Aslında, ben bırakmayı düşünüyordum ama, bu 10 ila 15 yıl Tayland cezaevine tıkılmak için tutuklanmamdan önceydi. | Open Subtitles | في الواقع، كنت أفكر بالاعتزال، لكن كان هذا قبل القبض عليَ و إلقائي في سجن تايلاندي. منذ 0 إلى 15 عاماً. |
Tayland yemeği sipariş edip adresi verdikten sonra. | Open Subtitles | بعد أن طلبت طعام تايلاندي وأعطيتك هذا العنوان. |
Asılsız uyuşturucu suçlamalarıyla düştüğü bir Tayland hapishanesinden kaçışını anlatıyor. | Open Subtitles | ،عن كيف أن فرّ من سجنٍ تايلاندي حيث إتهموه بتُهم مخدّرات زائفة |
Tam bir kimyasal etkileşime girsin diye harika Thai çubuğumuz ile karıştırdım. | Open Subtitles | بغرض ضبط التفاعل الكيميائي، في آخر عود تايلاندي ثمين نمتلكه |
Tay yemeği seviyorsan yolun yukarısında harika bir restoran var. | Open Subtitles | هناك مطعم تايلاندي رائع على الطريق إن أحببت الطعام التايلاندي |
Springwood'daki en iyi Tayvan lokantası. | Open Subtitles | أفضل غذاء تايلاندي في سبرنج هود |
Görünüşe göre, self-servis Taylandlı geleneği. | Open Subtitles | على ما يبدو الخدمة الذاتية تقليد تايلاندي |
Evimde fazla yemek yoktur ama karnın acıkırsa hemen köşede Tayland restoranı var. | Open Subtitles | ليس لدي الكثير من الطعام لكن هناك مطعم تايلاندي بأول الشارع |
Oradan Tayland yemeği yiyip işleyişi kontrol etmek için dairene uğrayabiliriz. | Open Subtitles | أجل، يمكننا أن نأتي بطعام تايلاندي بالقرب من شقتكِ ثم نمر بها لنرى سير التصليحات |
Bir saat içinde Tayland'lı müşterilerine mal satacaklar. | Open Subtitles | خلال ساعة سيعقدون صفقة مع بائع تايلاندي |
Bir saat içinde Tayland'lı müşterilerine mal satacaklar. | Open Subtitles | خلال ساعة سيعقدون صفقة مع بائع تايلاندي |
Altıncı Cadde'de harika bir Tayland restoranı var. | Open Subtitles | هناك مطعم تايلاندي رائع بالشارع السادس. |
Tayland masajı yaptırırsın diye düşündüm. | Open Subtitles | أعتقد أنك تحتاجين مساج تايلاندي |
O da bir keresinde Tayland restoranına yapmıştı. | Open Subtitles | لقد فعلت ذلك مع مطعم تايلاندي ذات مرة. |
Tayland, belki de? | Open Subtitles | تايلاندي ربما ؟ |
Kıyı Kulüp'ün yanında harika bir Thai restoran var. | Open Subtitles | أتعلمين هناك مطعم تايلاندي رائع بجانب نادي الشاطئ |
Gerçekten Thai şampiyonunu kendi oyununda altedebileceğini mi sanıyorsun? | Open Subtitles | هل تعتقد حقًا أنه يمكنك هزيمة بطل تايلاندي في رياضته؟ |
Thai yemeği siparişi verdi, almaya gitti. | Open Subtitles | طلبوا أكل تايلاندي وقد ذهب لإستلامِه. |
Tay yemeği. | Open Subtitles | طعام تايلاندي - طعام تايلاندي - |
Kızın kolundan Taylandlı birinin dişini çıkardım. | Open Subtitles | كان علي أن أستخرج ناب تايلاندي من ذراعها |