ويكيبيديا

    "تستمعي" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • dinleme
        
    • dinlemedin
        
    • dinlemeni
        
    • dinlemek
        
    • dinlemen
        
    • dinlemiyorsun
        
    • dinle
        
    • dinlemelisin
        
    • dinlemiyor
        
    • kulak
        
    • dinliyor
        
    • dinlemeyin
        
    • asma
        
    • dinlesen
        
    • dinlemeyi
        
    - Hayır, anneni dinleme. Şuradaki fare kulaklarını gördün mü? Open Subtitles كلا، كلا، لا تستمعي إلى والدتكِ، أترين أذني الفأر هنا؟
    Anneni dinleme sen. Sen özgür ruhlusun ve her zaman da öyleydin. Open Subtitles لا تستمعي لأمك أنت دائماً معتمدة على نفسك
    Kuşlar bizi rüzgar hakkında uyardı, ama sen dinlemedin. Open Subtitles لقد قمن بتحذيرنا من الرياح ولكنك لم تستمعي لهن
    Mucize olur da bu mesajı alırsan... dikkatlice dinlemeni istiyorum. Open Subtitles إذا وصلتكِ رسالتي بمعجزة ما أريدكِ أن تستمعي لها بدقة
    Provayı dinlemek için hala bir ses bağlantısı istiyor musun? Open Subtitles لكن مازلتِ تحتاجين الى صوت رفيق حتى تستمعي لتجربة الأداء؟
    - Beni dinlemen lazım. Fazla vaktimiz yok. - Hayır. Open Subtitles يجب ان تستمعي الي لا يوجد لدينا الكثير من الوقت
    Onunla görüşmemeni söylemiştim! Neden sözümü dinlemiyorsun? Open Subtitles لقد أخبرتك ألا تقابليه لماذا لم تستمعي إلي؟
    Hayal et Jesse. Ciddiyim. Beni dinle dostum. Open Subtitles تخيل المكسب يا جيسي، إنني جاد في ما أقول يجب أن تستمعي إلي
    Hiçbirini dinleme. Open Subtitles لا تستمعي إلى كل شيء يقوله , لا تستمعي إلى أيًا منهم
    Bir daha böyle şeyler söyleyen biri olursa, onu dinleme. Open Subtitles ولو أن أحد قال لك شئ مثل ذلك مرة أخري , فلا تستمعي له
    Sen onları dinleme tatlım. Gerçek bir yeteneğin vardı. Open Subtitles لا تستمعي لهم لقد كان لديكي موهبة حقيقية
    Bay Sugarman'ın söylediklerini dinleme. Open Subtitles لا تستمعي أى أى كلمة يقولها السيد شوجرمان.
    Sen onu dinleme, tatlım. Vücudun o kadar da harika değil. Bir cin lütfen. Open Subtitles لا تستمعي إليه, عزيزتي جسدكِ ليس بذاك الجمال
    Onu dinleme anne. Tanrı aziz canını huzura kavuştursun. Open Subtitles لا تستمعي إليه يا أمي أراح الله قلبك المفجوع
    Kavga etmeni yasaklamıştım ama sözümü dinlemedin. Open Subtitles لقد منعتك من القتال ولاكِنُك لم تستمعي لي أبداً
    Sadece söylediklerimi dinlemeni... ve peşin hükümlü olmamanı istiyorum. Open Subtitles أردت فقط أن تستمعي الى ما أقوله دون أن تمتلكي آراءً مسبقة
    Eğer kalbinde aşk varsa, şarkılarımı duyacaksın. Yapman gereken tek şey dinlemek. Open Subtitles عندما الحب يستمع الى موسيقاي, عندها فقط يجب ان تستمعي الى الموسيقا
    Babanın söyleyeceklerini dinlemen gerekmez mi? Open Subtitles ألا تظنين أنه من الأفضل أن تستمعي إلى آراء والدكٍ أولا؟
    Hayır, dinlemiyorsun. Nasıl dinleyeceğini bile bilmiyorsun. Open Subtitles لا، أنت لا تستمعي أنت لا تعرف حتى كيف تستمعي
    - Hayır, önce bir dinle. Open Subtitles دعني و شأني فحسب لا . من فضلكِ عليكِ أن تستمعي إليّ
    Sana bir şey açıklamak istiyorum ve beni dikkatle dinlemelisin. Open Subtitles أود شرح شيئ لكِ و أريدك ان تستمعي جيدا إلي
    Profilsiz olma planını anlattığımda dinlemiyor muydunuz? Open Subtitles ألم تستمعي لي حين شرحت خطته تجاه ملفه الشخصي؟
    Lütfen Müdürün ya da başka hiç kimsenin hakkındaki negatif fikirlerine kulak asma. Open Subtitles ومن فضلكِ لا تستمعي للمُدير أو أيّ شخص آخر له رأي سلبي بك
    - Yanıma gelme. * Kafamın içinde, beni dinliyor... Open Subtitles ـ لا تقتربي مني ـ إنكِ تستمعي لما يدور في رأسي عن بعد ـ
    - Bu haylazı sakın dinlemeyin. - Onu burada bulmayı beklemiyordum, Louise. Open Subtitles ـ لا تستمعي لهذا الفتوّة (ـ لم أتوقع وجوده هنا ، يا (لويز
    Anneni dinlesen iyi edersin. O daha iyi bilir. Open Subtitles يجب أن تستمعي إلى أمك ، بولا إنها تعرف أفضل منك
    Ama bu arada bunu gerçekten, dinlemeyi istiyorum tamam mi? Open Subtitles لكن بنفس الوقت، أودُّ منكِ، أن تستمعي لهذه، لذا موافقة؟

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد