İyi kalpler tarafından harekete geçirilen iyi akılların bir ürünü olarak bunu büyük bir memnuniyetle okudum. | Open Subtitles | قرأته بإرتياح وفخر كبير بفضل الرؤساء الجيدين الذين يعملون بقلوب طيبة |
Katilin kurbanların kalbini tuttuğu yerde. Onu şimdi hissediyor musun? | Open Subtitles | حيث كان القاتل يحتفظ بقلوب قتلاه. هل تستشعرينه الأن؟ |
Ekranının ötesine geçerek insanların kalpleri ve hayal güçleri ile daha derinden bağ kurmaya çalışıyorduk. | TED | كنا نبحث فيما وراء الشاشة، في محاولة للتواصل تواصلاً أعمق بقلوب الناس وخيالهم. |
Fakat beyefendilerin kalbine girmekte en hızlı olanı. | Open Subtitles | ولكنها أسرع الفائزات بقلوب الرجال النبلاء مسبقًا |
Sizinle iş yapmayı tercih ettim, ...çünkü artık bana dedektif olarak verilen İngiliz dönmelerin ve süslü tiplerin, ...kalplerine ve ciğerlerine güvenim kalmadı. | Open Subtitles | قررت اللجوء إليكم أيها الرجال لأنني لم أستطع الوثوق بقلوب الضعفاء الشواذ البريطانيين الذين منحوني إياهم المشرفين |
Parıldayan kalplerimizle, yükselişi görüyoruz. Kuzeye doğru, güç ve özgürlüğe | Open Subtitles | بقلوب مشرقة نراكِ تسطعين" "في الشمال الحقيقي قويّة وحرّة |
Evet ikna olmadık. Ama kalbimiz de taştan değil kızım. | Open Subtitles | , نحن لم نقتنع بعد , نحن لسنا بقلوب من حجر |
Ve halklar, zamanında onları buyur eden komşu ülkeler içtenlikle ve tüm kalpleriyle, boğulmuş durumdalar. | TED | ومجتمعات البلدان المجاورة التي رحبت بهم مرة بقلوب وأذرع مفتوحة أُرهِقت |
İnsanları kontrol edebilmek için kalplerindeki karanlığı kullanman gerektiğini sana ben öğrettim, Obito. | Open Subtitles | لقد علّمتك كيف تستغلّ الظلام الكامن بقلوب الناس كي تتلاعب بهم، أليس كذلك يا أوبيتو؟ |
Ben erkeklere mavi toplar veriyorum, kırık kalpler değil. | Open Subtitles | أنا أترك الرجال بكرات متورمة، وليس بقلوب مجروحة |
Amerikalılar seçimleri hakkında fikirlerini yaymayı çok defa denediler, açık kalpler ve beyinler tarafından hoşnut bir biçimde karşılanacaklarına inandılar. | TED | لقد حاول الامريكيون فرض مفهومهم عن الخيارات لانهم يظنون .. ان الناس سوف .. ويجب عليها ان ترحب بهذا المفهوم بقلوب وعقول منفتحة |
- Şimdi kırık kalpler 2 oldu. | Open Subtitles | -لذا الآن هم إثنين بقلوب مكسورة |
Eski bir deyişle "Halkın kalbini kazanmak" Bizim işimiz bu. | Open Subtitles | "فز بقلوب وعقول الناس" هذه وظيفتنا. يجب علينا .. |
Jaffa'nin kalbini masumların kanını akıtarak kazanamazsın. | Open Subtitles | لا يمكنك الظفر بقلوب الـ((جافا)).. بإراقة دماء الأبرياء بلا داعي |
Sağlıklı kalpleri olanlar için bu uygulama kan basıncını düşürebilir ve kardiyovasküler hastalık için risk faktörlerini azaltabilir. | TED | أما بالنسبة لمن يتمتعون بقلوب صحية، يمكن لهذه الممارسة خفض ضغط الدم وتقليل عوامل خطر التعرض للمرض القلبي الوعائي. |
Bizim için tamamen yitmeden önce boyun eğenlerin kalpleri ve zihinlerini geri kazanmalıyız. | Open Subtitles | ونفوز بقلوب وعقول أولائك الذين يتساؤلوون قبل أن نخسرهم |
İnsanların kalbine ne yaptığınızı. | Open Subtitles | أعرف ما الذي تفعلينه بقلوب الناس |
Çocukların kalbine hasar veren bir şey olmalı. | Open Subtitles | شيء ما يضر بقلوب هؤلاء الأولاد. |
Bir hikâye oluşturup onu kullanarak adamların kalplerine ve akıllarına dokunabilirler. | Open Subtitles | بتشكيل قصة معينة وتطويعها للتحكم بقلوب الرجال وعقولهم |
Oradan geçenlerin kalplerine korku salarlar. | Open Subtitles | ينشرون الرعب بقلوب كلّ العابرين. |
Parıldayan kalplerimizle yükseliyoruz Kuzeye doğru, güç ve özgürlüğe. | Open Subtitles | بقلوب مشرقة نراكِ تسطعين" "في الشمال الحقيقي، قوية وحرّة |
"Parlayan kalplerimizle, yükselişini görürüz." | Open Subtitles | ♪بقلوب متوهجة ♪ ♪ نراكم ترتفعوا ♪ |
kalbimiz buruk bir şekilde, Prens Robert Hazretleri'nin ölümünü tasdik ediyoruz. | Open Subtitles | 'ومن بقلوب مثقلة بالأحزان ان لدينا الان تأكيدات أن صاحب السمو الملكي الأمير روبرت ذهابه. |
İnsanların kalpleriyle oynamama rağmen geceleri rahatça uyuyabileceğim. | Open Subtitles | سأتلاعب بقلوب الناس وأنعم بالنوم ليلاً |
Bitap bir ulusun kalplerindeki utançtır bu. | Open Subtitles | غروره الوحشي الذي ألحق العار بقلوب الشعب المنهك |