلاء ، سيّارات ضابط مكافحة المخدّرات بالخارج هنا ؟ |
- Burada ne yapıyorsunuz, Bayan Clausen? | Open Subtitles | مالذي تفعلينه بالخارج هنا... سيده كلاوسن؟ |
- İçeri girmeliyiz, Dışarısı çok kötü. | Open Subtitles | ـ نحتاج للدخول ، إنه سيئ بالخارج هنا. |
Sen ve dışarıdaki herkes için geçerli Salvatore. | Open Subtitles | هذه رغبتك أنت وكلّ جنديّ بالخارج هنا يا (سلفاتور). |
Haydi çocuklar, böyle Dışarıda duramazsınız. | Open Subtitles | هيا يا جماعة ، لا يمكنكما البقاء بالخارج هنا |
Teşekkürler, kardeşim. Dışarıda biraz üşümeye başlamıştım. | Open Subtitles | شكراً ، يا أخي لقد كنت بدأت أشعر بالبرد بالخارج هنا |
Dışarıda dünya çapında bir seri katil var ve biz turta yiyoruz. | Open Subtitles | القاتل رقم واحد بالخارج هنا ونحن نأكل فطيرة التفاح |
Hayır, uyumuyor. Dışarıda bir yerlerde. Bunu hissedebiliyorum. | Open Subtitles | كلا ، إنه ليس نائم أنه بالخارج هنا ، أشعر بذلك |
Eğer burada Dışarıda kalırsan, mutlaka öleceksin. | Open Subtitles | انت مصاب لو ظللت بالخارج هنا, فمن المؤكد انك ستموت |
Havamı içeride atmamamın sebebi seninle Dışarıda karşılaşacağımı ummamdı. | Open Subtitles | سبب عدم إبتهاجي في الداخل فرحاً بالفوز لأني تمنيت أن أراكِ بالخارج هنا |
Ama Dışarıda kazanmak için her şey yapar. | Open Subtitles | لكن بالخارج هنا ، سيفعل أياً ماتطلبه الأمر كي يربح |
Dışarıda durup tuvaletim gelmemiş gibi davranacağım. | Open Subtitles | لذا سأبقى فحسب بالخارج هنا و أدّعي أنّي لست بحاجة إلى دخول الحمّام |
Evden 80 km uzaklaştık, gitme vakti artık. Dün akşam sen de gördün, Dışarıda kötü insanlar var. | Open Subtitles | الديار على بعد خمسين ميل، حان وقت العودة لقد رأيت بالأمس، هناك أشرار بالخارج هنا |
Asılmamak için Dışarıda saklanıyordu. | Open Subtitles | لقد كان يختبىء بالخارج هنا حتى لايتعرض للشنق |
Dışarıda geçirdiğimiz süre boyunca başarabildiklerimiz bunlar. | Open Subtitles | هذا كلّ ما لدينا بعد الوقت الذي أمضيناه بالخارج هنا |
- Burada ne yapıyoruz böyle dede? | Open Subtitles | جدي، ماذا نحن نفعل بالخارج هنا حتى؟ |
- Burada öldürülecektin. | Open Subtitles | أنت ستقتل بالخارج هنا |
- Ama Dışarısı çok soğuk. - Creswell'de tavuk ayıklamaktan iyidir. | Open Subtitles | لكن الجوّ بارد بالخارج هنا - خير من هضم الدجاج بالمطعم - |
Sen ve dışarıdaki herkes için geçerli Salvatore. | Open Subtitles | هذه رغبتك أنت وكلّ جنديّ بالخارج هنا يا (سلفاتور). |
Sence çocuklar babalarının neden Chevy'nin içinde böylece oturup durduğunu anlayacaklar mıdır? ... | Open Subtitles | هل تظن أن الأطفال سوف يفهمون سبب أن والدهم بالخارج هنا بدلا من أن يلعب معهم أمام الساحة |