Bunun yoğunlaşma denen şey yüzünden olmadığı ortaya çıkıyor, ve bu, şunu açıklıyor. | TED | يبدو ان ذلك ليس بسبب شيء يسمى غشاء التكثيف, وهذا يعطي تفسيرا لذلك |
Ama böyle bir şey yüzünden başkalarının bana gülmesini istemiyorum. | Open Subtitles | ولكنني لا أريد أن يضحك علي الآخرون بسبب شيء كهذا |
Kiliseye bu kadar çok gelen kişi kendini, yaptığı bir şey yüzünden affetmeyen kişidir. | Open Subtitles | الشخص الذى يأتى إلى الكنيسة هكذا هو شخص لا يستطيع مسامحة نفسه بسبب شيء ما |
Evet, aslında yerin hareket ettiğini hissettim ve bu, tetiklediğiniz bir şeyden dolayı oluyor, aslında bu oldukça heyecan verici. | Open Subtitles | لمجرد إحساسك بأن الأرض تتحرك بسبب شيء أحدثته أنت، يا له من شعور رائع. |
Söylediğine göre, doğum gününde ona söylediğim birşey yüzünden yapmış bunu. | Open Subtitles | وقالت أنها فعلت ذلك بسبب شيء قلته لها يوم عيد ميلادها |
Bir şey yüzünden çok üzgündüm. Bir şey yüzünden çok mutsuzdum. | Open Subtitles | و لكني كنت حقا غاضب بشأن شيء ما و أشعر بالكئابة بسبب شيء ما |
Söylediğim bir şey yüzünden Daniel'ın suçlu olduğunu sanıyor! | Open Subtitles | والدي، انه يعتقد فقط ان دانيال مذنب بسبب شيء قد قلته |
Ama işinin sırf benim sorumlusu olduğum bir şey yüzünden riske girmesi berbat. | Open Subtitles | لكن من المقرف أن تخاطر بعملك بسبب شيء أنا مسؤولة عنه لا استطيع العيش بذلك |
Kocanızın, yaptığı cinsel bir şey yüzünden öldürüldüğünü sanıyoruz. | Open Subtitles | نظن ان زوجك قد استهدف بسبب شيء جنسي فعله مع تلك المومس |
Yaptığım başka bir şey yüzünden buraya geliyorlar. | Open Subtitles | أنا أتوقع وصول أحدهم بسبب شيء آخر اقترفته. |
Ona verdiğin şey yüzünden ölürse, olacak olan şey bu. | Open Subtitles | لو مات بسبب شيء أعطيتَه له، فهذا ما سيحدث |
Ordudan yapmadığım bir şey yüzünden atılan adam, benim... | Open Subtitles | أنا مَن طُردتَ من الجيش بسبب شيء لم أفعله. |
Doğru olmayan bir şey yüzünden bir adamın itibarının iki paralık olmasına göz yummayacağım. | Open Subtitles | لا أريد أن أرى سمعة رجل تتدمر بسبب شيء لم يحدث |
Benim yaptığım bir şey yüzünden kendini cezalandırıyor. | Open Subtitles | هذا بالضبط ماكنت أخشاه. إنه يعاقب نفسه بسبب شيء فعلته أنا. |
Demek istediğim, onun geçmişindeki bir şey yüzünden böyle oldu, değil mi? | Open Subtitles | أعني ، هذا حدث بسبب شيء ما في ماضيه ، أليس كذلك ؟ |
Ateşin yok. Yediğin bir şey yüzünden mi? | Open Subtitles | لا توجد حمى هل يكون بسبب شيء ما تناولتيه؟ |
Muhtemelen sizin yaptığınız bir şeyden dolayı başladı. | Open Subtitles | من المحتمل اني هكذا بسبب شيء انتم فعلتوه. |
"Hindenburg"da yaptığın birşey yüzünden. | Open Subtitles | بسبب شيء فعلتموه ل"هيندينبيرغ". |
Şimdi yapmadığı bir şey için onu çocuklarından uzaklaştıracak mısın? | Open Subtitles | الأن,أنت سوف تأخذها بعيداً عن أطفالها بسبب شيء لم ترتكبه |
Bana birşeyler için teşekkür ediyorlar. | Open Subtitles | إنهم يشكروننى بسبب شيء |
Boynuzlarım olduğu için mi bir geyiğim? Yoksa yediğimiz şeylerden mi? | Open Subtitles | هل أنا آيل بسبب قروني ، أو بسبب شيء آخر ؟ |
Ya buna birisi sebep olduysa? | Open Subtitles | مذا لو كانت هذه الأعراض ..ليست بسبب شيء ما |