benim için, özel hayatımla herkesin görebildiği hayatım arasında bir fark yok. | Open Subtitles | حسنا بالنسبة الي لا يوجد أي اختلاف حياة خاصة أو حياة عامة |
benim için, özel hayatımla herkesin görebildiği hayatım arasında bir fark yok. | Open Subtitles | حسنا بالنسبة الي لا يوجد أي اختلاف حياة خاصة أو حياة عامة |
Şimdi, görüyorsunuz, bunlar benim için bir anlam ifade etmiyor. | Open Subtitles | الآن ترى ذلك, ذلك لا يمثل شيء بالنسبة الي |
Yani bu benim için çok önemli bir olay... ama sen çizimlerinin hakkını devretmeyi kabul etmezsen, devam edemeyeceğim. | Open Subtitles | أنها حقا صفقة كبيرة بالنسبة الي ولكن لا يمكن أن أمضي قدما مالم تكوني مستعدة لتعملي العمل الفني. |
Bana göre, mecbur kalmadıkça 10 milyon dolar verseler bile ...buradan taşınmam. | Open Subtitles | بالنسبة الي انا لن اتحرك مقابل 10 مليون دولار الا اذا اجبرت على ذلك |
Hayır, Everett ben seni seviyorum. Onun benim için hiç bir manası yok. | Open Subtitles | لا، ايفيريت ، انا احبك انها لا تعني شيئا بالنسبة الي حقا؟ |
Bu bir iyilik değil. Bu, benim için bir yatırım. | Open Subtitles | أنه ليس معروفاً , انه استثمار كبير . بالنسبة الي , يارجل |
Bu benim için büyük bir şey. | Open Subtitles | الانتقال لهذا المكان امر مهم بالنسبة الي |
Bunun benim için ne kadar önemli olduğunu biliyorsun. | Open Subtitles | أتعلمين كم هذا الأمر اللعين مهم بالنسبة الي |
Sen olmadan burada benim için bir şey yok ve sen yanımda olmadan evimizde de bir şey yok. | Open Subtitles | لم يعد لي شيء هنا بدونك ولا يوجد شيء بالنسبة الي لاعود اليه بدون وجودك بجانبي |
Bunun benim için ne kadar anlamlı olduğunu bilmiyorsun. | Open Subtitles | أنت لا تعلم كم هذا الأمر مهم بالنسبة الي |
Bir sürü hem de. Seks benim için sıradan bir şey değil. | Open Subtitles | الكثير من الأشياء الجنس ليس شيء عابر بالنسبة الي |
Seninle birlikte olmak benim için rüya gibiydi. | Open Subtitles | أن أكون معكِ هو مثل حلم بالنسبة الي |
benim için sadece bir su birikintisi. | Open Subtitles | انه ضخم انه مجرد بركة بالنسبة الي - او، هيا الآن - |
Nikopol, benim için bir bedenden daha fazlası oldun. | Open Subtitles | نيكوبول"، لقد كنت أكثر بكثير" من مجرد جسد بالنسبة الي |
Ama benim için bu iş bitti. Bırakıyorum. | Open Subtitles | لكن بالنسبة الي انتهى كل شيء , انا سأنتهي من هذا العمل . |
Bu nedenle bu görev benim için zor bir görev. | Open Subtitles | لذلك ،فأنها مهمة صعبة بالنسبة الي |
Sanki her şey benim için yerine oturuyor. | Open Subtitles | كل شيء يبدو في مكانه الصحيح بالنسبة الي |
Bütün bunların benim için sıradışı olduğunu söylemeliyim. Ama bunu oynayacağım | Open Subtitles | علي ان اقول ان هذا غير عادي بالنسبة الي |
benim için eğlenceli değil bütün bunlar. | Open Subtitles | انظر هذا ليس ممتعا بالنسبة الي |
Bazen, okuldayken insanlar Bana kötü davranırdı, ve ben onun müziğini dinlerdim ve sanki içimde bir ışık yayılırdı. | Open Subtitles | في المدرسة, وهناك في بعض الأحيان الناس يعنون لي شيئاً ليفي 11 عاما منذ اكتشفت موسيقاه, هي شيئ مبهر بالنسبة الي |