| senden uzak olabilirim, ama ...sen şu anda tam karşımdasın. | Open Subtitles | بالرغم من أني بعيداً عنك إلا إنني أراك دائماً أمامي |
| - Dürtüler mi? senden uzak durmamın ne kadar zor olduğu hakkında hiçbir fikrin yok. | Open Subtitles | أنت ِ لا تعلمين كم من الصعب البقاء بعيداً عنك ِ |
| Ama haklıydın sanırım senden uzak durmalıyım. | Open Subtitles | ولكن أنت على حق أعتقد بأنه يجب علي البقاء بعيداً عنك |
| Henry, seni çok özledim keşke daha önce gelebilseydim ama senden uzakta yaşamaya mahkûm edildim. | Open Subtitles | هنري، أنا أفتقدك كثيراً وكنت سآتي قبل ذلك لكني أجبرت على أن أعيش بعيداً عنك. |
| Senden ayrı olmaya katlanabileceğimi sanmıyorum. | Open Subtitles | أنا لا أعتقد اننى يمكن أَن أَقف أن يكون بعيداً عنك |
| senden uzak durmaya çalışıyorum çünkü sana gerçeği söylemek istemiyorum. | Open Subtitles | احاول ان ابقى بعيداً عنك حتى لا اقول الحقيقه |
| senden uzak durmamı söylüyor. | Open Subtitles | يَقُولُ بأنّني يَجِبُ أَنْ أَبْقى بعيداً عنك. |
| # Bebeğim, senden uzak durmaya çalıştım # # Diğer yiyeceklerle görüşmeye çalıştım # | Open Subtitles | حبيبي، حاولت البقاء بعيداً عنك حاولت رؤية أطعمة أخرى |
| Eğer camları ve kapıları kilitleyip onu senden uzak tutabilseydim, yapardım. | Open Subtitles | لو كان باستطاعتى أن أوصد الأبواب والنوافذ كى أصونها بعيداً عنك لكنت فعلت |
| Lena, beni senden uzak tutan şey, artık yok. | Open Subtitles | لينا, الشيء الذي ابقاني بعيداً عنك, لقد ذهب. |
| Ama isteğini yerine getirerek bunu senden uzak tutacağım. | Open Subtitles | لكن بناءاً على طلبك لي سوف ابعده بعيداً عنك |
| Ama isteğini yerine getirerek bunu senden uzak tutacağım. | Open Subtitles | لكن بناءاً على طلبك لي سوف ابعده بعيداً عنك |
| bu arada ben gözlerimi senden uzak tutmaya çalışacağım ve umuyorum ki bu güzel kafanın içinde bir beyin vardı. | Open Subtitles | في الوقت الحالي, أحاول أن أبقي عيناي بعيداً عنك و أتمنى أن يكون هناك دماغ داخل رأسك الجميل |
| senden uzak kalarak aptallık ettim. Her şeyin üzerinden o kadar zaman geçti ki. | Open Subtitles | لقد كنت أحمقاً لأبقى بعيداً عنك لفترة طويلة |
| Ve bunu senden uzak tutabilmek için elimden gelen her şeyi yapacağım. | Open Subtitles | لذا بصراحة سأبذل جهدي لأبقي هذا التحقيق بعيداً عنك |
| Ama onları senden uzakta tutmaya değer. | Open Subtitles | لكن الأمر يستحق، أن أبقيهم بأمان بعيداً عنك. |
| senden uzakta olmak benim için çok zor. | Open Subtitles | من الصعب علي أيضاً أن أكون بعيداً عنك |
| senden uzakta, güvenli bir yere. | Open Subtitles | مكان آمن بعيداً عنك |
| Senden ayrı daha fazla zaman harcamak istemiyorum. | Open Subtitles | أنا لا أريد أن اقضي مزيداً من الوقت بعيداً عنك |
| Gerçek bir yataktayım ama Senden ayrı tek bir gece bile uyumadım. | Open Subtitles | أنا في سرير حقيقي، ولكنني لم أنم ليلة واحدة بعيداً عنك. |
| senden uzağa gidiyorum ne zaman adam olur düzelirsin, o zaman seninle görüşeceğim. | Open Subtitles | . أنا سأذهب بعيداً عنك أنا لن أراك ثانية . إلا في اليوم الذي ستنصلح فيه |
| Çocuklarını senden ayırmayacağım Robbie. | Open Subtitles | لن آخذ أطفالك بعيداً عنك روبي |