ويكيبيديا

    "بلاستيك" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • plastik
        
    • naylon
        
    • plastiğe
        
    • Plastique
        
    • plastikle
        
    • plastikten
        
    • plastiği
        
    • plastiktir
        
    • Plastic
        
    • plastikte
        
    • plastikler
        
    plastik sargı, askı ve tipeksten yapılmış basit bir aygıt. Open Subtitles هذا جهاز بسيط للغاية مصنوع من طوق بلاستيك وحمالة معطف
    Neden beni şehirde koşuşturdun salak bir plastik parçası bulmam için... Open Subtitles لماذا جعلتني الف المدينة، في محاولة البحث عن قطعة بلاستيك غبية،
    Nasıl olduğunu bilir misiniz, bilmiyorum ama muhtemelen bir plastik parçasına sokup çıkarmaktan ve sahte ot çekmekten iyidir. Open Subtitles و لا أعرف إذا تعلمون شعور هذا لكنه على الأرجح أفضل من مضاجعة قطعة بلاستيك و تدخين حشيش مزيف
    Eğer buyatak yeni değilse, Nasıl oluyor da üzerinde naylon oluyor? Open Subtitles لو هذا السريرِ لَيسَ بجديدَ، اذا كيف جاءُ بلاستيك على المفرشِ؟
    Yakın zamanda bilim adamları tarafından planktonlar için ele alındı ve planktonların altı katı kadar plastik buldular. TED مؤخرا قام العلماء بسحب عوالق الكائنات البحرية منها. وقد وجدوا بلاستيك أكثر بستة أضعاف من العوالق البحرية.
    Harmanlanan malzemeyi ekstruder'e gönderir ve orada eriterek spagetti benzeri plastik çubuklar oluşturmak için küçük delikli kalıplardan geçiririz. TED ونقوم بدفع هذه المواد إلى البثوق حيث نقوم بإذابتها ندفعها من خلال ثقوب صغيرة صانعين بذلك خيوط بلاستيك تشبة السباغيتي
    Şimdi bu tip planktondan çok plastik kapsayan örnekleri nasıl analiz ediyoruz? TED الآن، كيف نحلل عينات كهذه التي تحوي بلاستيك أكثر من العوالق
    Yüzlerce nekropsi yaptık ve üçte birinden fazlasının midesi plastik parçalar ile kirlenmişti. TED قمنا بمئات التشاريح أكثر من الثلث كان بداخل بطونهم بلاستيك ملوث
    2050'ye kadar okyanusta balık kadar plastik belki de balıktan daha fazla plastik olacağını biliyor muydunuz? TED هل تعرف أنه بحلول 2050 سيكون هنالك بلاستيك في المحيطات أكثر من السمك؟
    Geridönüşümlü plastik de değil, değeri zengin veya yoksul plastikle karşılaşan herkesin hayatına transfer edilen sosyal plastik adında bir materyal. TED وليس بلاستيك معاد تدويره، ولكنه بلاستيك اجتماعي، هو مادة تنتقل قيمتها عبر حياة الأشخاص المتعاملين بها، أغنياء وفقراء.
    Şimdi beni dinle ben ne plastik istiyorum ne de hisse. Open Subtitles الآن أنصتي لكلامي لا أريد أي بلاستيك لا أريد أية طوابق أرضية
    plastik, toz geçirmez, yanmaz, geçirmez, geçirmez. Open Subtitles بلاستيك . مضاد للصدء مضاد للنار . مضاد لكل شئ
    Hayır, ben de öyle sanmıştım. Odayı bölen bir plastik. Open Subtitles ظننت ذلك، ولكنها قطعة بلاستيك تقسّم الغرفة
    Mobilyalar plastik. Bu yaşamak için hiç rahat değil. Open Subtitles هناك بلاستيك على الأثاث, هذه ليست حياة مريحة
    Akşama plastik bir torba içinde evine gidebilirsin. Open Subtitles تستطيع أن تعود الى المنزل فى كيس بلاستيك الليلة
    Sert plastik, kalıplanmış kasa. Daha önce böyle bir şey görmediniz. Open Subtitles بلاستيك مقوّى، قالب مصبوب لم تروا أبدًا من هذا
    Onu son gördüğümde, büyük plastik bir torbanın içindeydi. Open Subtitles حسناً, أخر مرة رايته فيها كان في كيس بلاستيك كبير
    - Çeltikler için yirmi metre naylon almıştım, onu dört tane direğe gerdim. Open Subtitles -ماذا تقصد بالبلاستيك؟ -لقد إشتريت 20متراً من بلاستيك الحقول ووضعته على أربع جوانب.
    Kağıt sadece yüksek ısıda yanıp plastiğe yapışır. Open Subtitles الورق ينحرق إلى بلاستيك فقط في مستويات عالية من الحرارة
    Benim adım Plastique. Ve öyle değilim. Open Subtitles أدعى "بلاستيك" الآن، كما أنّي لست أفضل من هذا.
    Hepimiz hayvanların göbeklerinde plastikle öldüğü o resimleri gördük. TED كلنا رأينا صورا مدمرة لحيوانات تموت بسبب بلاستيك في معدتها
    Şeffaf plastikten yapıldı, böylece dünya senin ne kadar normal olduğunu görebilecek. Open Subtitles إنه مصنوعة من بلاستيك شفاف لكي يرى العالم كم أنت شخص طبيعي
    Temel olarak PET plastiği büyük, sert, uzun ömürlü kirletici madde olmaktan bakterilerim için lezzetli bir öğüne dönüşüyor. TED لذا إجمالًا، يتحول بلاستيك PET من مُلوثٍ طويل الأمد كبير وقوي إلى وجبة شهية للبكتيريا.
    PET plastik dünyada en yaygın bir şekilde tüketilen plastiktir. TED بلاستيك PET هو أكثر أنواع البلاستيك إنتاجًا في العالم.
    Dün gece Plastic Death konserine gittim, sabah saatimi bile duymadım. Open Subtitles لأني ذهب لحفل "بلاستيك ديث" ليلة أمس لم أتمكن من سماع صوت المنّبه اليوم و أريد أن أتاكد
    Ben de "Kâğıtta mı istersin, plastikte mi?" diye sordum. Open Subtitles فسألته إن كان يريده على ورق أم بلاستيك
    Sizin de gayet iyi bildiğiniz gibi plastikler farklı renklerde olabilirler. TED وأيضاً اي بلاستيك يمكن أن يمتلك أي لون كما تعرفون جيدا

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد