ويكيبيديا

    "تخشى" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • korkuyorsun
        
    • korkuyor
        
    • korkmuyor
        
    • korkma
        
    • korktuğunu
        
    • korktuğun
        
    • korkar
        
    • korktun
        
    • korktuğu
        
    • korkmuyorsun
        
    • korktu
        
    • korkan
        
    • korkusu
        
    • korkuyordu
        
    • korkuyordun
        
    Ne? Yine kıçını tekmeleyeceğimden mi korkuyorsun seni küçük fahişe? Open Subtitles هل تخشى من أن أجلد مؤخرتك مجدداً، أيها السافل الصغير؟
    Eger bir daha öldürürsen mutsuz, aci dolu, yalniz bir hayat yasamaktan korkuyorsun. Open Subtitles أنت تخشى من العيش وأنت تعاني من الحزن و الوحدة إذا قتلت مجدداً
    Bo'yu geri getirmeliyiz. Güçlerinden korkuyor ve kendisini çok zorluyor. Open Subtitles يجدر بنا إعادتها، إنها تخشى استخدام قواها وقد عانت الكثير
    Bu mahalleye gece gelmekten korkuyor musun piç kurusu? Open Subtitles هل تخشى المجئ إلى هذا الحي ليلا أيها السافل؟
    Bir kız çocuğunu annesiz yaşamakla karşı karşıya bırakmaktan korkmuyor musun? Open Subtitles ألا تخشى إخبار إبنة بأن عليها أن تواجه الحياة بدون أم؟
    Kamuoyuna hiçbir şekilde güvenmiyorum o yüzden benim için korkma, Gail. Open Subtitles أنا لا أعول على الأى العام بطريقة أو بأخرى فلا تخشى شيئاً بشأنى
    - Düşecek ve yaralanacak diye korkuyorsun. Evcil hayvan değil bu. Open Subtitles أنت تخشى أن يتحطم ويؤذي نفسه، إنّه ليس حيواناً أليفاً حقيقياً.
    Bu firma için sorumluluk almaktan korkuyorsun, ve kendine bunu itiraf edemiyorsun. Open Subtitles إنكَ تخشى بأن تتولّى ، المسؤولية لهذهِ الشركة .ولن تعترف بذلك لنفسك
    Popülist milliyetçi hareketten korkuyorsun, çünkü ateşle oynarsan kontrol edemeyeceğini biliyorsun. TED تخشى نار داعمي القومية لانك تعلم بأن من يلعب بالنار لايمكنه السيطره عليها.
    Sebep babasına yaptıkların, bir gün anlamasından korkuyorsun... Open Subtitles أنت تخشى أن تكتشف الأمر يوماً ما لن تنال من ذلك
    Bunu iki gün önce yapmalıydın. Kendini savunmaktan mı korkuyorsun? Open Subtitles كان يجب عليك عمل ذلك قبل يومين هل تخشى الدفاع عن نفسك؟
    Nedenini bilmiyorum. Zayıflayamazsa kovulacağından korkuyor. Open Subtitles لا أعرف,أظن أنها تخشى أن تفصل إذا لم ينقص وزنها
    Biliyor musun, bu prosedürden biraz korkuyor olabileceğini biliyorum, ama duyduğuma göre doku transferi diş çektirmek gibi bir şeymiş. Open Subtitles أعرف أنك ربما تخشى قليلاَ هذا الإجراء لكنني سمعت أن الزراعة مثل خلع الضرس تقريباَ
    Rianne biriyle evlendi, ondan hamile. Roger'e söylemeye korkuyor. Open Subtitles ريان تزوجت احدهم ، وهو والد طفلها وهي تخشى ان تقول لوالدها
    Hapse atılmaktan hiç korkmuyor musunuz? Open Subtitles انت لا ينبغى ان تخشى ان ترسل الى السجن الان
    korkma. Kasabamız bir felaketten kurtulmuştu ve ben misafir odası sabunu kokusuyla gelmiştim. Open Subtitles لا تخشى ، مدينتنا تخطت كوارث عدة، وخرجتُ منها سليماً برائحة عطرة
    (Gülme sesleri) DB: Yani sızıntılardan korktuğunu söylüyorsun. TED ديفيد: إذاً أنت تخشى تسريبَ المياه، أهذا ما تقصده؟
    Ölümden veya acıdan, bir korkak olarak görülmekten korktuğun gibi korkmuyorsun. Open Subtitles أنت لا تخشى الموت أو الألم، ليس بنفس طريقة كشف جُبنك
    Pek çok kişi yüksekten korkar. Open Subtitles لماذا تخشى المرتفعات ؟ كثير من الناس يخشون المرتفعات
    Tamam, bakalım doğru anlamış mıyım: Bütün bu parayı yasal olarak kazandın ama parayı eğlenceye harcamaya korktun öyle mi? Open Subtitles دعني أفهم بوضوح ، إذاً أنت حصلت على هذا المال قونونياً ، لكنك تخشى أن تستمتع به؟
    Ülkemiz Soğuk Savaş'ı... bu silahları Amerikalılar'a karşı kullanmaktan korktuğu için kaybetti. Open Subtitles بلادنا خسرت الحرب الباردة لأنها كانت تخشى إستخدام هذه الأسلحة ضد الأمريكيين
    Sizin kendi yerinize gideceğinizden korktu herhalde. Open Subtitles لا خدم في المنزل وكانت تخشى أن تذهب لمنزلك مباشرةَ
    Uyanmaktan korkan rüya, hayal edemez asla. Open Subtitles انه حلم , تخشى ان تستيقض منه الذي لم يحصل على فرصة
    İnsanların uçma korkusu var, balıkların araba kullanma korkusu gibi. Open Subtitles الناس يخشون الطيران كما تخشى الأسماك القيادة
    Devletin bir gün kendisini tehlikeden korumak için, kendi amaçları uğruna canını almasından korkuyordu. TED هي تخشى أن الدولة قد تسلبها حياتها لأجل أهداف خاصة لتحمي الدولة نفسها من الخطر.
    Ama korkuyordun. Bana açılmaktan utanıyordun. Open Subtitles ولكنك كنت تخشى ذلك كنت تشعر بالخجل لتبوح لي

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد