ويكيبيديا

    "تستحقه" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • hak
        
    • layık
        
    • hakkın
        
    • hakettiğini
        
    • değer
        
    • hakettiği
        
    • hakettiğin
        
    • hakediyorsun
        
    • Layığını
        
    Bunun anlamı toplumu hak ettiği huzur ve barış ortamından yoksun bırakacak şiddet veya çalkantı barındıran bir harekette bulunmaktır. Open Subtitles خرق السلام شىء بسيط ذلك يعنى المشاركة فى فعل من الأفعال العنيفة والعاصفة الذى يحرم جالية من سلام وهدوء تستحقه
    Beni eski halime döndürecek misin? Buffy hak ettiği şeyi alabilsin diye? Open Subtitles اجعلني ما كنت عليه حتي يمكن لبافي أن تحصل علي ما تستحقه
    O yargıca olumlu rapor vermemi istiyorsanız bunu hak etmeniz gerekecek. Open Subtitles إذا أردتني أن أعطي القاضي تقرير إيجابي يجب عليك أن تستحقه
    Hiç hak etmediği bir onur ama kimse Tanrı'nın iradesini sorgulayamaz. Open Subtitles فخر ما تستحقه حقاً بقوة لكن لا أحد يعارض إرداة الإله
    Şerefim üzerine ant içerim ki, hak ettiğin intikamını alacaksın. Open Subtitles . أقسم لك بشرفي . ستحصل على الانتقام الذي تستحقه
    Seni temin ederim hak ettiğini en yakın zamanda bulacaksın. Open Subtitles سوف تنال ما تستحقه في القريب العاجل أؤكد لك ذلك
    hak etmediğin bir şöhreti içine sindiremiyorsan sen de buna göre yaşa. Open Subtitles إن كنت غير مرتاح لشرف لا تستحقه فأرفع من شأنك نفسك لتستحقه
    Size hak ettiğiniz maaşı kimse vermeyecek. TED لن يدفع إليك أحد أبدًا مقابل ما تستحقه.
    Size hak ettiğiniz maaşı hiç kimse vermeyecek. TED لن يدفع إليك أحد أبدًا مقابل ما تستحقه.
    Yalnızca hak ettiğinizi düşündükleri maaşı verecekler. TED سيدفعون لك فقط مقابل ما يرون أنك تستحقه.
    hak ettiği maaşı alma yetisini gerçekten etkiliyordu bu durum. TED كان ذلك يؤثر حقاً على مقدرتها في كسب ما كانت تستحقه.
    Hepimiz harika bir çalışan kaybettiğimizi düşünüyor ve tartışmasız bir şekilde hak ettiğin en büyük şansı diliyoruz. Open Subtitles إننا جميعاً نشعر أننا سوف نفقد موظفاً رائعاً و إننا بالتأكيد نتمنى لك الحظ الذى فعلاً تستحقه
    Söylediklerimize harfiyen uyarsanız, çekeceğiniz acı, hak ettiğinizden az olur. Open Subtitles حقق أفضل ما لديك فيما نعرضه عليك وستقل معاناتك عمّا تستحقه.
    Ama ben bunu hak ettim. Biliyor musun? Open Subtitles وأستطيع أن أفهم ذلك، ولكن حصلت على ما تستحقه.
    Bu sana acı verse de Tracy'nin arkandan ne iş çevirdiği önemli değil.Çünkü hak ettiğinden daha fazlasını aldı. Open Subtitles وأنت تعرف شيء، كما قدر هذه الآلام لك، مهما تريسي كان يقوم به وراء ظهرك، حصلت على جحيم أسوأ كثيرا مما كانت تستحقه.
    Bunu hapiste benim yerime geçirdiğin zaman için hak ettin. Open Subtitles انك تستحقه يا رجل لانك دخلت السجن بدلا منى.
    Onu sakın dinlemeyin bay Slate. Fred, bu harika bir iş! Hem bu sefer hak ettin. Open Subtitles لا تستمع اليه ، سيد سليت فريد ، انه عمل رائع , هذه المرة ، انت تستحقه
    Bununla birlikte, saygıdeğer hanımefendimize benzemeyi öğrenmeğe başladığına göre, sana bir şey vereceğim, böylece kitaplarımızdan bazılarını okuma şansına iyice layık olacaksın. Open Subtitles فوق هذا بما أنك بدأت تضاهي سيدتنا العزيزة سأعطيك شيئاَ تستحقه بشدة فرصة لقرأة بعض مؤلفاتنا
    Bu yüzden hakkın olan mirası sana bırakabilmek için ölümümü tezgâhladım. Open Subtitles لهذا قمت بتزييف موتي لأعطيك الميراث الذي تستحقه
    Bu kadın, gözünü hırs bürümüş 5 insanın ölümüne yol açtı hakettiğini bulacak. Open Subtitles هذه المرأة، التي أعماها الطموح، أدّت لوفاة خمسة أشخاص، وسوف تنال ما تستحقه.
    Önümüzdeki 14 gün boyunca buna değer olduğunuzu kanıtlayacak bir dizi sınavdan geçeceksiniz. Open Subtitles خلال الـ 14 يوم القادمين ستمرّ بسلسلة محاكمات لإثبات ما تستحقه
    Ve o gün geldiğinde, manifestom sonunda hakettiği dikkati çekecek. Open Subtitles و عند قدوم ذلك اليوم إبداعاتي ستحضى أخيرا بالإهتمام الذي تستحقه
    Sana hakettiğin şekilde devam edebilmen için bir yol bulacağız. Open Subtitles الآن ، سنجد طريقة ما لإستكمال الأمر وسأحصل لك على ما تستحقه حقاً
    - Al, bunu hakediyorsun. Open Subtitles -حسنا,أنت تستحقه
    Sonunda Layığını bulacaksın, eski dostum. Open Subtitles أخيراً ستحصل على ما تستحقه يا صديقي القديم

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد