Dallı budaklı kanallar inşa etmişlerdi ve suyu araziden çekip nehre akıtıyorlardı. | TED | ببناء شبكة من قنوات التصريف لتصريف المياه خارجاً من الأرض إلى النهر |
Bu çok-aileli kompleksi inşa etmekle büyük bir hata yaptık- para kaybettik. | Open Subtitles | عندما قُمنا ببناء مُجمع الأُسر المتعددة هذا ارتكبنا خطأً كبيراً خسِرنا المال |
Teşekkürler Josh. Bir kez daha prova yapmaya başladığımızdan beri mükemmel ilişkiler kuruyoruz zaten. | TED | ومرة أخرى، قمنا ببناء علاقات رائعة بينهم منذ تمرين البارحة فقط. |
Kızlarımıza cesur olmayı öğrettiğimizde ve onları teşvik eden bir grup oluşturduğumuzda inanılmaz şeyler inşaa edecekler ve bunu her gün göreceğiz. | TED | عندما نعلم الفتيات أن يكن شجاعات ونمتلك شبكة داعمة لتشجيعهن، فسوف يقمن ببناء أشياء لا تصدق، وأنا أرى هذا كل يوم. |
Bu evi büyükbabam yaptı. O ağaçlar içinde yaşamayı severdi. | Open Subtitles | جدّي قام ببناء هذا المنزل هو احبّ العيس بالقرب من الأشجار |
Birtakım deneyleri uyguladığımız Brezilya için bilgi vermek gerekirse, Brezilya hükümeti kendi sivrisinek fabrikalarını inşa etmişler, bizimkisinden fazlasıyla büyük ve biz Brezilya'da ölçekleme yapmak için burayı kullanacağız. | TED | وفي البرازيل حيث كنا نجري بعض التجارب، قامت الحكومة البرازيلية بنفسها ببناء مصنع بعوض خاص بالبرازيل وهو أكبر بكثير من مصنعنا، وسنستخدمه في عملية توسيع نطاق التجربة في البرازيل. |
Bağlantısı olduğunu belli etmemek için bunları göden uzak bir yerde yapmış. | Open Subtitles | هو قام ببناء و نَقل هذه الأسّلحة بعيدًا عن الأنظار لإخفاء تورطه. |
Yıldız Filosu sizin başka yerlerde de üs inşa etmenizle ilgilenebilir. | Open Subtitles | القيادة ربم تكون مهتمة ببناء قاعدة مثل هذه فى مكان أخر |
Ayrıca adam Büyülü Çember'in bir üyesi değilse ve yolun bir yerinde gizli bir kapı inşa etmediyse cesedi ortadan nasıl kaldırdı? | Open Subtitles | فيما عدا لو كان عضواً من الدائرة السحرية و قام ببناء الباب السحري في مكان ما في الطريق كيف جعل الجثة, .. |
Set ve kanallar inşa edeceğiz ağaç dikip, ekin ekeceğiz. | Open Subtitles | كلا ببناء السدود و القنوات و زراعة الأشجار و النباتات |
İlk füzyon çemberini sen inşa etmedin. Ne olmuş yani? | Open Subtitles | أذن انت لم تقم ببناء حجرة الأندماج الذرى الأولي.أذن ماذا؟ |
Neden kendi hatalarımızı ve kusurlarımızı düzeltmek umuduyla makineler inşa ederiz? | Open Subtitles | لماذا قد قمنا ببناء ألات على أمل تصحيح عيوبنا و نُقصنا |
Orası babamın arsası ve şu çirkin konutları inşa ediyor. | Open Subtitles | إنها أرض والدي، و، هو يقوم ببناء هذه الشقق البشعة |
Aslında müthiş bir fikir olduğunu düşündüm ve kano yapmaya başladım. | TED | أعني، ظننتها كانت فكرة عظيمة، لذلك بدأت ببناء الزوارق |
Hücrelerimizde zanaatkar benzeri bir şey yok. Yerine, günün planlarında, ne olursa olsun, onu inşaa eden aptal inşaat makineleri var. | TED | وفي خلايانا، ليس هناك حرفيّون مهرة، بل هناك الآت بناء غبية تقوم ببناء مهما كُتِب في الخطط، لا يهم ما تحتويه تلك الخطط. |
Başka biri bizden önce daha iyi bir kernel yaptı. | Open Subtitles | قام احدهم ببناء نواة افضل مما عملناه نحن |
Bunu yapmak için nükleer santralin etrafındaki bölgenin kaba bir topografik haritasını yaptık ve | TED | وللقيام بذلك، قمنا ببناء خريطة طبوغرافية للمنطقة حول محطة توليد الطاقة النووية. |
Tüm hapishaneleri yapmış olan çok uluslu bir şirket. | Open Subtitles | وهي شركة متعددة الفروع دوليا قامت ببناء حميع السجون |
İşte, öğrenenler lego yapar gibi kolay bir şekilde devre yapıyor. | TED | اذن هنا، الطلاب يقومون ببناء دائرة كهربائيه بشكل مشابهه لتركيبات الليغو. |
Brady nerede? Birincilik ödülümüz, Fare Labirenti yapan Brady'ye gidiyor. | Open Subtitles | الجائزة الأولى من نصيب برايدي الذي قام ببناء متاهة الفأر |
Bu sene adliyede yeni bir hapishane kurdum ve burada kaldığın sürece bir şey olursa, herhangi bir şey ateş alabilecek bir şey... | Open Subtitles | لقد قمت ببناء سجن جديد في محكمتي هذا العام وفي خلال فترة جلوسك هنا لو حدث شيء ما،أي شيء على الاطلاق يسبب اشعال النيران |
Fotoğraflarla bilgiler topladılar; elle her bir binayı yaptılar. | TED | سيجمعون المعلومات مع الصور، ويقومون ببناء كل مبنى يدويا |
Şahsi eşya yok. Hapisten çıktıktan sonra hayat kurmakla hiç ilgilenmemiş. | Open Subtitles | لا أغراض شخصية، لم يهتم ببناء حياة بعد خروجه من السجن. |
Birinci ağızdan hikâyelerin küresel bir arşivini oluşturuyorum ve haritalama teknolojisiyle aralarında bağ kuruyorum böylece çevrelerin tam olarak nerede dağıldığını görebiliyoruz, çünkü bu yalnızca Amerikalıların yaşadığı bir sorun değil. | TED | أقوم ببناء أرشيف عالمي لإفادات بصيغة المتكلم الأول وربطها بتقنية رسم الخرائط، لكي يتسنى لنا رؤية مكان اقتحام هذه الدوائر بالتحديد، لأنها ليست قضة أميركية فحسب. |
Ama 67 tane rampa kurmamıza da gerek kalmayacak, böylece zarara girmeyebiliriz. | Open Subtitles | و لكن لم يعد علينا أن نقوم ببناء 67منحدراً و لهذا لن نخسر أي أموال |
Biz de bir laboratuvar kurduk 18 tekerlekli bir karavanın arkasına kurduk laboratuvarı ve onu daha iyi örnekler çıkaracağımız çalışma alanımıza götürdük. | TED | فقمنا ببناء مخبر .. مخبر على قاطرة من 18 اطار .. واخذناه الى موقع التنقيب لكي نحصل على عينات افضل |
Birileri etrafına bir duvar örmeye başlıyor kısa süre içinde sen de bir duvar örmeye başlıyorsun. | Open Subtitles | أحدهم يبني حاجزاً حولك, و.. قريباً تبدأ أنت ببناء حاجزك بنفسك |