ويكيبيديا

    "بوجودك" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • olduğun
        
    • varlığını
        
    • olmana
        
    • varlığından
        
    • olman
        
    • olmandan
        
    • varolduğunu
        
    • olmaktan
        
    • olduğunuzu
        
    • var olduğunu
        
    • olduğunuz için
        
    • olduğuna
        
    • gelmene
        
    • olmanıza
        
    • olduğu için
        
    Ooo.. Sera, burada olduğun için ne kadar mutluyum sana anlatamam. Open Subtitles آه ياسارة, لا أستطيع أن أعبر عن مدى سعادتي بوجودك هنا
    Şey, Sufi... on yıI sonra karşımda oturuyorsun... yanımdasın... ama senin varlığını hissedemiyorum. Open Subtitles بعد عشر سنوات أنت جالسة أمامي و قريبة منى و لا أشعر بوجودك
    Burada olmana sevindim, çünkü seninle konuşmak istediğim bir şey var. Open Subtitles انا سعيد بوجودك هنا لأن هناك شئ اريد ان نتحدث بشأنه
    Aslında varlığından bile haberim yoktu. Open Subtitles رغم أنه من الناحية النظرية لم أكن أعلم بوجودك
    Etrafta olman ne kadar eğlenceli de olsa böyle hapis hayatı yaşayamam. Open Subtitles أنصت , أستمتع كثيراً بوجودك معي ولكني لا أريد أن أكون سجيناً
    Senin yanımda olmandan ne kadar hoşlandığımı biliyorsun. Open Subtitles اليك الامر تعرف اني فعلاً استمتعت بوجودك
    Karım varolduğunu bile bilmiyor, ki bence bilmemesi kesinlikle daha iyi. Open Subtitles زوجتي لا تعلم أساسا بوجودك وهذا بلا شك شئ فى مصلحتنا
    Çalışmak zorunda olduğun saatleri biliyorum ama sen buradayken bile aklın burada değil. Open Subtitles أفهم أن هناك وقت لتعمل به ولكن حتى عندما تأتي، لا أشعر بوجودك
    C.O.B., efendim yanımızda olduğun için çok şanslıyız ve teşekkür ederiz. Open Subtitles من ثَمّ, أقول لك يا سيدى, أننا محظوظون بوجودك وشكراً جزيلاً.
    Burada olduğun için çok mutluyum tatlım. Open Subtitles ـ نعم ـ إننى سعيد بوجودك بالمنزل يا حبيبتى
    Dünya varlığını kabul edecek kimsenin kalmadığı bir dünyaya dönüşecek! Open Subtitles وحينها لن يبقى أحد كي يعترف بوجودك في هذا العالم.
    Onunla müzik dinlediğimde, senin varlığını hissedebiliyorum. Open Subtitles بواسطتها أستمع الى الموسيقى يمكنني أن أشعر بوجودك
    Bizimle beraber olmana sevindim, Crown. Hazır, takım... Yüzbaşı. Open Subtitles أنا سعيد بوجودك معنا يا كراون اجعل هؤلاء الرجال ينتظمون بالتشكيلة بسرعة يا نقيب كاردويل
    Leo burada olmana sevindim, dostum. Gerçekten çok işim vardı. Open Subtitles ليو" ,يا رجل, سعيد بوجودك هنا" لقد كنت حقاً مشغولاً
    Seni tanımasaydım varlığından haberim bile olmazdı. Open Subtitles لم لم أكن أعرفك شخصياً لما عرفتُ بوجودك أصلاً
    Komisyonda senin olman ülkemiz adına büyük bir şans. Open Subtitles بوجودك في اللجنة، ستكون هناك فرصة حقيقية لبلادنا.
    Saat 20:45 de evde olmandan yola çıkarak, kadını yatağa atamadığını tahmin ediyorum. Open Subtitles أعتقد أنك بوجودك هنا في الساعة 8: 45 أنك لم تنم معها
    Senin bir hafta önceye kadar varolduğunu bilmiyordum. Aslında bu harika bir bahane. Open Subtitles ولكن أنا فقط علمت بوجودك منذ أسبوع أعتقد ان هذا عذر جيد
    Eee, Josh, neden bize burada olmaktan dolayı nasıl hissettiğini anlatmıyorsun? Open Subtitles إذا، جوش لماذا لاتخبرنا كيف تشعر بوجودك هنا
    Ah, parfüm sıkmasanız veya nefes alırken ses çıkarmasanız da iyi olur, yoksa orada olduğunuzu bilirler. TED ويستحسن أن لا تضع أي عطر وأن لا تتنفس بصوتٍ عالٍ، وإلا فسيعلمون بوجودك.
    Senin gerçekte var olduğunu nasıl bileceğiz ki eğer bizimle birlikte hindistan cevizi içmezsen? Open Subtitles كيف نعلم بوجودك الفعلى ان لم تنضم الينا فى الشرب من جوز الهند؟
    Birlikte olduğunuz için çok mutlu. Open Subtitles ولكننى أعتقد أنها ستكون سعيدة للغاية بوجودك...
    Burada olduğuna sevindim ufaklık. Sana söylemem gereken şeyler var. Open Subtitles أنا سعيد بوجودك هنا أيها الصغير أريد إخبارك بالعديد من الأمور
    Çocuklar da gelmene çok sevindiler. Open Subtitles كان من الجميل ان تزورينا الاطفال استمتعوا بوجودك
    Aslında doktor, burada olmanıza sevindim. Open Subtitles في الواقع ، أيّها الطبيب أنا سعيدة بوجودك هنا
    Özellikle de senin var olduğunu bile bilmeyen, onu asla senin gibi sevemeyecek yabancı ve aptal kadınlarla düşüp kalkmakta ısrar eden,aklı başına gelir de gerçek mutluluğun başkasında değil sende olduğunu anlar diyerek geçirdiğin geceler boyu seni dışarıda tek başına bekleten, ama bir yandan da o, bencil, olgunlaşmamış kalpsiz bir serseri olduğu için... Open Subtitles وخاصة عندما تقدم قلبك.. لشخص لا يكاد يشعر بوجودك والذي يصر على مضاجعة نساء غريبات وغبيات..

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد