ويكيبيديا

    "بحاجه" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • gerek
        
    • lazım
        
    • ihtiyacım
        
    • ihtiyacı
        
    • gerekiyor
        
    • ihtiyacın
        
    • ihtiyacımız
        
    • gereken
        
    • istiyorum
        
    • ihtiyacınız
        
    • gerektiğini
        
    • gerekiyordu
        
    • zorunda
        
    • ihtiyaçları
        
    • gerekecek
        
    Bundan hoşlanmadığınızı biliyorum, ama içeri girmem gerek, tamam mı? Open Subtitles اعلم انك لا تحبذ ذلك، ولكنني بحاجه إلى الدخول، موافق؟
    Özür dilerim büyükbaba. Benim biraz hava almam lazım. Bay Lewis. Open Subtitles معذرة يا جدي انا بحاجه لاستنشاق بعض الهواء النقي سيد لويس
    Bu sabahki güvenlik kasedinin kopyasına ihtiyacım var, ITS'te 8:50- 9:00 arası, Open Subtitles انا بحاجه لشريط الامن ما بين الساعه الثامنه و النصف و التاسعه
    Bu çocuğu önemsediğini biliyorum, ama şu an yanımda olmana ihtiyacım var, ve babanın da ikimize ihtiyacı var. Open Subtitles اعرف انكِ تهتمين بهذا الفتى و لكنى بحاجه لكِ هنا الان و يحتاج اباكِ ان نكون هنا من اجله
    Hemen bir teşhis gerekiyor. En iyi adli tıpçımız kim? Open Subtitles انا بحاجه لهويته من هو افضل من يمكنه القيام بهذا
    Yardıma ihtiyacın olduğunu biliyorum. Ama bu sefer verebilecek durumda değilim. Open Subtitles أنا أعرف انكى بحاجه للمساعده,ولكن حاليا لا يمكننى تقديم شيئ لكى
    Peki, eğer bu genç adam sıkılırsa, burada bir çok gönüllüye ihtiyacımız olacak. Open Subtitles ان ضعر هذا الفتى بالضجر, نحن بحاجه للعديد من المتطوعين في المشفى هنا
    Böyle sakalının olması için sağlam bir hormon takviyesi yapman gerek. Open Subtitles سيتكون بحاجه للكثير من حقن الهرمونات كي ينمو لك لحية كهذه
    Bana teşekkür etmene gerek yok, ama sayemde, sen kazandın. Open Subtitles حسنا انت لست بحاجه لشكري ولكن الفضل لي لقد ربحت
    Ameliyat odasında olaylar çok hızlı gerçekleşecek, ...buna hazırlıklı olman gerek. Open Subtitles ستشتعل الأمور فى غرفه العمليات، لذا أنتِ بحاجه لأن تكونِ مستعدة.
    Umarım ikiniz bunu geride bırakabilirsiniz, ama bırakamazsanız ve konuşacak biri lazım olursa, ya da ağlayacak bir omuz... Open Subtitles انتم يمكنكم تخطي هذا واذا كنتِ لاتستطعين. واذا كنتِ بحاجه لشخص للتحدث معه او مجرد كتف لكي تبكي عليه..
    - Sana hatırlatmam lazım ki itfaiyeciler asla yanan binaya koşarak girmez. Open Subtitles هل أنا بحاجه لتذكيرك أن رجال الاطفاء لايهرعون ابدا الى مبنى يحترق
    Başka şeyler de sarpa sarmadan önce onun güvenliğini sağlamam lazım. Open Subtitles الآن أنا بحاجه لجلبها لبر الأمان قبل ان تزداد الأمور سوءً.
    İhtiyacım olmayan bir dersi dinlemeye, sırf senin anahtarını... çalmak için katlandım. Open Subtitles أنا أرى أني عانيت من خلال الدراسه التي لم أكن بحاجه اليها
    Ne zaman kötü bir şey olsa hemen birini suçlama ihtiyacı hissediyoruz. Open Subtitles هذه لن تسري عليهم ليست بحاجه لذلك بقدر أن الأمر سيبدو معقولاً
    Annem aşırı gergin ve benim ona veremeyeceğim bir şeye ihtiyacı var. Open Subtitles أمي متوترة للغايه و هي بحاجه لشيء ما لا يمكنني تقديمه لها
    Sizin güçlü olmanız gerekiyor. Bütün o şeylere ihtiyacınız yok ki? Open Subtitles من المفترض ان تكونوا رجال اقوياء لستم بحاجه للادوات صح ؟
    Ama bölge maçlarını sürekli olarak kaybediyoruz ve bu gidişe dur dememiz gerekiyor. Open Subtitles اوه حقا . نحن لسنا بحاجه للخساره الرابعه على التوالي , صح ؟
    İyi şanslar. İhtiyacın olan bir şey yok. Mükemmel olacaksın. Open Subtitles حظ موفقاً ، انت لست بحاجه إليها سوف تكون رائعاً
    Tuzağı boşluğun üzerine çekmemiz için hala zaman ihtiyacımız var . Open Subtitles ما زلنا بحاجه إلى المزيد من الوقت لسحب القماش عبر القضبان
    Bunu hâlâ yapabiliriz. Tek yapman gereken arkana yaslanıp somurtmayı kesmek. Open Subtitles ومازال بإمكاننا أن نفعلها, أنت فقط بحاجه للنهوض وتكفي عن التكشير.
    - Seni istiyorum. - Ben her isteyenle beraber olmam. Open Subtitles ـ أنا أريدك ـ أنا لست بحاجه لأن يريدنى أحد
    Siz dinlenin ve biraz şarap için. İkisine de ihtiyacınız var. Open Subtitles أبقي هنا وأسترح وتناول بعض الخمر انا متأكد أنك بحاجه للأثنين
    Olumsuz Yüzbaşı. En az üç saat daha gerektiğini söyle. Open Subtitles فاوضه أيها النقيب أخبره أنك بحاجه لثلاث ساعات على الأقل
    Tedavi görmesi gereken başka birisinin gelebileceğini düşündüklerinden yer açmaları gerekiyordu. TED لأنهم كانوا بحاجه لمساحة لشخص آخر يظنون أنه من الممكن ان ينجوا مما حدث له.
    Ancak hepsini yerseniz sizi buradan çuvalla çıkarmak zorunda kalabiliriz. Open Subtitles حسنا سيدي لكن إذا كنت ستستمر بالأكل إلى وقت متأخر فنحن بحاجه إلى سحبك خارجا
    Umarım göreve hazırsınızdır. Bu genç adamların disipline ihtiyaçları var. Open Subtitles حسناً, آئمل أنك مستعد للمهمة هؤلاء الفتيان بحاجه للعقاب
    Bilgisayarına birkaç dakika bakmam gerekecek. Open Subtitles انا بحاجه لبضعه دقائق بمفردى على حاسوبها

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد